İBB soruşturmasında harita mühendisinden itiraf: İmamoğlu ndan 100 bin dolar gayriresmi maaş alıyordum
SonTurkHaber.com, Haber Global kaynağından alınan bilgilere dayanarak bilgi yayımlıyor.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne yönelik olarak yürütülen 'Yolsuzluk' soruşturması kapsamında tutuklananlar arasında bulunan İBB Boğaziçi İmar Şube Müdürlüğü'nde Harita Mühendisi olarak çalışan Yakup Öner, etkin pişmanlık kapsamında ifade verdi.
3-4 AYDA BİR KEZ BİR ARAYA GELİRDİKÖner'in savcılıkta verdiği ifadesinde, "2012 yılında Beylikdüzü Belediyesine sözleşmeli mühendis olarak başladım. 2013 yılında evlendim, sonrasında 657’ye tabi memur olarak işe devam ettim. 2014 yılında seçimleri CHP kazanınca, belediye AK Parti’den CHP’ye geçti. Ben de ayrılma kararı aldım. Ekrem İmamoğlu’nu henüz tanımıyordum. Kendisi bana benimle devam etmek istediğini iletti. Ben de sadece danışman olarak devam edebileceğimi söyledim. Kendisi bu teklifimi kabul etti ve kendi uzmanlık alanımda görevime devam ettim. 18. madde imar uygulamaları ve gayrimenkul mevzuatına ilişkin bazı konular dışında hiçbir konu ve dosyayla ilgilenmedim. Kurum içerisinde aktif olarak çalışmadığımdan 2014–2019 yılları arasında Beylikdüzü Belediyesinde çalışan çoğu kişiyi ya hiç tanımadım ya da sadece merhaba diyecek kadar tanıdım. Bu kişilere Murat Ongun, Fatih Keleş benzeri şahıslar dahildir. Yalnızca Harita Müdürlüğünün konularıyla ilgili çalıştığımdan başkan ile genellikle 3–4 ayda bir kez bir araya gelirdik. Bu da benim çalışmalarımın bittiği ve olgunlaştığı zamanlara denk gelir. Bu şekilde 2019 yılına kadar çalışmaya devam ettim" dediği öğrenildi.
'İMAMOĞLU'NA BAĞLI YAPILARLA İYİ İLİŞKİLERİM OLMADI'Öner'in ifadesinde, “Ekrem İmamoğlu’na bağlı yapılarla iyi ilişkilerim olmadı, birbirimizden pek haz etmezdik. Ben onları sevmedim, onlar da beni sevmediler. Bu durum hâlâ devam etmektedir. Bu yüzden bana bir kadro verilmedi diye düşünüyorum. Birlikte İBB’ye geldiğimiz bütün arkadaşlar en kötü daire başkanı olmuşken, hem yetenek hem donanım hem de yaş olarak birçok kişiden iyi olduğum halde atama ve görevlendirme yapılmadı. Talep ettiğimde olmadı. Benim ısrarlarıma rağmen bana bir görev verilmemesi üzerine ben de görev talep etmeyi bıraktım. Benim görev talep etmemin sebebi, ancak yetkili olursam devlete, millete faydalı işler üretme hakkına sahip olabileceğim düşüncesiydi. Böyle bir yasal yetki ve görev tarafıma verilmediği için kendi birikimime uygun ölçekte bir faydayı kamu için sağlayamadım" dediği öğrenildi.
Öner'in ifadesinde, "Ben Ekrem İmamoğlu'yla beraber çalışmaya başladığım dönemden itibaren yaptığım hiçbir işte kendime doğrudan hiçbir menfaat temininde bulunmadım. 2020 yılında Ekrem İmamoğlu'yla yapmış olduğum şifahi anlaşmayla aldığım resmi maaşıma ek olarak 2024 yılına kadar yıllık 100 bin dolar gayri resmi bir maaş daha aldım. Bu maaşı aracısız, doğrudan kendisinden aldım. Bana verilen bu ek maaşın kaynağı ile ilgili bir bilgi yoktur. Kendisine bu paranın kaynağını sormadım. İBB'de yapmış olduğum işin özü bürokratik olarak açmaza girmiş, iş adamları ile İBB'nin bürokratları arasında çözüme ulaştırılamayan konuları taraflar arasındaki görüşmeleri yaparak çözüme ulaştırmak şeklinde olmuştur. Bu görüşmeler teknik bilgi, hukuki alt yapı ve insani ilişkilerimin kuvvetli olmasından kaynaklı başkan tarafından bana verilmiş bir görevdir. Dosya kapsamındaki hiyerarşik yapının içerisinde bulunmadım. Bürokrasiye talimat verme yetkin yoktur. Bana verilen işlerle ilgili hazırladığım raporları doğrudan Ekrem İmamoğlu'na sunuyordum. Bu sunumların neticesinde ya kendisi ilgili bürokratları çağırıp talimatları iletmiştir yada telefonla arayarak talimatını ilgililerine iletmiştir. Benim hiçbir şekilde birisine talimat verme gibi bir eylemim olmamıştır" dediği öğrenildi.


