MELİH ALTINOK Seve seve yapılacak iş değil
SonTurkHaber.com, Sabah kaynağından alınan verilere dayanarak haber yayımlıyor.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ndeki büyük yolsuzluk operasyonu CHP'lilerin şikâyetleriyle başladı. Bir numara olarak yargılanan Ekrem İmamoğlu'nun onlarca yakın çalışma arkadaşı, müdürleri itirafçı oldu. Beraber iş yaptıkları müteahhitlerle birlikte dönen dolapları bir bir anlatıyorlar.
CHP Kurultayı'nda rüşvet iddialarıyla yargıya başvuran da yine CHP'liler. Suç duyurusunda bulunan eski Hatay belediye başkanları Lütfü Savaş. İtirafçılar gibi Savaş'ın da CHP'liliğini sorguluyorlar ama İmamoğlu ne kadar CHP'liyse o da o kadar CHP'li. CHP'li olmasa son yerel seçimlerde Hatay'da Savaş'ı aday göstermezlerdi değil mi? Davadan eğer mutlak butlan kararı çıkarsa partinin başına dönmesi beklenen isim de CHP'nin bir önceki genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu.
Ve son olarak, İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin eski başkanı Tunç Soyer ve İZBETON'la ilgili başlayan yargı sürecinde de fitili ateşleyen CHP'nin şimdiki belediye başkanı Cemil Tugay.
Yerel seçimler sırasında Soyer yönetimine dair eleştiriler yapan Tugay, operasyonla kendilerinin bir ilgisinin olmadığını açıkladı. Ne var ki belgeler aksini söylüyor.
Basında yer alan belgelerde, Tugay'ın belediye başkanı olmasının hemen ardından, 18 Nisan'da bugün soruşturma konusu olan İZBETON hakkında iç denetim yapılması için imzalı talimat verdiği bilgisi yer alıyor.
22 Haziran 2025 tarihinde ise İzmir Büyükşehir Belediyesi Teftiş Kurulu Başkanlığı'nın inceleme ve tevdi raporunun İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı'na intikal ettirildiği görülüyor.
Özgür Özel ise bu gerçeklere rağmen, tamamı yolsuzluk ve rüşvet konulu soruşturmalara, kovuşturmalara "siyasi dava" kılıfı geçirerek, CHP'nin adını bu kirli işlerle yan yana getirip suça ortak oluyor.
Belli ki mecbur. Tehdit altında bile olabilir.
Yoksa seve seve alınacak bir risk değil.
***

DİYANET BUNU AÇIKLASIN!
Ayçin Kantoğlu, ormana atılmış çöplerin fotoğrafını paylaşıp altına "Keşke % 99 Müslüman bir ülke olacağımıza, % 99 ahlaklı, vicdanlı, duyarlı bir ülke olsaydık" yazan bir trole şu harika cevabı veriyor.
"Kendi pisliğini muazzez olana yansıtarak temize çıktığını zannetmek ya fevkalade düşük bir ruh seciyesini işaret eder veyahut şerli bir kötülemenin bilinçli parçası olmayı gerektirir.
O 'keşke' muasır medeniyetin ürünü modern çağ insanına aittir, İslam'ın donattığı kimselere mahsus değildir."
"Ateyizlerin" nereye baksalar Allah'ı, İslam dinini görmelerinin sebebi sizce nedir?
Bence inkârcılıkları pamuk ipliğine bağlı. Biraz ilgi görseler inanacaklar.
Peki Diyanet bu işe ne der?
***

PUTİN VE ALİYEV DÜELLOSU
Kremlin ve Bakü arasında sahaya yansıyan gerginlik tırmanıyor.
Azerbaycan'da Rus vatandaşları savaş esiri gibi gözaltına alınıyor. Rusya'daki Azerbaycanlılara da misliyle muamele ediliyor.
Peki sebep ne olabilir?
Gerginliğin görünen sebebi malum, Rusya'nın birkaç ay önce Azerbaycan'a ait bir uçağı düşürdüğü iddiaları.
Ancak iki ülkenin tarihte görülmemiş şekilde restleşmelerinin daha derin bir yarılmaya işaret ettiği ortada.
Rusya tarafının "Ukrayna göndermeleri", meselenin NATO'nun ve AB'nin Kafkaslar'daki "nüfuz" mücadelesini akla getiriyor.
Doğru olabilir ancak eksik. İran meselesi üzerinden İsrail'in de krizin bir yerinde olduğu ihtimali göz ardı edilmemeli.
***

KIZLARI DA ASKERE ALIYORLAR
"Kızları da alın artık askere" diye şarkı yapan rahmetli Erkin Koray'ın kulakları çınlasın.
Gerçi bizlik bir durum yok. İngiliz'i, Fransız'ı, Alman'ı toplanıp 100 bin asker bile çıkartamazken bizde asker çok. Ama Avrupa'nın kuzeyinde kadınlar için zorunlu askerlik rüzgârı esiyor. Kervana son olarak Danimarka da eklendi.
Ülkede 18 yaşından büyük kadınlar artık orduya kayıt yaptırmak zorunda. Askerlik süresi de 4 aydan 11 aya çıkarıldı.
"Ha bugün ha yarın" diyorduk ama çiçek böcek devrinden militarizm çağına geçişin bu hızla gerçekleşeceğini beklemiyorduk.

