Halk TV Karartılırsa, Emekçi ve Emeklinin Sesi Kesilir!
SonTurkHaber.com, Halktv kaynağından alınan verilere dayanarak bilgi yayımlıyor.
Halk Tv Karartılırsa, Emekçi ve Emeklinin Sesi Kesilir!
Türkiye’de ekran karartmak, sadece bir yayın cezası değildir. Bu, halkın sesini kısmak; emeğin, alın terinin, itirazın, hak arayışının fişini çekmektir. Bugün hedef Halk TV. Ama aslında hedef sizsiniz. Hepimiziz. Çünkü Halk TV, yalnızca bir televizyon kanalı değildir. Halk TV, sesi duyulmayanların sesidir. Karartılmak istenen, işte tam da budur.
RTÜK’ün Cezası, Yargının Freni
Radyo Televizyon Üst Kurulu (RTÜK), Halk TV’ye 10 gün süreyle ekran karartma cezası vermişti. Neymiş? Bir konuk, bir yayında, iktidarın hoşuna gitmeyen bir cümle etmiş. Peki Halk TV ne yapmış? Sözün muhatabına da söz hakkı tanımış. Ancak bu bile “fazla” görülmüş. Çünkü dert hak, hukuk değil; dert, susturmak.
Sevindirici bir gelişme yaşandı ve yargı, RTÜK’ün bu kararına “dur” dedi. Yürütmeyi durdurma kararı verildi. Ancak dikkat: RTÜK’ün bu karara 7 gün içinde itiraz hakkı var. O itiraz kabul edilirse, ekran yeniden kararabilir. Yani tehdit geçmiş değil.
Üstelik aynı gün, YouTube yayın yasağına ilişkin de yargıdan olumlu bir karar çıktı. Halk TV’nin dijital sesi de şimdilik özgür. Ancak her özgürlük nefes almaya devam edebilmesi için korunmalı, sahiplenilmelidir.
Karartılmak İstenen Ekran Değil, Hayatın Ta Kendisi
Ben bir sosyal güvenlik uzmanı olarak, yıllardır ekranlarda, sahada, dosyalarda halkın hak mücadelesine tanıklık ediyorum. Ve şunu net olarak görüyorum: Halk TV susarsa, bu ülkede staj ve çıraklık mağdurlarının hikâyesini kim anlatacak?
Kim açıklayacak, neden SGK kayıtları var ama emeklilik hakları yok?
EYT mücadelesini ekranlara kim taşıyacak?
BağKur tescili yıllarca yapılmayan esnafa, “vergi ve meslek odası kaydın var ama sigortan yok” denilmesini kim kamuoyuna açıklayacak?
Kim hatırlatacak kademeli emeklilik bekleyen milyonların haklı taleplerini?
Polisin, sağlıkçının, atanamayan öğretmenin sesi nereden duyulacak?
Yani mesele sadece bir yayın kuruluşu değil. Mesele, bu ülkede emeğin ve emekçinin konuşabilme hakkı. Mesele, işçinin bir yudum ses bulabilmesi.
Halk TV, sesi bastırılanın ekranıdır.
EYT’liye, “Sen emekli olamazsın” diyen sisteme karşı mikrofon uzatandır.
Asgari ücretli açlık sınırının altında yaşarken, Saray’ın harcamalarını cesurca sorandır.
“Atanamadım” diyen öğretmeni dinleyen, “Sağlıkta devrim varmış ama nöbetten eve dönemiyorum” diyen hemşireyi, doktoru ekrana taşıyandır.
Kadroya alınmayan taşeronu, geçinemeyen emekliyi, görmezden gelinen sözleşmeli eri gündeme getirendir.
Ve bu yüzden hedefte. Çünkü gerçekleri dile getiren herkes bu düzende önce susturulmak istenir. Ve susturulmazsa karalanır, olmadı cezalandırılır.
İşçiden, Emekliden, Emekçiden Yana Medya Olmaz mı?
Biz alıştık: Holdinglerin medyası patronların diliyle konuşur. Ama Halk TV, işçiden yanadır. Emekliden, memurdan, atanamayan öğretmenden, taşeron işçiden, sağlıkçılardan yanadır.
Bu ülkede milyonlarca insan hâlâ neden EYT dışında kaldığını anlayamazken, Halk TV detaylı grafiklerle, uzman görüşleriyle bunu anlatmıştır.
Staj sigortasının neden emeklilikte sayılmadığını milyonlara anlatan ekran Halk TV’dir.
Belediye şirket işçilerinin neden kadro dışı bırakıldığını ısrarla gündeme taşıyan yine Halk TV’dir.
Bu ekran kapanırsa; Yalnızca bir kanal değil, bir direniş hattı kapanır.
Eğer bugün Halk TV kapanırsa, yalnızca bir ekran kararmayacak.
Toplumun vicdanı, muhalefetin cesareti, halkın nefesi karartılmış olacak.
Bu bir çağrıdır!
Emekliler! Mikrofon bulamayan sesinize mikrofon tutan ekranınıza sahip çıkın.
Staj ve çıraklık mağdurları! “Sesimizi ilk duyuran yer” dediğiniz o ekranın ışığı sönmesin.
EYT’liler! Mücadelenizi yıllarca manşet yapan Halk TV’yi yalnız bırakmayın. Yarım kalan 5000 prim ve kısmi emeklilik mücadelenizi haykıralım.
Gençler, kadınlar, işçiler, memurlar! Halk TV susarsa, hepimiz daha yalnız oluruz.
Destek bir tweet, bir yorum, bir dayanışma mesajıdır bazen. Ama en önemlisi farkında olmaktır: Bu sadece bir yayın cezası değildir.
Unutmayalım, bir ülkenin gerçek sesi sokaktan, işyerinden, emek çeken ellerden yükselir. O sesin duyulması için birilerinin anlatması, ekranlara taşıması gerekir. Halk TV işte tam da bunu yaptı. Ve şimdi, bu sesi susturmak isteyenlere karşı bir dayanışma sınavı veriyoruz.
Bu sadece bir kanalın kapatılması değildir. Bu, halkın haber alma hakkının engellenmesidir. Bu, emeklinin geçim derdinin, staj mağdurunun bekleyişinin, sağlıkçının tükenmişliğinin, öğretmenin atanamama isyanının görünmez kılınmasıdır.
Bugün sessiz kalırsak, yarın kimse bizi duyamayacak. Bugün ses çıkarmak, yarın susturulmaya direnmenin teminatıdır.
Bu yüzden bir daha soruyorum:
Halk TV karartılırsa, kim anlatacak bu ülkenin gerçeğini?
Halk Tv; işçinin, memurun, emeklinin, esnafın ve halkın hakkının gür sesidir.


