Kadıköy de halk son kamusal alan için direniyor
Halktv sayfasından elde edilen bilgilere dayanarak, SonTurkHaber.com duyuru yapıyor.
İstanbul'un Kadıköy ilçesine bağlı Caferağa Mahallesi sakinleri, mülkiyeti Vakıflar Genel Müdürlüğü'ne ait olan ve kamusal alan olarak kullanılan yaklaşık 12 dönümlük arazinin, konut projesi geliştirilmesi amacıyla ihaleye çıkarılmasına yönelik tepkilerine devam ediyor. "Mahallede kalan son yaşam alanımız" olarak tanımladıkları alanı korumak amacıyla bir araya gelen mahalle sakinleri, hafta sonu, söz konusu alan içerisinde bulunan Moda Bostanı'nda bir mahalle pikniği düzenledi.

Her yaştan çok sayıda Caferağa Mahallesi sakininin katıldığı piknikle, alanın mahalle için taşıdığı öneme bir kez daha dikkat çekildi. Katılımcılar, getirdikleri yiyecekleri birbirleriyle paylaşarak çay ve kahve eşliğinde sohbet etti. Etkinlik kapsamında, Caferağalı sanatçı Cenk Taner de bir müzik dinletisi gerçekleştirdi.
ALANIN BARINDIRDIĞI KAMU FONKSİYONLARINA DİKKAT ÇEKİLDİCaferağa Mahallesi Muhtarı, mimar Hanife Dağıstanlı, yürütülen süreç ve mahalle sakinlerinin mücadelesine ilişkin olarak açıklamalarda bulundu.
onut alanı olarak planlanan arazinin, mahallenin yeşil alanı olmasının yanı sıra, muhtarlık binası, aile sağlığı merkezi, 112 acil servis istasyonu, çocuk parkı ve afet toplanma alanı gibi çok sayıda kamu fonksiyonunu da barındırdığını vurgulayan Dağıstanlı, “Buradaki fonksiyonların, bu hacmiyle Caferağa Mahallesi içerisinde ikame edilmesine imkan yok” dedi.

Alanın, Caferağalıların sosyal yaşamı açısından da büyük bir öneme sahip olduğunu belirten Dağıstanlı, durumu “Bu, bizim köyümüzün meydanını elimizden almak gibi bir şey” sözleriyle ifade etti ve şöyle devam etti:
"Burada bir mahalle hayatı, kültürü var. Ve burası bizim mahallenin kalbi. Burası mahallelinin yediden yetmiş yediye herkesin günlük hayatının içinde olan, kullandığı, vakit geçirdiği bir alan. Burası bizim için çok önemli bir yer ve bunun kamu yararına kullanımının devam etmesini talep ediyoruz. Bu yüzden de ilan çıktığı günden beri çeşitli eylemler düzenliyoruz, mahalle forumları ve sosyal etkinlikler düzenliyoruz. Hem bu süreci nasıl yürüteceğimizi konuşuyoruz, hem de ilgililere ve kamuoyuna bu alanın bizim olduğunu ve buradan vazgeçmeyeceğimizi hatırlatıyoruz.”
“HUKUKİ SÜREÇ DEVAM EDİYOR”Gerçekleştirilen ihalenin “mevzuata ve bütün planlama ilkelerine aykırı” olduğunu ifade eden Dağıstanlı, yürütmenin durdurulması ve ihalenin iptaline ilişkin olarak Kadıköy Belediyesi, Mimarlar Odası ve mahalle muhtarı sıfatıyla kendisinin açmış olduğu üç ayrı davanın devam ettiğini belirtti. Dağıstanlı, Caferağa sakinlerinin taleplerini ise şu şekilde dile getirdi:
"Talebimiz, bu hukuksuz ihalenin durdurulması ve hiçbir şekilde tekrarlanmamasıdır. Biz Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne, onların bir kamu kuruluşu olduğunu ve kamu yararının sadece gelirle sağlanmayacağını hatırlatmak istiyoruz. Birinci talebimiz, bu hukuksuz ihalenin durdurulması ve hiçbir şekilde tekrarlanmamasıdır. Ardından da, tekrar tekrar buranın elimizden alınması müdahalelerinin engellenmesi için bu alanın gerçekten kamuya ait olmasının sağlanmasını talep ediyoruz.”
Etkinliğe katılan Caferağa sakinleri de görüşlerini dile getirdi.
Yirmi seneden fazladır Caferağa Mahallesi'nde yaşadığını belirten bir mahalle sakini, şunları söyledi:
"İki çocuğumu burada büyüttüm. Biz, mahallede kalan son yaşam alanımızın elimizden alınmasına karşı çıkmak için bir aydan fazladır örgütlenmeye çalışıyoruz mahalle olarak. Burası bizim yaşam alanımız, tek yeşil alanımız. Afet koordinasyon merkezimiz burada, muhtarlığımız burada, afet toplanma alanımız burada. Buranın artık böyle konulara mevzu olması değil, bir kamusal alan haline getirilmesini istiyoruz. Burada her ne yapmak istiyorsanız izin vermiyoruz demek için buradayız."

Bir diğer mahalle sakini ise mücadelelerinin nedenini şu sözlerle açıkladı:
"Ortak kullanım alanı olan ve birçok sosyal birimi de içinde barındıran bu alanı koruyabilmek için buradayız. Ülkenin her yerine çöken bir anlayışa karşı direnmek için buradayız. Artık betona dönen ülkemizde kamuya ait bu tür alanların korunması için biz mahalleli olarak direnmeye kararlıyız. Hukuksal süreçlere pek güvenemiyoruz maalesef bu ülkede. Hukuksal mücadele de devam edecek ama hukukun etrafından dönen bir zihniyet hakim olduğu için şu an ülkemizde biz mahallelinin gücüne daha çok inanıyoruz. Kazanacağımıza inanıyoruz."

Deprem gerçeğine dikkat çeken bir başka mahalleli ise şu ifadeleri kullandı:
"Kadıköy’de zaten çok uzun yıllardır bütün boş alanlar üzerine projeler yapıldı. Bizim neredeyse nefes alabilecek yerimiz kalmadı. Aynı zamanda bu bölge bir deprem koordinasyon merkezi. İstanbul’un en büyük sorunu deprem sorunu. Biz deprem üzerine devletin pek çok şey yapmasını beklerken, bir de üzerine afet koordinasyon merkezimiz ve toplanma alanımız şu an Vakıflar Genel Müdürlüğü eliyle imara açılması konuşuluyor. Çok yakın zamanda, 23 Nisan’da bir deprem yaşadık. Herkes evlerinden çıktı ve sokaklarda kalabalık olarak durmak durumunda kaldık. Zaten Kadıköy’ün temel sorunu bir toplanma alanı problemidir. Azıcık sınırlı alanımız da inşaata açılmak isteniyor. Biz, şehirdeki tüm kamusal alanların kamusal fayda için olmasını istiyoruz. Biz, deprem toplanma alanlarının, yeşil alanların artırılmasını talep ediyoruz. Bunları talep ederken, buranın da elimizden alınması gündemde olduğu için bunun karşısında bir mücadele yürütmeye devam ediyoruz Caferağalılar olarak."



