SonTurkHaber.com
close
up
Menu

Anneler Günü nde yaşamına son veren Arzu nun kayınvalidesi eziyet ten tutuklandı

Türkiye de ölen İngiliz turistin kalbi çalındı iddiası! Bakanlıktan açıklama var

VakıfBank teşekkür etti: Ayrılık açıklandı

Arda Güler in Mbappe yi elinden kurtardığı Kike Salas ın WhatsApp mesajları gündeme bomba gibi düştü

EuroBasket 2029 a dört ülke ev sahipliği yapacak Sözcü Gazetesi

Birlikte yaşaması en zor burç hangisi? Sözcü Gazetesi

Bodrum FK Teknik Direktörü Morais: Kazanıp, şansımızı son maça taşımak istiyoruz Fanatik Spor Haberleri Video

Her şey değişti öngörü değişmedi Sözcü Gazetesi

Savcılıktan İBB ye İmamoğlu talimatı Sözcü Gazetesi

Şort giyen öğrencileri edepsizlikle suçlayan öğretmen hakkında suç duyurusu Sözcü Gazetesi

UEFA Avrupa Ligi nde sezonun takımı açıklandı: Şampiyondan 4 isim listede

Kemal Sunal a hayat verecek oyuncu Güldür Güldür den çıktı

Tahvil faizleri fırladı borsalar karıştı

İmamoğlu yasağına karşı CHP li gençlerden yeni kampanya Sözcü Gazetesi

Pirinç esprisi koltuğundan etti, Japon bakan istifa etti

Küresel faizde kırılma anını devletler göğüsleyebilir mi? Mehmet Akif Soysal

Fransa da dehşet! Türk genci baltayla vahşice öldürüldü! Henüz 17 yaşındaydı...

Özgür Özel Fatih Belediyesi ni işaret etmişti! Mehmet Ergün Turan yanıt geldi: Bugün açıklasın

Roman Abramoviç’in lüks yatı hacklendi

İran Dışişleri Bakanı: ABD ile müzakerelerde ilerleme ihtimali var

İmkânlar kadar ihtimallerle de: Ateş Alpar’la belleğin sınırlarında Agos

İmkânlar kadar ihtimallerle de: Ateş Alpar’la belleğin sınırlarında Agos

SonTurkHaber.com, Agos kaynağından alınan verilere dayanarak duyuru yapıyor.

Ateş Alpar’ın kişisel hafıza ile kolektif belleği buluşturan “İmkân ve İhtimal” başlıklı kişisel sergisi, kolonyal izleri, gündelik nesneleri ve suskunlukları politik bir anlatıya dönüştürüyor. Küratörlüğünü Melih Aydemir ve Yıldız Öztürk’ün üstlendiği sergi, 5 Temmuz 2025’e kadar Depo’da. Sergi vesilesiyle Alpar’la, tarihsel tahakküm biçimlerinin sanata nasıl sızdığını, nesnelerin ne zaman politikleştiğini ve görünmeyen ihtimalleri konuştuk.

Sanatçı Ateş Alpar’ın işleri, yerinden edilen, kaydedilmeyen, susturulan ya da kasıtla silinmiş anlatıların izini sürüyor. Üretimleriyle karşı karşıya geldiğinizde biraz durup bakıyor, yakınlaşıyor, uzaklaşıyor ve bu ihtimalleri tekrarlıyorsunuz. Depo’da açılan kişisel hafıza ile  kolektif belleği buluşturan “İmkân ve İhtimal” başlıklı kişisel sergisinde de benzer bir deneyim yaşıyor izleyiciler. 

Bireysel hafıza ile kolektif belleğin gerilimli sınırlarında konumlanan bu üretimler, gündelik objelerin nasıl ve ne zaman politikleştirildiğine dair sorularla ilerliyor. “İmkân ve İhtimal” yalnızca belgelenmiş olanı değil, kayda hiç geçmemiş olanı da düşünmeye çağırıyor aslında ziyaretçileri. Nusaybin doğumlu sanatçı, sınırların çizdiği siyasal ve kültürel koordinatlara doğrudan temas eden bir yerden üretiyor. Alpar’ın işleri, tarihle hesaplaşmanın steril müze salonlarında değil; kırılmış, kopmuş, bastırılmış olanın içinden geçerek yapılabileceğini hatırlatıyor. Bu hatırlatma, tam da serginin başlığında olduğu gibi, imkânlarla olduğu kadar ihtimallerle de ilgili.Sergiyi ve yaratım sürecini Ateş Alpar’dan dinledik.

Biraz serginin isminden ve ortaya çıkış sürecinden bahsedebilir misiniz? Sizin için daha farklı bir iş var mı sergide?

Sergiyi uzun zamandır düşünüyordum, serginin küratörleriyle projeyi paylaştım. Böylece oldukça heyecan duyduğum bir sergi sürecine girmiş olduk. Sergide temel olarak tartışmaya açmak istediğim birkaç mesele vardı. Örneğin kolonizasyon süreçlerinin bireylerde topluluklarda nasıl etkileri vardır sorusundan yola çıkarak tarihsel sürekliliğe işaret etmek istedim. Tahakküm ve güvenlik politikalarının özellikle bölgede ne şekilde yankı bulduğuna baktığımda kültürel, ekolojik, toplumsal, ekonomik veçhelerinin iç içe geçtiğini gördüm. Bununla birlikte mülksüzleştirmenin sadece fiziksel yoksunluktan ibaret olmadığını kültürel ve toplumsal alanda da karşılık bulduğunu güncel sanatın üretim formları aracılığıyla - fotoğraf, video ve yerleştirme gibi – anlatmaya çalıştım. Serginin öne çıkarmaya çalıştığı bir konu da yoksun bırakma pratikleri karşısında bireylerin ve toplulukların aldıkları önlemler ya da direnme pratikleriydi. “İmkân ve İhtimal” ismi olumsallığa gönderme yapan, silme pratiklerine karşı var olma ihtimallerini hatırlatan bir başlık olduğu için tercih ettim. Üretim süreci benim için oldukça organik işledi, çünkü anlattığım benim, ailemin tarihi bir yandan da. Sergiyi bir bütün anlatı olarak görüyorum ancak özellikle aile tarihimle ilgili olan işlerin etkisi bende farklı oldu.

Sergide gündelik nesnelerle kurduğunuz ilişki dikkat çekici. Bu nesnelerin politikleştiği anları nasıl belirliyorsunuz? Sizce bir nesne ne zaman ve nasıl direniş imkânına dönüşür?

Sergi hazırlama sürecinde küratörler Yıldız ve Melih’le bölgeye ziyaretlerde bulunduk. Ekiple yaptığımız araştırmalar dışında bu süreçte ben sıklıkla bölgeye gidip geldim. Gündelik nesneler, özellikle “turistik bölge” olarak pazarlanan alanlarda kolonyal bakışın turistik bakışla örtüştüğü alanlar. Biliyorsunuz toplulukları silme pratiklerinin çeşitli aşamaları vardır. İnkâr ilk aşamasaysa sonrasında kendine mal etme ve onu piyasa kurallarıyla uyumlaştırıp tekrar sunma gelir. Buluntu nesnelere gri sprey boya ile müdahale ettim. Böylece zaten kimliksiz olan nesneleri bir kez daha kimliksizleştirdim ve anonimleştirdim.

“Taşıdıklarımız” aslı seriniz aslında bir susmak zorunda olma hali. Konuşmak, haykırmak kadar sessiz kalmak ve susmak da bir direniş biçimi olabilir mi Sessizliğe özellikle vurgu yaptığınız bu çalışmada, konuşmama hâli bir bastırma mı, bir direnç biçimi mi? Sessizlik sizin için nasıl bir politik alan yaratıyor?

Kürtçe ana dilini kamusal alanda konuşamayan bir insanın susmayı tercih etmesini ve buradaki sessizlik tercihinin politik olabileceğini düşünüyorum. Sessizlik, izleyicinin görsel olana odaklanmasını belki de kendi dünyasındaki seslerle görüntüleri birleştirme ihtimali barındırıyor. Bu noktada da görüntünün işgal ettiği anlamlar dünyasına eklenen sesler ya da eklenmeyen sesler politik alan yaratıp yaratmayacağını belirliyor.

“İmkân ve İhtimal” hem bugüne hem de geleceğe yönelik bir önerme gibi okunabilir. Bu sergide görünür kılmaya çalıştığınız “ihtimaller” neler?

Sergi girişindeki iki çalışma, tahakküm politikalarının en görünür imgesi olan barikat ve protesto görüntüleri hegemonik mücadelelerin diyalektik olduğunu gösteriyor. Dünyada güvenlik politikalarının bir eğilimi olarak kentte ya da kırda sıklıkla karşılaştığımız barikatlar karşısında, dünyanın herhangi bir bölgesine ait olabilecek protesto görüntülerini görüyoruz. İtiraz biçimlerinin ortaklaştığı formlar mevcut. Bu itirazların yayılmasıyla ve görünür olmasıyla dünyanın bir ucundaki toplulukların birbirlerini etkileyeceğini düşünüyorum.

Kişisel hikâyenizi kolektif hafızayla kesiştirmek serginin temelini oluşturuyor. Kendi hikâyenizi anlatmanın riskleri ya da imkânları neler?

Bu sergi oldukça organik bir süreçti benim için.  Diğer projelerimde de olduğu gibi kendi hikâyemi anlatıyorum, dert ettiğim konulara odaklanıyorum.

Mekânla kurduğunuz ilişkiyi merak ediyorum. Depo’nun fiziksel özellikleri ya da kurumsal geçmişi üretim sürecinizi nasıl etkiledi?

Mekânın girişine konumlandırdığımız “Barikat” yerleştirmesi ve “Protesto” videosu ile sergi ziyaretçileri üzerinde mental ve fiziksel olarak sıkışma hissiyatı oluşturmak istedik. Depo’nun mekânsal özellikleri bize bu olanağı sundu. Biliyorsunuz sergi mekânında çok sayıda kolon mevcut, kolonları da serginin bir parçası olarak kullanmayı istedik ve tercihlerimizi bu yönde yaptık. Örneğin oryantalist bakışla üretilen ve piyasaya özgün bir turistik obje olarak sunulan sabunlardan oluşan bir yerleştirme ile turistik nesneleri yok-mekândan esinle yok-nesneye dönüştürdüğümüz yerleştirmeyi kolonların etrafında konumlandırmayı tercih ettik.

Seyirciyle nasıl bir karşılaşma hayal ettiniz? İşlerin karşısında durmak mı, içinde dolaşmak mı yoksa görmeden sezinlemek mi daha önemli sizin için?

Her ziyaretçi kendi tarihini ve o günkü ruh halini de sergiye taşıyor. Özellikle şu duyguyu hissetsin gibi bir hayalim olmadı. Fakat küratoryal metinlerimizi okunmasını ve anlatmaya çalıştığımız meseleler üzerine tartışma açılmasını çok isterim. Herkes kendi biricik deneyimini yaşıyor sonuçta sergide. Nasıl iyi hissediyorsa öyle yapsınlar, sessizliği dinlesinler, sabun kokusunun onları götürdüğü düşünce dünyasında dolaşsınlar, barikatın arkasından ya da önünden protestoları izlesinler, nasılsın diye kendilerine ya da başkasına sorsunlar…

Daha fazla bilgi ve son haberler için SonTurkHaber.com'ı takip edin.
seeGörüntülenme:27
embedKaynak:https://www.agos.com.tr
archiveBu haber kaynaktan arşivlenmiştir 24 Mayıs 2025 10:40 kaynağından arşivlendi
0 Yorum
Giriş yapın, yorum yapmak için...
Yayına ilk cevap veren siz olun...
topEn çok okunanlar
Şu anda en çok tartışılan olaylar

Anneler Günü nde yaşamına son veren Arzu nun kayınvalidesi eziyet ten tutuklandı

22 Mayıs 2025 19:18see194

Türkiye de ölen İngiliz turistin kalbi çalındı iddiası! Bakanlıktan açıklama var

23 Mayıs 2025 00:08see170

VakıfBank teşekkür etti: Ayrılık açıklandı

22 Mayıs 2025 19:12see166

Arda Güler in Mbappe yi elinden kurtardığı Kike Salas ın WhatsApp mesajları gündeme bomba gibi düştü

22 Mayıs 2025 14:45see163

EuroBasket 2029 a dört ülke ev sahipliği yapacak Sözcü Gazetesi

22 Mayıs 2025 19:05see155

Birlikte yaşaması en zor burç hangisi? Sözcü Gazetesi

23 Mayıs 2025 08:38see146

Bodrum FK Teknik Direktörü Morais: Kazanıp, şansımızı son maça taşımak istiyoruz Fanatik Spor Haberleri Video

23 Mayıs 2025 16:12see146

Her şey değişti öngörü değişmedi Sözcü Gazetesi

23 Mayıs 2025 04:13see140

Savcılıktan İBB ye İmamoğlu talimatı Sözcü Gazetesi

23 Mayıs 2025 02:35see132

Şort giyen öğrencileri edepsizlikle suçlayan öğretmen hakkında suç duyurusu Sözcü Gazetesi

22 Mayıs 2025 23:30see126

UEFA Avrupa Ligi nde sezonun takımı açıklandı: Şampiyondan 4 isim listede

22 Mayıs 2025 20:15see125

Kemal Sunal a hayat verecek oyuncu Güldür Güldür den çıktı

23 Mayıs 2025 12:22see122

Tahvil faizleri fırladı borsalar karıştı

22 Mayıs 2025 18:27see122

İmamoğlu yasağına karşı CHP li gençlerden yeni kampanya Sözcü Gazetesi

23 Mayıs 2025 23:44see120

Pirinç esprisi koltuğundan etti, Japon bakan istifa etti

22 Mayıs 2025 14:42see120

Küresel faizde kırılma anını devletler göğüsleyebilir mi? Mehmet Akif Soysal

23 Mayıs 2025 04:40see120

Fransa da dehşet! Türk genci baltayla vahşice öldürüldü! Henüz 17 yaşındaydı...

22 Mayıs 2025 16:50see117

Özgür Özel Fatih Belediyesi ni işaret etmişti! Mehmet Ergün Turan yanıt geldi: Bugün açıklasın

23 Mayıs 2025 20:19see117

Roman Abramoviç’in lüks yatı hacklendi

23 Mayıs 2025 22:58see116

İran Dışişleri Bakanı: ABD ile müzakerelerde ilerleme ihtimali var

23 Mayıs 2025 22:21see113
newsSon haberler
Günün en taze ve güncel olayları