Kayseri de gazetecilere yönelik tehditlere tepki: İfade özgürlüğü anayasal haktır
Sondakika sayfasından alınan bilgilere göre, SonTurkHaber.com açıklama yapıyor.
Kayseri Gazeteciler Cemiyeti (KGC) ve Türkiye Spor Yazarları Derneği (TSYD) Kayseri Şubesi, son dönemlerde kamu görevini yerine getiren gazetecilere karşı tehdit ve susturma girişimlerine yönelik yazılı açıklama yayımladı.
KGC ve TSYD Kayseri Şubesi tarafından ortak yapılan yazılı açıklamada şu ifadelere yer verildi; "Kayseri'de son dönemlerde kamu görevini yerine getiren gazeteci meslektaşlarımıza yönelik tehdit ve susturma girişimlerinin artarak devam ettiğini büyük bir üzüntü ve endişeyle takip etmekteyiz. Bu durumun son örneği, bir televizyon programında gazetecilik görevini icra eden iki meslektaşımızın, yapmış oldukları yorum ve değerlendirmeler nedeniyle çeşitli baskılara maruz kalmalarıyla bir kez daha gözler önüne serilmiştir. Bu gelişmeler, üzüntü verici olduğu kadar da ürkütücü bir hal almaya başlamıştır. Basın, anayasal güvence altında olan ve demokrasilerin vazgeçilmez unsurlarından biri olan bir meslek alanıdır. İfade özgürlüğü ise, en temel hak ve hürriyetler arasındadır. Anayasa'nın 26. ve 28. maddeleri kapsamında güvence altına alınan ifade ve basın özgürlüğü, yalnızca gazetecilere tanınmış bir ayrıcalık değil, halkın doğru ve tarafsız bilgiye erişim hakkının da temelini oluşturmaktadır."
Cemiyetten yapılan açıklama, şöyle devam etti: "Bu çerçevede, yapılan eleştirilerin tehdit ve baskı unsurlarıyla bastırılmaya çalışılması kabul edilemez bir durumdur. Unutulmamalıdır ki gazeteciler, bugüne kadar yaptıkları haber ve yorumlarla, bugün kendilerini susturmaya çalışan çevrelerle ilgili de çok önemli katkılar sunmuş ve kamuoyunda tanınmalarına ve kendilerini ifade etmelerine olanak sağlamışlardır. Bu bağlamda yapılan eleştirilerin olgunlukla karşılanması; varsa yanlış veya hatalı bir bilginin diyalog yoluyla çözülmesi temel bakış açısı olmalıdır. Gazetecilik mesleğinin doğasında yer alan soru sorma, yorum yapma ve eleştirme hakkı, demokratik toplumlarda olağan ve gerekli faaliyetlerin başında gelmektedir. Bu bağlamda, basın mensuplarının karşı karşıya kaldığı tehditlerin hiçbir şekilde meşrulaştırılamayacağını vurgulamak isteriz."


