ManU nun menajeri Amorim e Mourinho ve Solskjaer uyarısı: Trabzonspor un başına geçip Lens e elenerek kovulabilirsin!

"Modern futbolda hiçbir şey kalıcı değil. Bir teknik direktörün görev süresi ortalama 18 ay ile iki yıl arasında değişiyor. Ole Gunnar Solskjær için Beşiktaş macerası biraz daha uzun sürdü. José Mourinho ise Fenerbahçe’de 14 ay süre alabildi. Ve böylece, Manchester United’daki ardışık dönemleriyle birbirine sıkı sıkıya bağlı olan bu ikili, yine benzer yollarda buluştular.

Türkiye'deki kulüplerinden kovulmaları bu hafta yalnızca birkaç saat arayla geldi. İkisi de UEFA’nın bitmek bilmeyen Avrupa ön eleme değirmeninde sıkışıp kaldı. Solskjær’in cesur Beşiktaş’ı perşembe gecesi Ineos’un sahibi olduğu Lausanne tarafından play-offlarında devrildi. Bir gün önce, Mourinho’nun Fenerbahçe’si Şampiyonlar Ligi yolunda Benfica’ya elenmişti.

Bu iki eski United patronunun aynı kapıdan kovulması hiç şaşırtıcı değil; tıpkı Old Trafford’un acımasız “caps fabrikası” tarafından öğütülüp alaya alınan son adamın yaşadıkları gibi. Manchester United Menajeri Rúben Amorim, Sports Direct’ten o manyetik taktik tahtasını satın aldığı günü pişmanlıkla anacaktır; çünkü bir anda internetin iki saniyelik video koleksiyonuna kapılıp, acımasız sosyal medya kullanıcılarının sonsuz malzemesi hâline geldi.

Amorim, tatlı dilli dogmatik bir teknik direktördü, prensipli oyun anlayışı onun United’a geliş sebebiydi. Şimdi o da Solskjær ve Mourinho’nun daha önce uğradığı aynı alay ve küçümsemeye maruz kalıyor. Sonunda herkese sıra geliyor. Solskjær, MUTV’ye ağlayarak veda eden kulüp efsanesi oldu; Mourinho ise oyuncularını yabancılaştırdıktan sonra bir otel odasında “büyük menajerlik hayatının” dramatik finalini yaşadı. O giyotin darbesi kimseye merhamet göstermiyor.

United taraftarları, adı geçen bu iki teknik adamı nasıl değerlendirecekleri konusunda her zaman bölündü. Şüphesiz, Ferguson sonrası dönemin en öne çıkan iki ismiydi onlar. Evet, Erik ten Hag ve Louis van Gaal kupa kazandılar, Solskjær ise hiç kupa kazanmadı. Ama Norveçli ikinci sıraya kadar çıkmış, akıcı futbol oynatmış ve taraftarı arkasına almıştı. Romantikler onu seviyordu; kulüp tarihine gönderme yaparak kontratak futbolunu benimsemiş, Sir Alex Ferguson’un eski park yerini kullanmayı reddetmişti.

2022 Kasım’ında Solskjær’in kovulması geniş ölçüde “erken” bir hamle olarak görülüyordu, çünkü kulübün bir B Planı yoktu. Şimdi ise onu geri getirmeleri gerektiğini fısıldayan taraftarlar bile var. Formül basit: geçici görev, 4-2-3-1 dizilişi ve güzel futbol. 

United ve Amorim şimdi aynı kaderi paylaşıyor. Korkulan “güven oylaması”. Katı bir diziliş. Mason Mount’un sol kanada sürülmesi. Diogo Dalot’un her yeni savunma felaketinden sonra ettiği özürler. Söylentilere göre Amorim, yüklü bir tazminatı kabul ederek her şeyden uzaklaşmayı, belki de bir ıssız adada sonsuza kadar lamine taktik tahtasıyla uğraşmayı düşünüyor olabilir.

Ancak Solskjær ve Mourinho’nun başına gelenlerin gösterdiği gibi, Amorim’i bekleyen en muhtemel gelecek de kasvetli olabilir: Trabzonspor’un başına geçip, 2028 Ağustos’unda Lens karşısında alınacak ağır bir mağlubiyet sonrası görevden alınmak. Dikkatli ol Rúben."