Instagram dan canlı yayın yaparak 3 genç kızı işkenceyle öldürdüler, ülke ayağa kalktı

Soruşturma, kurbanların cuma günü bir partiye gittiklerini sanarak bir kamyonete bindiklerini, ancak bunun Buenos Aires’te faaliyet gösteren uluslararası bir örgüt tarafından hazırlanan bir tuzak olduğunu ortaya koydu. Buenos Aires eyaletinin Güvenlik Bakanı Javier Alonso, “Bir etkinliğe gittiklerini sandılar, tuzağa düştüklerini bilmiyorlardı” dedi.

Yetkililere göre işkence ve cinayet anları, en az 45 kişinin bulunduğu özel hesapta canlı izlendi. Çete lideri, 23 yaşındaki Perulu “J” veya “Julito” olarak tanımlanan ve hakkında yakalama kararı bulunan kişi, yayın sırasında şu sözleri söyledi: “Benden uyuşturucu çalanın başına bu gelir.” Bu mesaj, örgüt içinde olası hainleri caydırmak için örnek bir ceza olarak tasarlanmıştı.

Otopsiler, gençlerin ne kadar vahşice öldürüldüğünü ortaya koydu. 15 yaşındaki Lara, boğazından bıçaklanmadan önce ağır işkence ve uzuv kesme işlemlerine maruz kaldı. Brenda ve Morena’nın kafatasları parçalandı. Saldırganların vahşeti, çeteyi karşısına alacakları korkutmak için adeta bir şiddet ritüeline dönüştü.

Çarşamba günü Buenos Aires polisi, cesetleri bir evde buldu ve orada iki şüpheliyi gözaltına aldı. Toplamda dört kişi tutuklandı, dört kişi de soruşturma altında. Sonraki aramalarda yetkililer, büyük miktarda paketlenmiş gıda ve düşük kupürlü banknot demetleri buldu; bunlar da örgütlü bir uyuşturucu ağı ihtimalini güçlendirdi.

Cinayetin büyüklüğü sokaklarda anında karşılık buldu. Binlerce kadın, “Bizi öldürmeyi bırakın” sloganıyla Córdoba, Mendoza, Rosario ve La Plata gibi 10’dan fazla şehirde yürüyüş yaptı. Protestoların merkezi, başkent Buenos Aires’teki Plaza Flores oldu. Ülkede yıllardır toplumsal cinsiyet temelli şiddeti gündeme getiren “Ni Una Menos” hareketi, eylemlerin başlıca örgütleyicisiydi.

Buenos Aires Valisi Axel Kicillof, olayın iki boyutuna dikkat çekti: uyuşturucu kaçakçılığı ve cinsiyet temelli şiddet. “Bu tür bir olay karşısında ciddi ve sorumlu davranmak zorundayız. Çünkü uyuşturucu kaçakçılığı ne sınır tanır ne de yargı, ayrıca tüm biçimleriyle erkek şiddetini de uygulamaktadır,” dedi. “Uyuşturucu kaçakçılığını yok etmek için hepimiz mücadeleye dahil olmalıyız. Aksi halde güçlenirler ve cezasız kalırlar.”