İsrail nesilleri yok ediyor Dünya Haberleri
SonTurkHaber.com, Yenisafak kaynağından alınan bilgilere dayanarak bilgi paylaşıyor.
Birleşmiş Milletler Yakındoğu Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) ve Save The Children gibi uluslararası yardım kuruluşlarının verileri, İsrail’in Gazze’de sebep olduğu dehşeti belgeledi. İsrail’in saldırıları, başta çocuklar olmak üzere, Filistinliler arasında büyük travmalara neden oluyor. Yapılan incelemede çocukların yüzde 80’i altını ıslatırken, yüzde 60’ı konuşma güçlüğü çekiyor. Yaklaşık 20 aydır süren yoğun saldırılar nedeniyle yüzde 55’i ise intiharı bir çıkış yolu olarak görüyor. Çocukların yüzde 84’ü yoğun korku, yüzde 78’i ise derin bir yas duygusu yaşıyor. Bu duygusal yıkım, pek çok psikolojik sorunu da beraberinde getiriyor. Uzmanlara göre “Ortaya çıkan tablo, sıradan bir savaşın değil; sistematik, uzun süreli bir ruhsal çöküşün işareti.” Bazı çocuklar, öldürülen akraba ve arkadaşlarını koruyamadıkları için suçluluk duygusuyla mücadele ederken; bazıları içinde bulundukları acıdan kaçmak, anne babalarına ya da sevdiklerine kavuşmak için ölmek istediklerini dile getiriyor.
KUŞATMA İNSANLARIN ONURUNU YARALIYOR
İsrail’in Gazze’de soykırıma başladığı 7 Ekim 2023’ten sonra uyguladığı tam kuşatma, kadınlar arasında depresyon başta olmak üzere, stresin ve buna bağlı ihtiyaçların önemli ölçüde arttığı tespit edildi. Raporlara göre bu, pek çok kadında duygusal tükenmişlik, çaresizlik hissi ve yaşamdan kopuş gibi belirtilerle kendini gösteriyor. Bu psikolojik yük, bazı kadınların saçlarını kesmesine varan travmatik sonuçlar doğuruyor. Doğum öncesi ve sonrası komplikasyonlar, düşükler ve ölü doğumlar artıyor. İsrail’in bölgede her geçen gün artırdığı saldrııları sonucunda hamile kadınların düşük riski yüzde 300 arttı. Savaş ortamında zorlu koşullarda dünyaya gelen 20 binden fazla çocuk bulunuyor. Raporlara göre, Gazze’de çocukların “Baba, açım” cümlesi, babaları duygusal yıkıma sürüklüyor. Babaların temel ihtiyaçları dahi karşılayamaması, onların koruyuculuk duygularını hedef alırken, erkeklik onurunu kırarak ciddi bir psikolojik çöküntüye yol açıyor. Babaların çocukları için bir lokma ekmek ararken dilenmek zorunda kalmaları ya da yabancı yardım kuruluşlarına muhtaç hale gelmeleri, erkeklerin toplumsal rollerine yönelik derin bir utanç yaşamalarına neden oluyor. Aynı zamanda gözaltına alınan Gazzeli erkeklerin çıplak teşhiri, erkeklik duygusunu kırmayı, aşağılama ve itaat ettirme stratejisini açıkça gözler önüne seriyor. Bu yöntem, uluslararası hukukta “insan onurunu kırmaya yönelik işkence” kapsamında değerlendiriliyor.
93 bin engelli var
BM verilerine göre, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırıları, 93 bin 855 kişide kalıcı engellilik haline sebep oldu. Yeni engelli hale gelen bireyler, yaralanmalarının şiddet dolu anlarına dair travmalar yaşıyor. Yaralılar, tedavi yetersizlikleri ve bazı operasyonların anestezi olmadan gerçekleştirilmesi gibi ağır koşullarla başa çıkmak zorunda kalıyor. Özellikle rehabilitasyon hizmetlerine erişim, saldırılar sonucu sağlık altyapısının büyük ölçüde zarar görmesi nedeniyle ciddi şekilde kısıtlandı. Bu durum, hem düzenli tıbbi takibi hem de mental sağlık desteğini neredeyse imkansız hale getirdi.


