Her 10 erkekten biri prostat kanserine yakalanıyor
Sonhaberler kaynağından alınan verilere dayanarak, SonTurkHaber.com açıklama yapıyor.
Erkeklerde en sık görülen kanser türlerinden biri olan prostat kanseri, toplum sağlığını tehdit eden önemli sağlık sorunları arasında yer alıyor. Anadolu Sağlık Merkezi Hastanesi’nden Üroloji Uzmanı Prof. Dr. İlker Tinay, her 10 erkekten birine prostat kanseri teşhisi konulduğunu belirterek, “20 yıl önceki çaresizlikler bugün kontrol altına alınabiliyor. Hastaların büyük bölümü, aynı yaştaki sağlıklı bireyler kadar uzun yaşayabiliyor.” ifadelerini kullandı.
DOMATES MUCİZESİ YANILGISIProstat bezinin, erkek üreme sistemi için önemli bir işlevi olduğunu hatırlatan Prof. Dr. Tinay, yaşla birlikte bu bezin büyüyebileceğini söyledi. Likopen içeriği nedeniyle domates tüketiminin halk arasında koruyucu etkisi olduğuna inanıldığını belirten Tinay, “Bu sebzenin sık tüketiminin mucizevi bir etkisi yok. Önemli olan, düzenli kontrollerin aksatılmaması ve erken dönemde belirtilerin ciddiye alınmasıdır.” dedi.
AİLE GEÇMİŞİ RİSKİ İKİ KAT ARTIRIYORAilesinde prostat kanseri öyküsü bulunan bireylerin daha dikkatli olması gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Tinay, “Baba, erkek kardeş ya da amcada bu hastalığın görülmesi riski iki kat artırır. Bu kişilerin 40’lı yaşlarda PSA testi yaptırmaları ve üroloji muayenesi olmaları önerilir. Diğer bireyler için ise 50 yaşında taramaya başlanmalı, 60 yaşından itibaren yıllık kontroller ihmal edilmemelidir.” dedi.
Toplumda geçmiş yıllarda yeterince bilinmeyen prostat kanseri, genellikle ileri evrede tanı alıyordu. Prof. Dr. Tinay, bu durumun değiştiğini belirterek, “Artan farkındalık sayesinde artık hastalık, çoğunlukla herhangi bir belirti vermeden erken evrede tespit edilebiliyor.” dedi. Bel ve böğür ağrısı, idrarda kan, işeme güçlüğü gibi şikayetlerin genellikle hastalığın ilerlediğine işaret ettiğini kaydetti.
REKTAL MUAYENE GÜNDEMDE KALMAYA DEVAM EDİYORParmakla rektal muayenenin halen tanıda temel yöntemlerden biri olduğunu söyleyen Prof. Dr. Tinay, “Bazı hastalar bu muayeneden rahatsız oldukları için kontrollerden uzak duruyor. MR gibi ileri görüntüleme yöntemleri artıyor ancak her hastaya bu imkan sunulamayacağı için rektal muayene ve PSA testi hâlâ tanı açısından çok önemli.” dedi.


