Her gün önünden geçiyoruz ama ne işe yaradığını bilmiyoruz Sözcü Gazetesi

Marketlerin girişlerinde sıkça karşımıza çıkan otomatik turnikeler, çoğu zaman yalnızca hırsızlık önleme aracı olarak düşünülüyor. Ancak Alman kamu yayın kuruluşu ZDF'nin hazırladığı "Die Tricks der Supermarkte" (Süpermarketlerin Hileleri) adlı belgesel, bu sistemin arkaasında çok daha derin bir strateji olduğunu gözler önüne seriyor.

Artı 49'daki habere göre satış uzmanı Roger rankel'e göre turnikelerin asıl işlevi müşteriyi yavaşlatmak ve bir duraksama yaratmak. Rankel, turnikenin "Artık alışveriş başlıyor, rahatlayabilirsiniz" mesajı verdiğini belirtiyor. Bu yavaşlatma süreci, müşterinin mağaza atmosferine adapte olmasına ve alışverişi bir deneyim gibi hissetmesine neden oluyor.

Araştırmalar, mağazada daha uzun süre geçiren müşterilerin daha fazla ürün satın alma eğiliminde olduğunu gösteriyor. Turnikelerin başında yaşanan kısa bekleme anı bile bu davranışı tetikleyebiliyor.

Psikolojik etkiler bununla sınırlı değil. Uzmanlar, girişte yaşanan küçük bir gecikmenin müşterinin alışveriş listesine olan odaklanmasını zayıflattığını ve bunun sonucunda planlanmamış ürün alımlarının arttığını ifade ediyor. Yani müşteri mağazaya girdiğinde ne alacağını unutur hale geliyor ve gözüne çarpan ürünleri sepete atma olasılığı yükseliyor.

Modern turnike sistemleri yalnızca mekanik bir engel değil; radar ve kızılötesi sensörlerle donatılmış gelişmiş cihazlar. Açılmaları kasıtlı olarak milisaniyelik gecikmelerle ayarlanıyor. Bu küçük gecikmeler bile müşterinin temposunu düşürmeye yeterli oluyor.

Ayrıca bu sensörler sayesinde mağazaya giriş yapan müşteri sayısı, hangi saatlerde yoğunluk yaşandığı gibi veriler de toplanıyor. Bu bilgiler daha sonra personel dağılımı, kampanya zamanlaması ve ürün yerleşimi gibi operasyonel kararları şekillendirmek için kullanılıyor.