Hastaneden çıkmıyoruz! Böyle sağlık yükü mü olur?

Türkiye'deki sağlık harcamaları her geçen yıl önemli bir artış gösterirken, bu durum hem devletin hem de vatandaşın sağlık alanındaki mali yükünü gözler önüne seriyor. Ülke genelinde bir kişi yılda 11.4 kez hastaneye giderken, bu oran AB ülkelerinin 2 katı olarak dikkat çekiyor. Son veriler ayrıca, aile hekimliklerine yıl içerisinde 416 milyon; kamu hastanelerine 424 milyon başvuru yapıldığını gözler önüne seriyor. Türkiye İstatistik Kurumu’nun güncel verilerine göre, Türkiye’nin toplam sağlık harcaması ise bir önceki yıla kıyasla yüzde 105 oranında artarak 1 trilyon 244 milyar 237 milyon liraya ulaştı. Bu devasa bütçenin büyük bir kısmı, yüzde 77,5 oranıyla kamu tarafından finanse edilirken, özel sektörün sağlık harcamalarındaki payı yüzde 22,5 düzeyinde kaldı. Cari sağlık harcamaları 1 trilyon 134 milyar lirayı aşarken, sağlık yatırımlarına 109 milyar liradan fazla kaynak ayrıldı. 

Hekim başına düşen hasta sayısının bu denli yüksek olması, yalnızca sağlık hizmetlerinin niteliğini düşürmekle kalmıyor; aynı zamanda doktorların tükenmişlik düzeyini artırıyor. BAKIM MALİYETLERİ ARTIYOR

Türkiye’de sağlık sisteminde en çok kaynak tüketen hastalık gruplarına dair net rakamsal dağılım ise kamuya açık verilerde sınırlı kalıyor. Ancak uzmanlar ve SGK raporlarına göre, en fazla harcama yapılan alanlar arasında kronik hastalıklar; kalp-damar rahatsızlıkları, diyabet, solunum yolu ve onkolojik hastalıklar ilk sıralarda yer alıyor. Yaşlanan nüfusla birlikte demans ve Alzheimer gibi nörolojik hastalıkların tedavi ve bakım maliyetleri de her geçen yıl artış gösteriyor. 

100 HASTA BAKAN VAR

Türk Toraks Derneği Başkanı Prof. Dr. Nurdan Köktürk ise ortaya çıkan tabloyu “Boğazı ağrıyan hastanın üçüncü basamak hastaneye gitmesi kabul edilemez” sözleriyle eleştirirken, aile hekimi sisteminin etkin çalışmadığından yakınıyor. Türkiye’deki sağlık sisteminin baskı altında olduğunu sözlerine ekleyen Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Köktürk, "Sistemdeki yüklenme ve yapısal bozulmaların önüne geçilemiyor. Türkiye’de bir vatandaş yılda ortalama 11 kez sağlık kuruluşuna gidiyor. Sağlık sistemindeki yoğunluk, doktorların günlük hasta yüküne yansıyor. Türkiye’de bir hekim günde ortalama 70 ila 100 hasta bakıyor. Bu rakam Avrupa’da 20, 25 hastayla sınırlı" diyor.

YAPISAL SORUNLAR 

Prof. Dr. Köktürk, Türk Toraks Derneği adına yaptığı açıklamada sağlık hizmetinin nitelikli sunumu için önerilerini sıralarken şunları da söyledi: “Sağlık sisteminde referasyon zinciri mutlaka etkin çalışmalı, her basamak doğru tanımlanmalı. Türkiye sağlıkta fiziksel altyapı, hastane yatırımı ve yatak sayısı açısından Avrupa ortalamasının üzerinde görünse de, sistemin sürdürülebilirliği açısından ciddi yapısal sorunlar barındırıyor. Akademik kadroların erimesi, özel sektörün hızla büyümesi ve hasta yükünün dramatik biçimde artması, yakın gelecekte sağlık hizmetlerinin kalitesini tehdit eden en büyük riskler arasında yer alıyor."

Türkiye genelinde sadece 9 göğüs hastanesi bulunurken,  bu hastanelerin toplam yatak kapasitesinin 2 bin 966 olduğu belirtiliyor. YATAK SAYISI ARTTI

Öte yandan sağlık alanında hastaların artan sayısı kadar hastane ve yatırımlardaki artış da dikkat çekiyor. 2002’de 773 olan kamu hastanesi sayısı 2023’te 933’e, üniversite hastaneleri 50’den 68’e çıktı. Ancak özel hastanelerdeki artış daha çarpıcı. 2002’de 271 olan özel hastane sayısı, 2023’te 565’e yükseldi. Ancak göğüs hastalıkları özelinde yatak kapasitendeki yetersizlik sürüyor. 

[email protected]  

Kaynak: Web Özel