Munzur için radikal öneri gündemde: 2 yıl ziyarete kapatılsın
Halktv sayfasından alınan verilere dayanarak, SonTurkHaber.com duyuruda bulunuyor.
Türkiye'nin en önemli tatlı su kaynaklarından biri olan Tunceli'deki Munzur Suyu Gözeleri, son 50 yılın en düşük su seviyesini görerek ciddi bir kuruma tehlikesiyle karşı karşıya kaldı. Bölgedeki kuraklığın yanı sıra ziyaretçilerin neden olduğu tahribatın da suyun çekilmesinde büyük rol oynadığını belirten Ovacık Muhtarlar Birliği Başkanı Erol Güngören, durumun devam etmesi halinde gelecek yıl bölgenin önemli geçim kaynağı olan fasulye tarımının yapılamayacağı uyarısında bulundu.
Her yıl binlerce kişinin ziyaret ettiği Munzur Gözeleri'nde bu yıl yaşanan su seviyesindeki rekor düşüş, bölge halkını ve çiftçileri endişelendiriyor. Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Ovacık Muhtarlar Birliği Başkanı ve Ziyaret köyü Muhtarı Erol Güngören, sorunun iki temel kaynağı olduğunu ifade etti.
"İKİSİ TEK BAŞINA ETKEN DEĞİL"Güngören, mevsimsel kuraklığın su seviyesindeki düşüşte önemli bir payı olduğunu belirterek, "Munzur suyunun bu yıl az olmasının önemli etkenlerinden birisi yağmurun ve karın az yağması. Özellikle mayıs ayından itibaren hiç yağmur yağmadı. Kar da bu yıl çok az yağdı fakat ikisi tek başına etken değil" dedi.
Asıl tehlikenin insan kaynaklı tahribat olduğunu vurgulayan Güngören, ziyaretçilerin bilinçsiz davranışlarının su kaynaklarına doğrudan zarar verdiğini şu ifadelerle söyledi:
"Asıl suyun az olmasının ya da çoğu gözlerin akmamasının nedenlerinden bir tanesi de insanlar geliyorlar, özellikle içme sularının çeşmelerinin aktığı yerlerden bilinçsizce ayakları ile suya giriyorlar. Dolayısıyla ayaklarıyla suya girdikleri yerlerde taşları oynatıyorlar, çeşmelerin kaynakları ile oynuyorlar. Bu da ister istemez kayma ve dibe çökme olmasına neden oluyor ve o su başka yerden çıkıyor ya da kayboluyor. Ziyaretçilerimizden ricamız, belirtilen yerlerin dışında suya girmemeleri ve taşları oynatmamalarıdır." Güngören ayrıca, kutsal kabul edilen alanda yakılan mumların suyun çıkışını engellemeyecek yerlerde yakılması gerektiğini de ekledi.
Su seviyesindeki düşüşün en somut etkisinin tarımda görüldüğünü belirten Güngören, 50 yıldır ilk kez böyle bir manzarayla karşılaştıklarını ifade etti. "Daha önce karın ve yağmurun az yağdığı dönemler olmuştu ancak su bu derece azalmamıştı" diyen Güngören, durumu şöyle anlattı:
"Vatandaşlarımızın, köylülerimizin fasulye tarlalarını suladıkları yerlere su gitmiyor. Eskiden aynı anda 5-6 köylümüz tarlasını sulayabiliyordu, şu an bir ya da iki kişi zor sulayabiliyor. Şu anda vatandaşlarımız öyle ya da böyle ürünlerini çıkaracaklar ama önümüzdeki sene böyle olursa hiç fasulye ekilemeyecek, tarım yapılamayacak. Türkiye'de suyun en bol olduğu coğrafyada biz bu sıkıntıyı yaşıyorsak, diğer yerleri düşünemiyorum."
KÖTÜ ALIŞKANLIKLAR KAYNAKLARI TIKIYORGüngören, ziyaretçilerin suya attığı bozuk para ve metal eşyaların da suyun gözeneklerini tıkayarak akışı olumsuz etkilediğini belirtti. "Bizim kültürümüzde öyle bir inanç yoktur. O bozuk paralar, metal eşyaları suya atmamaları lazım. Suyun gözeneklerini tıkayıp akışını etkiliyor," diyerek ziyaretçilere doğaya sahip çıkmaları ve çöplerini geri götürmeleri çağrısında bulundu.
"GEREKİRSE 1-2 YIL ZİYARETE KAPATILSIN"Durumun ciddiyeti karşısında radikal bir çözüm önerisi de sunan Muhtar Güngören, Munzur Gözeleri'nin bir süreliğine dinlendirilmesi gerektiğini savundu:
"Bizim Munzur Gözeleri ile ilgili şöyle bir çağrımız olacak: Gerekirse 1 yıl, 2 yıl Munzur'u bir dinlendirelim. Ziyaretçi gelmesin. Doğayı kendisi ile baş başa bırakalım. Doğa bir kendini yenilesin, su kaynakları kendisini bir yenilesin. Bakarsınız farklı bir tablo ortaya çıkabilir."


