İletişim Başkanı Altun: İsrail bir an evvel durdurulmalıdır
SonTurkHaber.com, Haber Global kaynağından alınan bilgilere dayanarak bilgi paylaşıyor.
İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Ankara'da düzenlenen Türkiye-Çin Medya Forumu'na katıldı. İki ülkenin medya sistemleri arasındaki benzerlikler ve farklılıkların ele alınacağı forumun açılış konuşmasını yapan Altun, teknolojinin gelişmesiyle bilgi akışının hızlandığını ancak artan hızla bilgi güvenliğinin azaldığını söyledi. Dünya genelinde yaşanan çatışmalardan da bahseden Altun, İsrail'in dünya düzenini ve huzurunu bozduğunu söyleyerek, bir an önce durdurulması gerektiğini belirtti.
"BİR ÇATIŞMA SULH İLE NETİCELENMEDEN YENİLERİ ORTAYA ÇIKIYORDünyada her an yeni bir krizin fitilinin ateşlendiği bir belirsizlik çağının yaşandığını söyleyen Altun, "Bir çatışma sulh ile neticelenmeden yenileri ortaya çıkıyor. Karadeniz'de kuzey komşularımız Rusya ve Ukrayna arasında 3 yılı aşkın süredir devam eden savaşın küresel ölçekte doğurduğu sonuçlar hepimizin malumu gözlerimizin önünde. Türkiye olarak biz, Sayın Cumhurbaşkanımızın güçlü liderliğiyle her iki tarafla da diplomasi kanallarını açık tutuyor, tarafların lehine olacak bir barış ortamının tesisi için çabalarımızı sürdürüyoruz. Keza, Asya'nın iki büyük ve köklü ülkesi Hindistan ve Pakistan arasında yakın geçmişte yaşanan gerilimde de Türkiye olarak barıştan yana, istikrarlaştırıcı tavır ve çabamızı ortaya koyduk" diye konuştu.
"İSRAİL BİR AN EVVEL DURDURULMALIDIR"
İsrail'in istilacı ve işgalci politikalarla tüm dünyanın huzurunu ve güvenliğini tehdit ettiğini söyleyen Altun, "Bilindiği gibi katil Netanyahu hükümeti, bir yandan Gazze'de soykırıma kesintisiz devam ederken, öte yandan Lübnan, Suriye, Yemen ve Irak gibi bölge ülkelerini tehdit ediyor. Son olarak İsrail'in İran'a saldırısıyla başlayan ve 12 gün boyunca dünyayı diken üstünde tutan çatışmalar şunu bir kez daha göstermiştir ki; İsrail bir an evvel durdurulmalıdır. Fakat ne yazık ki sözüm ona dünya siyasetine yön veren devletlerin pek çoğu İsrail'i durdurmak bir yana, Netanyahu yönetimini destekleyerek dünya barışını baltalamaktadır. Bu tablo mevcut küresel sistemin işlevsizliğini, başarısızlığını ortaya koymaktadır" ifadelerine yer verdi.
"MEDYA SADECE BİLGİ AKTARAN DEĞİL; AYNI ZAMANDA ANLAM İNŞA EDEN, ALGI OLUŞTURAN, TOPLUMLARI BIÇIMLENDIREN BIR GÜÇTÜR"Gelişen teknolojiyle birlikte bugün bilgiye erişimin hızlandığına ancak bilginin güvenilirliğinin azaldığına dikkati çeken Fahrettin Altun, "Bir içeriğin viral hale gelme hızı, onun doğru olup olmadığından daha önemli hale gelmiştir. Bu durum, kamuoyunun sağlıklı biçimde oluşmasını, toplumların ortak akıl geliştirmesini zorlaştırmaktadır. İşte bu noktada medya profesyonellerine ve kamu iletişimini yönlendiren aktörlere önemli sorumluluklar düşmektedir. Çünkü medya sadece bilgi aktaran değil; aynı zamanda anlam inşa eden, algı oluşturan, toplumları etkileyen, şekillendiren biçimlendiren bir güçtür. Biz, Türkiye Cumhuriyeti İletişim Başkanlığı olarak bu gücün hakikat lehine, insanlık onurunu esas alan bir anlayışla kullanılması için gayret sarf ediyoruz. Hakikatin tahrip edildiği bir çağda bizler iletişimde güveni, bilgide doğruluğu ve medya etiğinde sorumluluğu öncelemek zorundayız. Bunun yolu da çok taraflı iş birliklerinden, karşılıklı deneyim paylaşımından ve uluslararası medya dayanışmasından geçmektedir. Bu bakımdan Türkiye-Çin Medya Forumu'nu yalnızca iki ülkenin değil; aynı zamanda küresel medya camiasının ortak menfaatlerine hizmet eden bir platform olarak telakki ediyoruz" dedi.
"FORUM SÜRESINCE MEDYA SISTEMLERIMIZ ARASINDAKI BENZERLIKLERI VE FARKLILIKLARI KONUŞACAĞIZ"İletişim Başkanlığı olarak dezenformasyonla mücadele stratejileri geliştirdiklerinin altını çizen Altun, şöyle devam etti:
"Dijital kamu diplomasisi, kültürel diplomasi ve stratejik iletişim alanlarında da pek çok uluslararası proje yürüttük. Bu süreçte Çin Halk Cumhuriyeti dahil olmak üzere dost ve stratejik ortak ülkelerle karşılıklı deneyim ve bilgi paylaşımını daima önemsedik. Bu forum da bu anlayışın bir tezahürüdür. Forum süresince medya sistemlerimiz arasındaki benzerlikleri ve farklılıkları ele alacağız. Geleneksel medya ile dijital medya arasındaki ilişkileri, geçişlerdeki zorlukları tartışacağız. Algı yönetimi, kültürel temsil, yapay zekâ ve iletişim teknolojilerinin geleceği gibi başlıklarda birlikte düşüneceğiz. Ve en önemlisi, doğru bilginin iş birliği ve diyalog yoluyla güçlendirilmesi gerektiğinin altını bir kez daha birlikte çizeceğiz."


