MEVLÜT TEZEL İlhan İrem, e posta ile vasiyet yazacak biri miydi?
Sabah sayfasından alınan verilere dayanarak, SonTurkHaber.com duyuru yapıyor.
Birçok ünlü gibi İlhan İrem'in mirası da mahkemelik oldu.
28 Temmuz 2022'de böbrek yetmezliğinden hayatını kaybeden İrem'in tüm mal varlığını hayat arkadaşı Hansu İrem'e bıraktığı iddia ediliyordu.
İrem'in yeğeni Güliz Aldatmaz Gökçadır, amcasının vasiyetini e-posta yoluyla hazırladığını öne sürerek dava açtı.
İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesi, e-posta ile gönderilen belgelerin vasiyetname hükmü taşımadığına karar vererek Gökçadır'ın talebini kabul etti.
Böylece İrem'in 2019 ve 2020 yıllarında hazırladığı belirtilen vasiyetname mahkeme kararıyla iptal edildi.
Eşi Hansu İrem, mahkeme kararına itiraz ederek dosyayı istinafa taşıdı.
İstinaftan da bir şey çıkmaz. E-posta ile vasiyet mi hazırlanır?
Bu haberle ilgili ilginç yorumlar çıktı:
"Adam mirasını doğal olarak eşine bırakmış ama toksik aile bireyleri hemen akbaba gibi üşüşmüşler."
"Ölüyorsun yine rahat yok"
"Para söz konusu olunca hatıraya saygı falan tamamen hikâye."
Güliz Aldatmaz Gökçadır paragöz mü yoksa hakkını mı arıyor bunu kimse bilemez!
Olayı bir de Gökçadır'dan dinlemek lazım!
BELKİ DE EŞİ YAZDI!
Müthiş şarkıları olan ve felsefesiyle birçok insanı etkileyen İrem gibi entelektüel bir insan eposta ile vasiyet yazılmayacağını, bunun geçersiz olduğunu bilmiyor muydu?
Normalde yapılması gereken bir hukuk danışmanından yardım almaktı.
Islak imzalı vasiyet bıraksa da yeterliydi. Ya da doktor raporu alıp hazırladığı vasiyeti noterde tasdik ettirebilirdi!
Mirasınızı özellikle bir kişiye bırakmayı gerçekten istiyorsanız hukuki geçerliliği olan vasiyet bırakırsınız.
Yanlış anlaşılmasın kimseyi suçlamıyorum.
Belki de gerçekten İrem, e-posta ile vasiyet yazma hatası yaptı.
Belki de e-posta'yı yazan eşiydi? E-postanın şifresini biliyorsa bunu rahatlıkla yapabilir.
Bunun cevabını kimse bilemez!
Özetle kimin doğru söylediğini belki de hiç bilemeyeceğimiz bir miras kavgasıyla karşı karşıyayız!
MAĞAZANIN KARARI
İstinye Park'ta bir mağazada güvenlik görevlisinin, müşteri yoğunluğu nedeniyle ünlü şarkıcı Jennifer Lopez'i mağazaya almaması gündem olmuştu. Sosyal medyada çıkan yorumlarda; güvenlik görevlisinin Lopez'i tanımadığı için kovulacağı iddia ediliyordu.
Daha önce yazdığım gibi; güvenlik görevlisinin zengin ya da ünlü diye bir kişi için mağaza kurallarında esneme yapmadığı için doğru olanı yapmıştı.
Ve dün mağaza yetkilileri, görevlinin yalnızca prosedürü uyguladığını ve bu nedenle bir kusur görülmediğini açıkladı.
Böylece mağazada doğru olanı yaptı.
Bizde genelde ünlü ya da zenginler için bazen kurallar rafa kaldırılıyor. Ve bu normal karşılanıyor.
Sırf ünlü ya da zengin diye bir kişinin sırada öne geçmesi ya da özel ilgi gösterilmesi diğer müşterilerin kendilerini kötü hissetmesine neden olur.
Her müşteriye eşit davranılmalı. Eşitlik müşteri memnuniyetini artırır.
BELASINI BULMUŞ!
ABD-Teksas'ta çit satan bir şirketin CEO'su olan Asher Atkins, Güney Afrika'da 10 bin dolar ödeyerek katıldığı avda; peşine düştüğü Afrika mandası tarafından öldürüldü.
52 yaşındaki milyoner, dağ aslanından çöl geyiğine kadar yüzlerce hayvan avlayan tecrübeli avcıydı ama bu kez sert kayaya çarptı!
Çünkü Afrika mandası üç ton ağırlığındaydı ve çalılara saklanıp pusu kuracak kadar zekiydi!
Saatte 50 kilometre hızla saldıran dev manda, avcı CEO'yu daha ne olduğunu anlamadan boynuz darbeleriyle parçaladı. Böyle sırf zevk için dünyanın parasını verip ava çıkanların öldürülmelerine hiç üzülmüyorum.
İhtiyaç ya da bir zaruret dışında hayvan öldürülmesini avcılık olarak görmüyorum.
Ayrıca rekabet adil değil! Avcılar bir çocuğun bile rahatlıkla kullanabileceği çok gelişmiş silahlara sahipler!
Bu gelişmiş silahlarla hayvan öldürmek için hedef almayı bilmek bile yeterli.
Yanınızda iyi de rehber varsa zavallı hayvanları öldürüp hava basabiliyorsunuz!
Çok güçlü ve pusu kuracak kadar zeki olan Afrika mandalarının aslan, gergedan ve timsahlardan daha çok insan öldürdüğünü biliyor muydunuz?
BU ÖZGÜVEN NEREDEN GELİYOR?
Ercan Ç.'nin işlettiği bir markete yönelik denetim yapan Şahinbey Belediyesi zabıta ekipleri, marketin ikinci kez tarihi geçmiş ürün sattığını tespit edince işlem yapmak istedi.
Ancak Ercan Ç., zabıta ekibini önce kovdu, sonra fiziki müdahale ile dışarı attı.
Ayrıca zabıtayı "Şerefime seni vururum, seni vururum, silahımla vurmazsam namussuzum" diyerek tehdit etti. Ercan Ç. hakkında hukuki süreç başlatıldı.
Ve mağazada yapılan üçüncü denetimde yedi kalemde 418 kilogram tarihi geçmiş ürün tespit edildi.
Hem suçlu hem güçlü! Peki, bu özgüven nereden geliyor?
İşletme sahipleri, zabıtalar genelde önemsemiyorlar.
Karşılarında polis olsa diklenemezler!
Denetimlerin verimli geçmesi için zabıtalara yönelik saldırıların cezaları artırılmalı.
Ayrıca zabıtaların yetkileri artırılmalı.
Zabıtaya dokunanın yanacağı esnafa hissettirilmeli!
100 YAŞIN SIRRI
İsveç'teki Karolinska Enstitüsü'nün yürüttüğü yeni bir çalışmada 100 yaşını gören kişilerin daha az hastalık geçirdikleri ve bu hastalıkların daha yavaş geliştiği tespit edildi.
100 yaşını aşan kişilerde hastalık yükünün 90 yaşından sonra sabit kaldığı anlaşıldı.
Yani 90 yaşını gördüyseniz yaşam süreniz daha da artıyor!
Uzun yaşamanın kesin bir formülü yok ama sağlıklı bir genetik mirasa sahip olmak, doğru beslenme, egzersiz yapmak ve sosyal biri olmak yaşam süresini uzatıyor.
En önemlisi ise stresten uzak durmak.
Altyazı
"Seni en kötü düşmanınla baş başa bırakıyorum, kendinle." (Le Feu Follet)


