İstanbul Barosu yönetime açılan terör örgütü propagandası davası öncesi açıklama yaptı
SonTurkHaber.com, Halktv kaynağından alınan verilere dayanarak bilgi yayımlıyor.
İstanbul Barosu Başkanı İbrahim Kaboğlu ve baronun Yönetim Kurulu’nun yargılanacağı davanın ilk duruşması yarın sabah saat 10.00’da Silivri Cezaevi Yerleşkesi’ndeki 1 No’lu duruşma salonunda yapılacak. Bu kapsamda dava öncesi baro önünde açıklama yapıldı.
İstanbul Barosu Yönetim Kurulu Üyesi Ekim Bilen Selimoğlu tarafından baro adına okunan basın açıklamasında, avukatların, mesleki faaliyetlerinden dolayı tutuklandığı, yargılandığı ve mesleklerini icra ederken karakollarda, adliyelerde, cezaevleri ve benzeri kurumlarda engellemelere maruz kaldıklarını söyledi.
Selimoğlu tarafından okunan açıklamada şu ifadeler kullanıldı:
KABOĞLU’NUN GÖREVİNE SON VERİLMESİ TALEP EDİLİYOR"Bu davaname daha önce hiçbir baroya karşı açılmamıştır ve bu anlamda bir ilk olma özelliği taşımaktadır. İstanbul Barosu’nun Anayasa ve Avukatlık Kanunu’ndan kaynaklanan hak ve yetkisi dahilinde, Suriye’de yaşamını yitiren iki Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı gazeteciyle ilgili 21 Aralık 2024 tarihinde yapmış olduğu açıklama nedeniyle, usulüne uygun olarak alınmış bir soruşturma izni dahi bulunmamasına rağmen, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından, İstanbul Barosu Başkanı ve yöneticileri hakkında ‘terör örgütü propagandası yapmak’ ve ‘halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yaymak’ suçlaması ile soruşturma başlatıldığı bilgisi basına servis edilmiştir.
‘BAŞSAVCILIĞI HUKUKA DAVET EDİYORUZ’İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı bununla da yetinmemiş, Baro Başkanı ve yöneticilerinin görevlerine son verilmesi talebiyle ‘davaname’ tanzim etmiştir. Bu davaname daha önce hiçbir baroya karşı açılmamıştır ve bu anlamda bir ilk olma özelliği taşımaktadır"
İstanbul 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görülen davanın 21 Mart’ta yapılan duruşmasında, mahkeme hakiminin İstanbul Barosu avukatlarına söz hakkı tanımadan, duruşmayı terk ettiğini ve devamında salon boşaldıktan sonra, boş salona hükmü okuduğunu hatırlatan Selimoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
‘YALNIZLAŞTIRMA POLİTİKASININ İFLAS ETTİĞİ AÇIKTIR’"Savunmaya ve Baromuza yönelik operasyon dalgası ne yazık ki bununla da sınırlı kalmamıştır. Yönetim Kurulu üyemiz avukat Fırat Epözdemir, mesleki faaliyet için gittiği Fransa dönüşünde, 23 Ocak’ta havaalanında gözaltına alınmış ve akabinde örgüt üyeliği iddiasıyla tutuklanmıştır. Hakkında daha önce kesinleşmiş takipsizlik kararı bulunan bir dosyadan hukuksuzca delil üretilen meslektaşımız hakkında hazırlanan iddianame, Anayasa’ya ve hukuka açıkça aykırıdır. Bir avukatın mesleki faaliyetini ‘örgüt üyeliği’ne delil olarak sunan İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nı hukuka, vicdana ve her şeyden önce ciddiyete davet ediyoruz. En yenisi 10 yıl öncesine dayanan iddialarla meslektaşımızı hapse atmalarının asıl nedeni, İstanbul Barosu’nu toplum nezdinde itibarsızlaştırmaya ve kriminalize etmeye çalışmaktır. Ancak şu açıktır ki, İstanbul Barosunu marjinalize ederek yalnız bırakmaya çalışan odaklar, amaçlarına ulaşamamıştır, bundan sonra da ulaşamayacaklardır. Zira İstanbul Barosu 147 yıllık tarihiyle, 65 bini aşkın üyesiyle savunmanın bu topraklardaki en kadim hukuk örgütüdür"
if (!$ISMOBILE) : ?>include(__DIR__.'/320x100.php');?>
Sözlerini sürdüren Selimoğlu, "Barolar, baro birlikleri, Avrupa Baro Federasyonları, avukat birlikleri ve derneklerden onlarca hukuk kurumu ve kurum temsilcileri de hazır bulunacaklardır. Dolayısıyla, İstanbul Barosu’nu yalnızlaştırma politikasının daha baştan iflas ettiği açıktır ve yarınki duruşma salonunu dolduracak yüzlerce meslektaşımız sayesinde bu politikanın iflas ettiği bir kez daha görülecektir" diye konuştu.
DURUŞMAYA ÇAĞRI YAPILDIİstanbul Barosu'nun yarın sabah saat 10.00'da Silivri'de olacağını söyleyen Selimoğlu, "İstanbul Barosu’nu, yani savunmayı savunmak için yarın sabah 10:00’da Silivri’de olacağız. Yönetim Kurulu üyesi meslektaşımız avukat Fırat Epözdemir’in haksız tutukluluğuna son verilmesi içinse perşembe günü saat 14:00’te Çağlayan Adliyesi’nde olacağız. Zaman, avukatlık zamanıdır. Gün, savunmayı savunma günüdür. Bu itibarla, tüm meslektaşlarımızı yarın Silivri’ye, perşembe günü ise Çağlayan’a, dayanışmayı büyütmeye çağırıyoruz" ifadelerini kullandı.
‘SAVUNMANIN, SAVUNABİLMEK İÇİN ÖZGÜR OLMASI LAZIM’Açıklamada söz alan İstanbul Barosu Başkanı İbrahim Kaboğlu ise konuşmasında şu ifadeleri kullandı:
“Bugünkü toplantıda İstanbul Barosu yönetiminin dün olduğu gibi, Osmanlı Devleti’nden bu yana süreklilik taşıyan hukuku savunma misyonunun zirve yaptığı bir gündür. Çünkü biz İstanbul Barosu yönetimi olarak herkes için her zaman, her yerde hukuku etkili kılmak için yola çıktık. Bu yola devam ediyoruz. Bu açıdan fikir, dayanışma ve eylem hep hukuka giden yol haritasını çizen üçlü oldu”
Savunmanın özgür olmadığını, yurttaşları en etkili biçimde savunan baronun yargılama sürecine tabi tutulduğuna yarın bir kez daha tanık olacağız. Savunma sürecimiz sonuna kadar devam edecek. Çünkü amaç, baronun, baro mensuplarının kendilerini savunmak değil, yurttaşları etkili bir biçimde savunabilmek için kendilerine yöneltilen haksızlıkları püskürtmektir. Biz yolumuza devam edeceğiz. İstanbul Barosu’na yönelik olarak her türlü, akıl, Anayasa, hukuk dışı operasyonu hukuk zeminine çekmek için elden geleni yaptık, yapıyoruz” diye konuştu."
Avukata 'İmamoğlu' tutuklaması İstanbul Barosu'nu ayağa kaldırdı
İstanbul Barosu kararına tepki: Türkiye'de sivil darbe yaşanıyor


