Kitap okumayan bir kuşak mı yetişiyor?
Trthaber sayfasından alınan verilere göre, SonTurkHaber.com bilgi veriyor.
UNESCO’nun 2023 Kültür Göstergeleri Raporu, çocukların kitapla geçirdiği sürenin ekran başında harcadıkları sürenin yüzde 10’unun bile altında kaldığını gösteriyor. Yani kitap artık yalnızca alternatiflerden biri. Ne zorunlu, ne doğal, ne de cazip.
TÜİK’in 2024 verilerine göre ise Türkiye’deki çocukların %42’si düzenli kitap okumuyor. Yani her 10 çocuktan 4’ü, kitapla kurduğu ilişkiyi sürdüremiyor.
Dijital içerikler kitapla yarışmıyor, onu geçiyorDijital dünyanın sunduğu içerik hacmi ve cazibesi, kitapların çok ötesinde. Bir YouTube videosu çocuklara hem görsel hem işitsel uyarıcılar sunarken, kitap sadece yazılı bir anlatım sunuyor. Bu durum, çocukların dikkatini daha hızlı çeken ekrana yönelmelerini kaçınılmaz kılıyor.
Çocukların maruz kaldığı içerik akışı da kitap okumaya olan ilgiyi zayıflatıyor. TikTok, Instagram gibi platformlar; saniyeler içinde tüketilen videolarla zihinsel hıza hitap ediyor. Kitap ise sabır, odaklanma ve hayal gücü gerektiriyor. Bu da çocuklara artık “zaman kaybı” gibi gelebiliyor.
[Fotoğraf: Getty]
Sorunun tek kaynağı dijitalleşme değil. Evdeki okuma kültürü, çocuğun kitapla kurduğu ilişkiyi doğrudan etkiliyor. Yapılan araştırmalara göre evinde kitap bulunan ve ebeveyni kitap okuyan çocuklar, diğerlerine göre 6 kat daha fazla kitap okuma eğilimi gösteriyor.
TÜİK’in güncel verileri Türkiye’de yetişkinlerin neredeyse yarısının yılda yalnızca 1 kitap okuduğunu ortaya koyuyor. Bu da çocuklar için iyi bir örnek oluşturmuyor.
Çocuk kitapla tanışmadan önce, o kitabı bir yetişkinin elinde görmeli. Ayrıca ebeveynlerin kitapla ilgili söylemleri de fark yaratıyor. Kitabı “ödül” gibi değil, “ödev” gibi sunmak, çocukları kitaptan daha da uzaklaştırıyor. “Önce kitabını oku, sonra oyun oynarsın” cümlesi bile çocuk zihninde kitabı cezalandırıcı bir unsur gibi kodluyor.
Ne yapılabilir?
Evde okuma kültürü oluşturulmalı: Ebeveynlerin çocuklarla birlikte kitap okuması, okuma alışkanlığının gelişmesinde en etkili yollardan biri.
Kitaplar ulaşılabilir olmalı: Evde her çocuğun erişebileceği bir kitaplık oluşturmak, görsel bir hatırlatma işlevi görüyor.
Kütüphaneler teşvik edilmeli: Okul ve mahalle kütüphanelerinin çocuklara yönelik programlar düzenlemesi, okuma alışkanlığını destekliyor.
Kitaplar görev değil, keşif olarak sunulmalı: Kitaplar “sorumluluk” gibi değil, “merak uyandıran kapılar” olarak tanıtılmalı.


