İran, diplomatik görüşmeler için ABD ye güven duymuyor

Erakçi, İsviçre'nin Cenevre kentinde Avrupalı üst düzey yetkililerle yaptığı görüşmelerin ardından Amerikan basın kuruluşu NBC News'e verdiği mülakatta, ABD ile diplomatik çözüm için masaya oturmanın zorlaştığını söyledi.

Tahran ile Washington arasında 15 Haziran'da yapılması planlanan nükleer görüşmelerden yalnızca birkaç gün önce İsrail'in İran'a yönelik hava saldırıları düzenlediğini anımsatan Erakçi, diplomatik görüşmeler için artık ABD'ye güvenilip güvenilmeyeceğinden emin olmadıklarını kaydetti.

ABD'nin, diplomasiye ilgi duymadığını ve nükleer müzakereleri "İsrail'in hava saldırısını örtbas etmek" için kullandığını savunan Erakçi, "Artık onlara nasıl güvenebileceğimizi bilmiyoruz. Yaptıkları şey, diplomasiye ihanetti." ifadelerini kullandı.

İranlı Bakan Erakçi, ülkesinin müzakereye hazır olduğunu ancak bunun için İsrail'in hava saldırılarının durması gerektiğini vurguladı.

ABD Başkanı Donald Trump'ın "uranyum zenginleştirme faaliyetinden vazgeçilmesi" konusundaki talebini yerine getiremeyeceklerini ifade eden Erakçi, her ülkenin barışçıl amaçlarla uranyum zenginleştirme hakkına sahip olduğunu söyledi.

Erakçi, uranyum zenginleştirmeden "tamamen vazgeçmeyeceklerini" Trump'ın Orta Doğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff'a da görüşmeleri esnasında defalarca ilettiğini belirtti.

Witkoff'la iletişiminin sürdüğünü ancak daha önce verilen sözlerin yerine getirilmediğini ifade eden Erakçi, "Artık aramızda güven eksikliği var çünkü vaatlerini ve bize yapabileceğimizi söylediği şeyleri yerine getirmedi." diye konuştu.

Trump'ın İran'a yönelik askeri müdahaleye karar vermesi halinde İran'ın meşru müdafaa hakkını kullanacağını belirten Erakçi, İsrail'e karşı nasıl yanıt verildiyse ABD'ye de aynısını yapacaklarını ifade etti.

Erakçi, "Savaşta taraflar birbirine saldırır. Bu, gayet anlaşılır. Meşru müdafaa her ülkenin hakkıdır." değerlendirmesinde bulundu.

İsrail'in İran lideri Ayetullah Ali Hamaney'i hedef alınacağı yönündeki açıklamasına da değinen Bakan Erakçi, böyle bir eylemin "işleyebilecekleri en büyük suç olacağını" ancak İsrail'in bunu yapamayacağını belirtti.