MELİH ALTINOK Önce silahları alalım
Sabah sayfasından alınan verilere dayanarak, SonTurkHaber.com haber yayımlıyor.

PKK'nın fesih kararının ardından siyasi parti turuna çıkan DEM Parti heyeti, DEVA Partisi ve Saadet Partisi'nin ardından dün de CHP'deydi.
Tülay Hatimoğulları ve Tuncer Bakırhan başkanlığındaki DEM Parti heyetiyle 1.5 saat görüşen Özgür Özel, Bahçeli'nin "Meclis'te komisyon kurulsun" önerisi için "Biz bu komisyon fikrinin ilk savunucusuyuz, hep savunucusuyuz" dedi.
Bütün partiler sürecin Meclis'e taşınma noktasına geldiği konusunda hemfikir görünüyor.
AK Parti'den ise henüz bir açıklama gelmedi.
İmralı görüşmelerini yürüten Pervin Buldan bu durumun altını çizip "Hiç geciktirmeden AK Parti de kendi görüşünü ifade etmeli. Komisyonun bu yasama yılı bitmeden kurulması önemli. Meclis, Temmuz 15'e kadar çalışıyor. O tarihe kadar bu komisyonun kurulması ve genel hatlarıyla çalışmalarını başlatması sürece pozitif katkı sunar" diyor.
O tarihe kadar koskoca 2 ay var.
Kendini fesheden PKK'nın elindeki silahlarını teslim etmesi, Cumhurbaşkanı'nın ifadesiyle "gömmesi" için yeterli bir süre.
Kandil'in kamuoyunun beklediği bu asgari adımı atması, şüphesiz ki sürece Pervin Hanım'ın önerisinden daha fazla "pozitif katkı" sunar.
***

İSPANYA İSRAİL'E DİKKAT ETSİN
Ay başında günlerce karanlığa gömülen İspanya'da dün de telekomünikasyon şebekesi çöktü. Acil yardım hattı 112 dâhil erişimin kilitlenmesi ülkede büyük paniğe neden oldu.
50 milyonluk İspanya'nın tamamını etkileyen elektrik kesintisinin "nadir görülen bir atmosfer olayından" kaynaklandığını söylemişlerdi, şimdi de teknik arıza diyorlar.
Benimse aklıma Başbakan Sanchez'in ve solcu milletvekillerinin Gazze'deki soykırım konusundaki cesur hamleleri geliyor. İlk günden beri Gazzeli sivilleri hiç yalnız bırakmadılar, her platformda haklarını savundular.
İsrail'in Endonezya Hastanesi'nde çocukları vurduğu gece bizdeki kıl kuyruklar "şalom" derken de Sanchez, AB üyesi bir ülkenin başbakanı olduğu hâlde politik doğruculuk kalıplarını elinin tersiyle itiyordu.
İsrail'in Eurovision'a katılmasına izin verilmemesini gerektiğini savunan Sanchez, "Hiçbir haklılığı olmadan savaş ve bombardımanı yaşayan Ukrayna ve Filistin halkına en içten dayanışmamızı gönderiyorum" diyordu.
Gazze'de yeniden harekâta başladığı saatlerde ta 1965'te Suriye'de kabineye kadar soktukları Mossad ajanı Cohen'le ilgili belgeleri basınla paylaşıp yönetimlere parmak sallayan İsrail için şüphesiz affedilmez bir çıkış.
Bu arada El Pais, Sanchez'in İsrail'e karşı ittifakı güçlendirmek üzere cuma günü Türkiye'de olacağını yazdı.
Gözümüz yollarda.
Gazze'ye destek mitinglerine katılan bir adama yumruk atan faşiste hukuki destek sağlayacak kadar düşen CHP'nin yerine bizde İspanyol solcuları gibi bir muhalefet olduğunu düşünsenize...
Kim tutabilirdi Türkiye'yi.
***

DALGA DALGA...
Trump, Tel Aviv'e arkasını dönüyor.
Kanada'sı, Avrupa ülkeleri de sırada.
Dün de İngiltere, Gazze'ye uygulanan abluka nedeniyle İsrail hükümeti ile ticaret görüşmelerini askıya aldığını ve İsrail büyükelçisini Londra'daki Dışişleri Bakanlığı'na çağırdığını duyurdu.
Çanlar Netanyahu için çalıyor.
***

KARDEŞİN DUYMAZ, EL OĞLU DUYAR
İnternette Azerbaycan'da yapılmış bir sokak röportajına denk geldim.
Sokakta kime sorsalar "İsrail'i destekliyorum" diyor.
Sebebini ise genelde İsrail'in Azerbaycan'a bazı meselelerde "yardımcı olmasına" bağlıyorlar.
Kimileri bu durumu "milliyetçilikle" izah ediyor, anlaşılır buluyor.
Ben anlamıyorum. İsrail, Türkiye'ye hangi konuda destek atarsa atsın, Gazze'deki soykırıma şahit olduktan sonra böyle bir cevap vermezdim.
Neyse ki sıradaki video Hollanda sokaklarında yapılmıştı.
8 yaşındaki bir çocuk, neden Filistin'i desteklediğini anlatıyordu. Onu dinledim de moralim düzeldi.


