Önce Sakarya şimdi de Denizli: Bir gizli kamera skandalı daha! Uzmanlar uyardı: Odaya girer girmez bunları yapın

Günlük kiralık ev ve bungalovlarda mahremiyet ihlalleri endişe verici boyutlara ulaştı. Türkiye’nin farklı şehirlerinde peş peşe yaşanan bu iki olay, vatandaşların konaklama güvenliğini sorgulamasına neden oldu. Biri Sakarya’nın Sapanca ilçesinde diğeri de Denizli’de meydana gelen olaylarda, vatandaşlar kaldıkları odalarda gizli kamera düzeneği tespit etti.

Gizli kamera skandalı ilk olarak nisan ayında Ramazan Bayramı tatili için İstanbul’dan Sakarya’nın Sapanca ilçesine gelen bir ailenin yaşadığı korkunç deneyimle gündeme gelmişti. Kiraladıkları bungalovun yatak odasında, ampul içine yerleştirilmiş bir gizli kamera fark eden aile, kameranın hem yatak odasını hem de jakuziyi görecek şekilde konumlandırıldığını fark edince soluğu polis merkezinde almıştı.

ÜÇLÜ PRİZE GİZLİ KAMERA YERLEŞTİRDİ

Şimdi de benzer bir olay Denizli’nin Pamukkale ilçesi Kınıklı Mahallesi’nde, günlük kiraya verilen bir apartta yaşandı. İHA’nın haberine göre Evinin alt katını üç apart dairesine çeviren ev sahibi M.F., bu daireleri günlük olarak kiraya veriyordu. Ancak kiracılardan biri, odadaki üçlü prizde yanan bir ışıktan şüphelenerek prizi sökünce içerisine gizlenmiş bir kamera ve hafıza kartı buldu.

Diğer prizde de aynı düzeneğin yer aldığını fark eden kiracı, durumu polise ihbar etti. Olay yerine gelen ekipler, diğer dairelerde de benzer düzenekler tespit etti. Gözaltına alınan ev sahibi M.F., çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Art arda yaşanan bu iki olay, günlük kiralık evlerdeki denetim eksikliğini ve kişisel mahremiyetin ne kadar kolay ihlal edilebildiğini bir kez daha gözler önüne serdi. Uzmanlar, konaklama yapılacak yerlerin dikkatle seçilmesi ve şüpheli durumlarda hemen yetkililere başvurulması konusunda uyarıyor.

NELERE DİKKAT EDİLMELİ?

Turizmci ve Toplum Psikoloğu Dr. Ali Bilir, “Odaya girildiğinde özellikle yatak başı, banyo, jakuzi, priz içleri, duman detektörleri ve dekoratif objeler dikkatle incelenmeli. Ampul içleri ya da saat gibi göze batmayan nesnelere gizlenmiş kamera sistemleri geçmişte de görülmüş vakalar arasında. Ayrıca odada cep telefonuyla Wi-Fi ağı taraması yapılabilir. Bilinmeyen cihazlar tespit edilirse mutlaka şüphelenilmeli” ifadelerini kullandı.

‘ODA KARARTILARAK CEP TELEFONUNUN FENERİYLE PRİZ İÇLERİ İNCELENMELİ’

Sosyal medyada önerilen ışık yansıması ya da fenerle tarama yöntemlerinin temel düzeyde işe yarayabileceğinin altını çizen Dr. Ali Bilir, “Gizli kameraların çoğu, lens yapısı gereği ışığı geri yansıttığından bu tür kontroller anlamlıdır. Özellikle oda karartılarak cep telefonunun feneriyle priz içleri, lambalar ve objeler dikkatlice incelenebilir. Ayna testi, uzaktan kumanda ile kızılötesi kontrol gibi yöntemler de destekleyici olabilir. Otellerde, güvenlik açısından çelik kasaların ya da sabitlenen aynaların arka tarafları da dikkatle incelenmeli” dedi.
‘KALEM, PRİZ, DUMAN DEDEKTÖRÜ YA DA USB ADAPTÖRÜ ŞEKLİNDE TASARLANMIŞ GİZLİ KAMERALAR VAR’

Bilişim Teknolojileri Uzmanı Prof. Dr. Ali Murat Kırık ise “Ne yazık ki, internet üzerinden kolayca temin edilebilen kalem, priz, duman detektörü ya da USB adaptörü şeklinde tasarlanmış gizli kameralar, kötü niyetli kişiler tarafından mahrem alanlara yerleştirilebiliyor” dedi ve şu bilgilerin altını çizdi:

-- Bir odada ya da tuvalette gizli kamera olup olmadığını anlamak için dikkatli bir gözlem şart. Özellikle duman detektörleri, prizler, saatler, avizeler, TV altları gibi alanlar kontrol edilmeli. Kırmızı ya da mavi renkte sürekli yanan küçük bir ışık fark ederseniz, bu bir kayıt cihazının çalıştığına işaret edebilir.
-- Ayrıca cep telefonunuzun kamerasını gece moduna alarak ışık kaynağı olmayan bir odada tarama yapabilir, kızılötesi ışık yayan kameraları bu şekilde tespit edebilirsiniz. Aynı şekilde, Bluetooth ve Wi-Fi taraması yapan mobil uygulamalarla ortamdaki yabancı cihazlar da kontrol edilebilir. Şüpheli bir durum fark edildiğinde vakit kaybetmeden emniyet birimlerine başvurulmalı.