İtirafçı ifadesiyle başsavcılığı nasıl kandırdı?

İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne (İBB) yönelik yapılan 19 Mart operasyonunda tutuklananlardan biri de ASOY İnşaat'ın sahibi Adem Soytekin'di. Tutuklanıp görevden alınan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun avukatı Mehmet Pehlivan, Soytekin'in etkin pişmanlıktan faydalanmasının ardından ifadeye çağrıldı. Pehlivan, çıkarıldığı mahkeme tarafından tutuklandı.

Soytekin ifadesinde, şunları söyledi:

"Mehmet Pehlivan tarafından bu konuşmasında herkese hangi avukatın atandığının belli olduğu, bana Avukat O.'nun atandığı, İBB'de gözaltına alınacak bürokratlara da hangi avukatların atandığının belli olduğu, ifadelerde neler konuşulacağının belirlendiği, belediye bürokratlarının tutuklanması halinde hepsine maddi yardım yapılacağı, herkese 'Operasyonun siyasi olduğunu, ifade vermeyeceklerini' söylemeleri şeklinde öğütleme yapıldı. Bu toplantıda Mehmet Pehlivan, operasyonun Medya A.Ş. özelinde olduğunu, Ekrem İmamoğlu'nu zaten gözaltına alamayacaklarını söyledi.”

Soytekin bu görüşmenin İBB'ye yapılan operasyondan 12 gün önce yani 7 Mart'ta olduğunu belirtiyor. Aynı gün, Zeytinburnu Tapu Müdürlüğü’nden mal varlığına tedbir konulduğuna ilişkin SMS gönderilmesinin üzerine Mehmet Pehlivan'ı aradığını ve akşam saatlerinde bir toplantı düzenlendiğini iddia eden Soytekin'in Mehmet Pehlivan yalanladı. Pehlivan, tutuklanmadan önce verdiği ifadede, Soytekin'in iddia ettiği toplantının hayal ürünü olduğunu söyledi.

Peki Soytekin, İBB soruşturmasından ne zaman haberdar oldu? 2019 yılındaki U.G.'nin şikayetiyle başlatılan soruşturmada yaşanan gelişmeler, bu sorunun yanıtını veriyor.

Halktv.com.tr'nin edindiği bilgilere göre, 11. Mahalle adlı projede yaşanan bir anlaşmazlık nedeniyle U.G., Adem Soytekin hakkında şikayetçi oldu. Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı, 2021/26*** sayılı kararıyla şikayet hakkında takipsizlik verdi. Şikayetçi U.G. tarafından yapılan itirazı değerlendiren Bakırköy 5. Sulh Ceza hakimliği de 2021 / 55** sayılı kararıyla itirazı reddetti.

U.G. bunun üzerine kanun yararına bozma istemiyle Adalet Bakanlığı'na başvurdu. Bakanlık, dosyayı Yargıtay 5. Ceza Dairesi'ne gönderdi. Yargıtay'ın 2023 / 6536 sayılı kararına göre, dosyanın genişletilmesine ve Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık'ın ifadesine başvurulmasına hükmetti. Yargıtay'ın kararının ardından dosyaya Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 2023 / 78*** şeklinde yeni bir numara verildi.

Bu dosya, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından Büyükçekmece'den istendi. Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı, 18 Aralık 2024'te Yargıtay'dan gelen ve yeni numara verdiği dosyayı yetkisizlik kararıyla İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderdi. Soytekin, Büyükçekmece'deki dosyanın İstanbul Adliyesi'ne gönderildiğinden 2025 yılının ocak ayında haberdar oldu. Bunun üzerine 11 yıldır birlikte çalıştığı YTT Hukuk Bürosu'ndan talepte bulunarak dosyaya bakılmasını istedi.

Soytekin, 6 Şubat'ta tekrar bir vekaletname çıkarttı ve avukatları, Büyükçekmece dosyasının, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 2024 / 228*** sayılı dosyaya gönderildiğini öğrendi. Büyükçekmece, İBB soruşturmasının toplandığı dosyaya gönderilmişti. Dosyadan örnek isteyen avukatlar, 2 gün bekletildikten sonra 2025 / 101*** numaralı dosyaya yönlendirildi. Ancak bu dosya Büyükçekmece'de 2019'da yapılan şikayetle açılan ve çeşitli gelişmelerin ardından 2023 / 78*** sayısını alan dosyayla aynıydı.

Bu arada 6 Mart tarihinde Zeytinburnu Tapu Müdürlüğü, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 2024 / 228*** sayılı soruşturmayı gerekçe göstererek Soytekin'in mal varlıklarına el konulması talimatını yerine getirdi. Bu durum Tapu Müdürlüğü tarafından 7 Mart'ta SMS gönderilerek bildirildi.

Soytekin'in avukatları bu gelişme üzerine tekrar savcılığa başvurup 2024 / 228*** sayılı dosyadan örnek istedi. Ancak verilen yanıt bu kez "Gizlilik kararı var" şeklindeydi. Bu gelişmeler yaşanmadan hemen önce, Soytekin Mehmet Şahin isminde sağlık sektöründe iş yapan bir kişiyle telefon görüşmesi yaptı. Bu telefon görüşmesi 19 Mart'taki operasyondan sonra İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nde sorgulanan Adem Soytekin'e de soruldu. Teknik takiple elde edilen telefon tapelerine göre Mehmet Şahin'le Adem Soytekin arasında 5 Şubat'ta geçen görüşme şöyle:

-A.S.: Efendim Mehmet
-M.Ş.: Abim
-A.S.: Efendim
-M.Ş.: Şimdi ayrıldık daha o yüzden şimdi arıyorum hemen
-A.S.: He
-M.Ş.: Günü özetleyebilir miyim?
-A.S.: Özetle
-M.Ş.: Birincisi Cumhuriyet Savcılığı'nda adın geçiyor ama herhangi bir delil veya hiçbir şey yok. Ama adın geçiyor abi dikkatli ol o yüzden ne oluyorsa aa bir dakika normal aradım ya FaceTime'dan arayacağım.

İkili, 13 Şubat'ta bir kez daha görüşüyor ve teknik takibe takılıyor:

-A.S.: Efendim Mehmet
-M.Ş.: Abi FaceTime'dan aramaya çalışıyorum seni ama arayamıyorum. Beni arayabilir misin FaceTime'dan
-A.S.: Biliyorum arayamazsın. Birazdan arasam olur mu 10 dakika sonra. Var mı vaktin?
-M.Ş.: Olur olur, sorun yok tamam.
-A.S.: Tamam tamam
-M.Ş.: Başsavcıyla alakalı bir konu var, onu ileteceğim

Buna göre, 5 Şubat'ta İstanbul Adliyesi'ne giden Mehmet Şahin, Soytekin hakkında bir dosya olduğu bilgisini verdi. Yani, Soytekin 5 Şubat'tan önce hakkında bir soruşturma olduğunu öğrenmişti. Önce gayri resmi yollardan bilgi almaya çalışan Soytekin daha sonra 6 Şubat'ta yeniden vekalet çıkarttığı avukatları aracılığıyla resmi yollardan bilgi edinmeye çalıştı. Ancak Soytekin, etkin pişmanlıktan yararlandığı ifadesinde 7 Mart tarihinde tapudan gelen malvarlıklarına el konulması mesajıyla soruşturmadan haberdar olduğunu belirtiyor.