İsrail ile ateşkesi sağladı, Suriye de perde arkasındaki o isim
SonTurkHaber.com, Haber Global kaynağından alınan verilere dayanarak bilgi yayımlıyor.
Suriye’de Esad rejiminin yıkılmasının ardından oluşan dengelerde kilit rolü üstlenen Ahmed el-Dalati, sadece yeni yönetimde değil, Batılı istihbarat servisleri için de kritik isim durumuna geldi. Güney Suriye’de İsrail’le artan gerilimleri geçici de olsa kontrol altına alarak taraflar arasında görünmeyen bir ateşkes ortamı yaratan el-Dalati, Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara’nın en güvendiği isim olarak da ön plana çıkmakta. Küresel istihbarat yayın organı Intelligence Online'ın (IO) elde ettiği bilgilere göre el-Dalati ayrıca ABD'nin ambargolarının kaldırılmasında da perde arkasında en önemli rolü oynadı. İşte Şam'ın istihbarat dengesini perde arkasından sağlayan o isim.

Suriye'de Beşar Esad rejiminin devrilmesinde en etkin gruplardan birisi olan ön plana çıkan Ahrar eş-Şam grubunun eski komutanı olan Ahmed el-Dalati, yeni hükümette Batılı istihbaratçıların da doğrudan görüştüğü isim haline gelmiş durumda. Sahadaki “Ebu Muhammed eş-Şami” lakabıyla tanınan eski milis grup lideri, Mart ayında güneydeki Dürzi ve kabile nüfusunun yoğun olduğu Kuneytra bölgesine vali olarak atandı. Ahrar eş-Şam’ın güçlü olduğu bölgede güvenliği sağlamakla görevlendirilen Dalati, kısa süre sonra komşu Süveyda eyaletinin de güvenlikten sorumlu başkanı oldu. İstihbarat kaynaklarına göre Dalati'nin müzakere yetenekleri bu noktada ortaya çıkmakta. El-Dalati, Süveyda'da İsrail güçlerinin Suriye’nin güneyinde artan varlığı nedeniyle yaşanan gerilimleri yatıştırmak için İsrailli istihbarat ve askeri komutanlarla sık sık görüşmeler gerçekleştirdi. Resmi olarak iki ülke de bu temasları kabul etmese de el-Dalati'nin bu görüşmeleri gerçekleştirdiği ve şimdilik çatışmasız bir ön diplomatik alan yarattığı bilinmekte.
YENİ DÖNEMİN LİDERİ GÖRÜLDÜSuriye İç Savaşı (2011- 2024) sürecinde uzun süre karşı cephelerde yer alsalar da el-Dalati'nin artık Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara'nın istihbarattaki en güvenilir adamı olarak konumlandığının altı çiziliyor. Suriye'deki İç Savaş sürecinde eş-Şara, Tahrir eş-Şam örgütünde, el-Dalati ise Ahrar eş-Şam örgütünde komutanlık yaptılar. eş-Şara sık sık Ahrar eş-Şam'ı kendi örgütünün bünyesine almak için baskı kurduysa da el-Dalati şiddetle buna direndi ve Şara'nın liderlik yaptığı gruplara katılmayı reddetti. eş-Şara ise örgütün şiddetli eylemlerinin Suriye'de öfkeyle karşılandığında diretti. İki grup arasındaki bir diğer temel fark ise Ahrar eş-Şam'ın Irak ve Afganistan'dan dönen savaşçılar tarafından kurulmuş olması. Tahrir eş-Şam'da ise Suriyeli muhalifler grubun çoğunluğunu oluşturmaktaydı. Kaynaklara göre 2015 tarihinde İdlib kentinin Esad rejiminin elinden alınmasının ardından Batılı istihbaratçılar tarafından Ahmed el-Dalati, Esad sonrasının potansiyel lideri olarak da görüldü. Bu dönem CIA (ABD) ve DGSE (Fransa) istihbarat servisleri el-Dalati ile bağlantıya geçtiler. Batılı istihbarat teşkilatlarının gözünde eş-Şara'nın liderliğindeki örgütler ise eski bağlantıları dolayısıyla hızla radikalleşebilir unsurlar olarak değerlendirildiler.

2016 yılında Halep kentinin Esad rejimi güçlerinin eline geçmesinin ardından iki grup arasında silahlı çatışmalara dönüşen gerginlikler de yaşandı ancak istihbarat kaynaklarına göre iki grubun dağılmasının ve odağını kaybetmesinin önüne Türkiye'nin müdahaleleri geçti. İki örgüt 2020 yılında El-Fetih el-Mubin isimli ortak bir grup oluşturarak yalnızca Esad'ı devirmeyi planlayan faaliyetlere odaklandılar. Kaynaklar El-Dalati'nin bu durumda bile ortaklık planını yarattığını ancak oluşuma dahil olmadığını dile getiriyorlar.
İÇ GÜVENLİĞİN GÖRÜNMEZ İSMİİki isim arasındaki tüm gerginlik ise geçtiğimiz yıl gerçekleşen ve Beşar Esad'ın devrilmesiyle sonuçlanan nihai taaruz esnasında sona erdi. Ahmed eş-Şara tüm operasyonun planlamasını Ahmed el-Dalati'ye bıraktı ve el-Dalati Halep, Hama, Humus ve Şam'a eşzamanlı saldırıları kapsayan geniş bir planlama hazırladı. İstihbarat kaynaklarına göre Esad rejimini yıkan bu sürecin sonunda eş-Şara, Kürtlerin yoğun varlığının bulunduğu kuzey doğu ve İsrail'in işgalini sürdürdüğü güneydeki karmaşık dengeleri de el-Dalati'nin planlamasına bırakmış durumda.
Kaynak: Web Özel


