MEVLÜT TEZEL Vergiyi kim öder?

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, bazı meslek gruplarının geçen yıl beyan ettikleri aylık brüt gelirleri açıkladı:
Aktör, aktris ve dublör: 157 bin 265 TL.
Müzisyen, ses sanatçısı ve sunucu: 136 bin 900 TL.
Eczacı (özel sektör): 66 bin 236 TL.
Doktor (özel): 61 bin 31 TL.
Doktor (kamu): 226 bin 942 TL.
Kuyumcular: 42 bin 360 TL.
Avukat (özel): 33 bin 641 TL.
Taksici: 12 bin 961 TL.
Bakkal ve marketler: 10 bin 149 TL.
Berberler: 3 bin 633 TL. Fazlası var ama bu bile ibretlik bir liste.

Bir saç tıraşına 500 TL alan berberlere mi şaşırsak?
Yoksa kamu doktorlarının en düşük muayene ücreti 5 bin TL olan özel doktorların neredeyse dört katı beyanda bulunduklarına mı hayret etsek?
Kuyumcular ise bir saatte 42 bin TL satış yapıyor olabilirler.
Özel avukatlar bir dava için 33 bin TL'den fazla istiyor olabilirler.
Elbette büyük şirketlerin faydalandığı vergi kıyaklarını da unutmayalım!
Haberle ilgili şu yorum her şeyi özetliyor aslında:
"Patron, muhasebeciye bu ay kaç para vergi ödeyeceğiz diye sormuş.
Muhasebeci de siz ne kadar ödemek istersiniz demiş." Özel sektörde 'vergi kaçırmak' refleks olmuş!
Dürüst insanları bir kenara koyarsak ülkede maaşlı çalışanlar dışında vergi kaçırmayan yoktur herhalde!
Vergi açığını kapatmak için dolaylı vergiye yükleniliyor ve bundan en zararlı yine maaşlı çalışanlar çıkıyor!
En çok kazananlar en az vergiyi öderse bu ülke nasıl ayakta durur?
Bu zamanda maaşlı çalışan olmak en büyük şansızlık!
Çocuklarınızın maaşlı modern köle olmasını istemiyorsanız üniversite eğitimine fazla takılmayın!
Ona geçerli bir meslek ya da ticaret öğretin yeter!
Bata çıka ticareti öğrenir! İyi bir usta olursa da sırtı yere gelmez!

***

BU ÖZELLİK YUVA YIKAR!
Instagram, 'harita' özelliğini Türkiye'de kullanıma sundu. Bu özellik sayesinde konumunuzu arkadaşlarınız ile paylaşabiliyorsunuz. Böylece "kim şu anda nerede" diye merak etmenize gerek kalmıyor.

Eğer bu özelliği kullanan çapkın biriyse yuvası yıkılabilir! Çünkü konum paylaşımı açık olan arkadaşlarınızı anlık olarak takip edebilir ve nereden hikâye paylaştığını görebilirsiniz.

***

AMERİKA'DA OLSAYDI...
Ünlü şarkıcı İbrahim Tatlıses'in kızı Dilan Çıtak, polis ekiplerinin "Dur" ihtarına uymadı.
Aracını polisin üzerine sürdü.
Polis ise havaya uyarı ateşi açarak aracı durdurmak zorunda kaldı. Çıtak, başka bir araca bindi. Daha sonra ise kendi aracına döndü.
Bir süre kendi aracına kendini kilitledi, sonra da gözaltına alındı.
Çıtak "Aldı kimliğimi baktı, soyadımı gördü, kenara çek dedi. Bu ne şimdi, iyi niyet mi? Ben normal Ayşe Fatma olsaydım yapacak mıydı bunu?" demiş.
Zaten Ayşe, Fatma olsaydı bu rezilliği yapmaya korkardı.
Emniyet şeridinden araç sürmek suç! 'Dur' ihtarına uymamak suç! Polisin üstüne araç sürmek daha büyük suç! Araç değiştirip, kendini araca kilitleyip, polise teslim olmamak da suç!
Tüm bu suçlara rağmen Dilan Çıtak nasıl serbest kalıyor?
Bu olay ABD'de yaşansaydı polis Çıtak'ı kevgire çevirirdi.
Magazin figürü olduğu için işlediği suçlarda dahi ayrıcalık bekleyen Çıtak gibi ünlülere hak ettiği cezalar verilmezse polisin otoritesi sarsılır.

***

SİNEMANIN ALTIN ÇAĞI
31 yıl önce 'Esaretin Bedeli', 'Pulp Ficton' ve 'Forrest Gump' aynı hafta vizyona girmiş.
Üçü de başyapıt.
Hatta tüm zamanların en iyi filmleri listesinde üst sıralarda yer alıyorlar. Aynı yıl 'Leon' ve 'Katil Doğanlar' da gösterime girmiş.
1994 yılı sinemanın altın yılı, 90'lı yıllar ise altın çağı olabilir.

'Seven', 'Kuzuların Sessizliği', "Fight Club', 'Terminatör 2', 'Matrix', 'Büyük Lebowski', 'Truman Show', 'Thelma ve Louise' vs. bu liste uzar gider. "90'lar güzel yıllardı" derken bazen abartıyor muyuz diye düşünüyorum, lakin o yılların sineması bile özeldi.
Modern klasikler arasında 90'larda çekilen tam 75 film var.
16 yaşındaki oğluma bakıyorum, 90'ların müziklerini ve filmlerini izliyor! Zamanında küçümsediğim 90'lardaki pop müziği patlaması olmasa müzik platformları iflas edermiş.
Bir kutlama, parti olduğunda mutlaka 90'lar şarkıları çalınıyor. 90'ların filmlerine baktığımızda ise sinema sanatının bugün can çekiştiğini rahatlıkla söyleyebiliriz.

***

KAREKOD ZORUNLULUĞU
Tüketicilerin gıda işletmelerinin denetim durumunu takip etmesi amacıyla başlatılan 'karekod uygulaması' satış ve toplu tüketim işletmelerinde zorunlu olarak kullanılmaya başlandı. Tüketiciler de gıda satış ve toplu tüketim yerlerinde bulunacak bu karekodu, mobil cihazlarına indirdikleri "Tarım Cebimde" uygulamasıyla açacak.

Böylelikle işletmeye ait kayıt/ onay numarası, unvan ve adres bilgileri ile burada yapılan son denetim tarihi görülebilecek. Çıkan haberlerde işletmenin denetimde ceza yiyip yemediği, hangi sebeplerden dolayı ceza yediği gözükecek diye bir bilgiye rastlamadım. Sadece denetleme tarihi görülecekse "Bu işletme denetimden geçmiş" diye anlayacağız o kadar. İşletmelerin ceza aldığını da görsek daha faydalı olurdu. Böylece Tarım Bakanlığı tarafından açıklanan denetim listeleri de işe yaramış olurdu! Bu uygulamanın en faydalı yanı ise tüketicilerin, karekodu okuttuktan sonra işletmeye dair bir uyumsuzluk tespit etmeleri durumunda "Alo 174 Gıda Hattı"na bildirimde bulunabilmeleri.

***

Altyazı
"Kimseye fazla yakınlaşma. Sonu hiç iyi bitmiyor." (11.22.63)