Önce Japonya vizyonunu izleyen Sanseito hareketi 5 yılda YouTube dan meclise yükseldi

Japonya'da seçmen, üst mecliste her 3 yılda bir yapılan seçimlerle, toplam 248 sandalyenin yarısının akıbetini belirlemek üzere dün sandık başına gitti.

Seçimlerde, iktidar ve muhalefetin sahip olduğu toplam 123 sandalye aynı şekilde kalırken, diğer 125 sandalyenin yeni sahipleri belirlendi.

Devlet televizyonu NHK, 20 Temmuz'da düzenlenen Danışman Meclisi (Sangiin) milletvekili genel seçim sonuçlarını kamuoyuna duyurdu.

Sonuçlara göre iktidar koalisyonu, seçimde hedeflediği en az 50 sandalye hedefini yakalayamadı ve üst mecliste çoğunluğu kaybetti.

Halihazırda 75 sandalyesi olan iktidar koalisyonu, seçimde 47 sandalye elde etti ancak çoğunluk için 125 sandalye hedefine erişemedi.

Böylelikle 2024 seçimlerinde alt mecliste çoğunluğu yitiren iktidar koalisyonu, bu yıl da üst mecliste aynı akıbeti yaşamış oldu.

48 sandalyeye sahip muhalefet cephesi ise beklenmedik şekilde seçimde 78 sandalye elde etti ve toplamda 126 sandalyeye ulaştı.

Muhalif cephede Sanseito hareketi ise 1 olan ve 6'ya yükseltmeyi hedeflediği sandalye sayısını 15'e yükseltti ve dikkatleri üzerine çekti.

Kurulduğundan beri "Önce Japonya" sloganını yayan hareket Kovid-19 aşıları, aşırı turizm ve ülkeye yabancı göç karşıtı politikalarıyla tanınıyor.

Ülkede sağcı popülist bir siyasi grup olarak tanımlanan "Sanseito", yerel dilde "siyasete, oy vermeye katılma partisi" anlamına geliyor.

"Sanseito" oluşumu, siyasetçi Kamiya Sohei, siyasi analist Yuuya Watase ve yayıncı Kyoumoto Kazuya tarafından 2020'de oluşturuldu.

Öncelikle bir YouTube kanalında başlayan oluşum sayesinde kurucular, sıfırdan bir siyasi partinin nasıl kurulacağını göstermeyi hedefledi.

Kovid-19 döneminde Mart 2020'de başkent Tokyo'da "Kendin Yap Partisi" (Seito-DIY) sloganıyla kurulan parti, popülist görüşler yaydı.

Salgın aşılarını "cinayet silahı" olarak nitelendiren parti, eşcinsel evliliğe ve LGBTQ bireylerin kamuoyunca kabul görmesine karşı çıktı.

Yabancıların ülkeye "suç getirdiğini" ve yerli halktan "daha iyi muamele gördüğünü" savunan hareket, "Japonya'ya göçe" karşı çıkıyor.

Sanseito'nun bugün itibarıyla 1600'den fazla videoya sahip YouTube kanalının 465 binden fazla abonesi bulunuyor.

Batıdaki Fukui eyaletinde Ekim 1977'de doğan Kamiya Sohei, 1996'da eyalet içindeki Wakasa Lisesinden mezun oldu.

Kamiya'nın kariyerinde İngilizce öğretmenliği, ailesinin işlettiği "Kamiya mağazalarında" müdürlük ve yedek askerlik yer alıyor.

2007'de Kansai Üniversitesinden Hukuk Doktorası elde eden Kamiya, siyasete iktidardaki Liberal Demokrat Parti'de (LDP) giriş yaptı.

Kamiya'nın, 2012'deki seçimlerde dönemin LDP lideri ve eski Başbakan Abe Şinzo'dan destek gördüğü biliniyor.

Daha sonra Kamiya, çevrim içi olarak "Kendin Yap Partisi" (Seito-DIY) mottosuyla bir siyasi organizasyon kurdu.

Kamiya, Mart 2020'de ise başkent Tokyo'da "Sanseito" Partisinin kurucu liderliğini ve Genel Sekreterliğini üstlendi.

Grubu 2020'de "insanları internette toplayarak" kurduğunu kabul eden Kamiya, yerel seçimlerde sandalye kazanmaya başladıklarını söyledi.

Resmi programı doğrultusunda Sanseito, ülke içi iş gücü sıkıntıları, vergilerin düşürülmesi, yabancı işçi akışının sınırlandırılması dahil çeşitli konuları savunuyor.

Her kentte yabancı ikamet sayısına sınırlama getirilmesi, göçmenlere sağlanan yardımların kısıtlanması ve Japon vatandaşlığına geçişin zorlaştırılması hedefleniyor.

Parti, ülke içi daha güçlü güvenlik önlemlerinin desteklenmesi ile vergi indirimlerinin artırılması ve aşı karşıtı bir sağlık sistemi için de çabalamayı istiyor.

Casusluk karşıtı yasaların çıkarılmasını hedefleyen parti, uzun vadeli nükleer silahsızlanma ile "caydırıcı güç" olarak daha güçlü savunma kapasiteleri çağrısında bulunuyor.

Pazar günkü seçimlerin sonucunu değerlendiren Kamiya, "partinin politikalarının gerçeğe dönüştürebilmesi" için gelecek seçimlerde 50-60 sandalye" hedeflediklerini bildirdi.

Ulusal basında "Sanseito" hareketi, 2016-20'de ilk dönemini tamamlayan ABD Başkanı Donald Trump'ın Japonya'daki karşılığı olarak nitelendiriliyor.

Partinin mitinglerinde sıklıkla Japonya'nın "karanlık küreselcilerin, kanunsuz yabancıların ve genç nesli vergilerle boğan yozlaşmış siyasi yapıların tehditleriyle karşı karşıya" olduğu savunuldu.

Çözüm için "Önce Japonya" şeklinde tanımladığı milliyetçi bir gündemle hareket edeceklerini kaydeden Kamiya, "Japonya, Japon halkının çıkarlarına hizmet eden bir toplum olmalı." söylemini yaydı.

Kamiya, ulusal siyasette alışılagelen normlara karşı oluşan "siyaset dilini" ABD Başkanı Trump'tan öğrendiğini vurgulayarak, bir röportajında ise kendisini "Trump'ın Japonya'daki temsilcisi" olarak niteledi.

Sanseito'nun izlediği politikanın "Önce Amerika" vizyonuna yakın olduğunu ileri süren Kamiya, Trump'ın liderlik tarzına yönelik soruya ise "liderlik tarzı değil, Trump'ın egoizmi Japonlar için fazla bencil" ifadesini kullanmıştı.

Japon seçmenin, yeni siyasi oluşumlara yönelmesinde, artan yaşam maliyetleri dahil bazı sorunların çözümünde ana akım partilere karşı duyduğu hayal kırıklığını yansıttığı belirtiliyor.

Anayasal Demokrat Parti (CDP) lideri ve 2011-2012 dönemi Başbakanı Noda Yoşihiko, sonuçların "İşiba hükümetine 'hayır denildiğinin' kamuoyundaki açık bir tezahürü" olduğunu vurguladı.

Japonya Uluslararası İlişkiler Enstitüsünden (JIIA) misafir danışman Stephen Nagy, yayımladığı yazısında, Sanseito gibi popülist platformların ivme kazanmasının "Japon seçmenin yerleşik siyasete yönelik artan memnuniyetsizliğini" yansıttığını bildirdi.

Chiba Üniversitesinden Siyaset Bilimi Profesörü Mizuşima Jiro, ilk kez "açıkça şovenist" ve kemer sıkma politikalarına karşı çıkan "radikal bir popülist partinin" destek gördüğünü dile getirdi.

Kanda Uluslararası Çalışmalar Üniversitesi Öğretim Görevlisi olan Jeffrey Hall ise muhafazakar seçmenin iktidardaki LDP'den uzaklaşarak sağcı partilere daha fazla destek verdiğini belirtti.

Washington merkezli stratejik danışmanlık şirketi "The Asia Group" yetkilisi Nişimura Rintaro da Japon seçmenin "LDP'nin bedel ödeyebileceğini" gösterdiğine işaret etti.

Sanseito lideri Kamiya'nın kampanya sırasında sık sık "kışkırtıcı sözlerle" dikkati çektiğini dile getiren Nişimura, böylelikle bu yorumların "sosyal medyada yayıldığını" söyledi.

"Japan Society" Başkanı Joshua Walker ise Sanseito'nun popülist duygular sebebiyle gündemine oturduğunu belirterek, "Bu, her şeyden çok LDP ve İşiba'nın bir zayıflığı." değerlendirmesinde bulundu.