Fed’in faiz kararına ‘belirsizlik devam ediyor’ değerlendirmesi
Dha sayfasından alınan verilere dayanarak, SonTurkHaber.com duyuru yapıyor.
Fed’in politika faizini sabit tutma kararına rağmen FOMC üyelerinden Michelle Bowman ve Christopher Waller, 25 baz puanlık bir indirimi savunarak karşı oy kullandığını hatırlatan Akyoldaş, “Fed’in iletişim stratejisi, kurul içindeki ayrışmaların arttığı bir ortamda yatırımcı güveninin korunmasında belirleyici rol oynayacak. Bu durum, 1993’ten bu yana ilk kez iki üyenin aynı anda şerh koymasıyla sonuçlandı ve kurul içindeki görüş ayrılıklarının su yüzüne çıktığını gösterdi” diye konuştu.
Powell’ın, eylül ayında faiz indirimi yapılabileceğine dair açık bir sinyal vermekten kaçındığını ifade eden Akyoldaş. “O tarihe kadar elde edeceğimiz verileri değerlendireceğiz diyerek temkinli tutumunu korudu. Bu durum, piyasanın yön tayinini zorlaştırıyor. Öte yandan Powell’ın, hükümetin finansman ihtiyaçlarının para politikası kararlarına etki etmeyeceğini söylemesini dikkat çekici. Hiçbir gelişmiş ekonomide merkez bankaları bu tür siyasi hedefleri dikkate almaz” ifadelerini kullandı.
‘MANŞET GÜÇLÜ, DETAYLAR ZAYIF’
ABD ekonomisinin genel görünümü de değerlendiren Akyoldaş, yılın ikinci çeyreğinde yüzde 3 büyüme ile beklentileri aşarken, büyümenin detaylarında yavaşlama sinyalleri dikkat çektiğini belirtti. İlk çeyrek büyümesinin yüzde 1,9’dan yüzde 1,2’ye revize edilmesini, ekonomideki yavaşlamayı gözler önüne serdiğini söylen Akyoldaş, “Temmuz ayında özel sektör istihdamı 104 bin kişi artarken, iş gücü piyasasında zayıf alanların ortaya çıkması Powell’ın temkinli duruşunu destekler nitelikte oldu” dedi.
Akyoldaş son olarak Powell’ın artan tarifelerin bazı mal gruplarındaki fiyatlara yansımaya başladığını açıkladığını aktardı. Ancak bu etkinin enflasyon üzerindeki genel görünüm açısından henüz netleşmediğini belirten Akyoldaş, “Bu açıklama ticaret ve maliye politikalarının para politikası üzerindeki etkisinin önümüzdeki dönemde daha fazla hissedileceğine işarettir” diye konuştu.


