Osmanlı nın Leo sendromu, Tarih tekerrür eder mi?
Haber Global sayfasından elde edilen bilgilere dayanarak, SonTurkHaber.com duyuru yapıyor.
Yeni seçilen Papa 14. Leo, Katolik dünyasında heyecan uyandırırken, Türkiye’de ise "Leo" ismi bambaşka duygularla anılıyor. Zira "Leo" adı, Osmanlı tarihine kara bir sayfa olarak geçen Papa 10. Leo’yu akıllara getiriyor. 16. yüzyıl başlarında görev yapan Papa 10. Leo, Osmanlı İmparatorluğu’na karşı düşmanca tutum sergilerken, Hristiyan dünyasını da Türkler'e karşı bir araya getirmeye çalışmıştı.
RUSLAR'A MEKTUP YAZDIVatikan'da 1513-1521 tarihleri arasında papalık yapan 10. Leo, Osmanlı'nın Avrupa’daki genişlemesini durdurmak amacıyla bir haçlı seferi çağrısı da yapmıştı. 10. Leo, Rusya’yı bile bu ittifaka dahil etme gayret göstermişti. Öyle ki, Papa, 10. Leo, Rus Çarı 3. Vasili İvanovich’e gönderdiği elçiler aracılığıyla Floransa Anlaşması’nın kabul edilmesini istemiş, sadece Katolik dünyasını değil, Ortodoks Rusya’yı da Osmanlı karşısında birleşmeye çağırmıştı.

Papa 10. Leo'nun, o yıllardkai tutumu yalnızca diplomasi ile sınırlı kalmamıştı. Aynı zamanda 1512’de toplanan Beşinci Lateran Konsili’nde Osmanlı’ya karşı yeni bir haçlı seferinin gerekliliğini dile getiren 10. Leo; Konsilde Osmanlı’yı ortadan kaldırmak, Hristiyan dünyasını “Türk tehdidine” karşı birleştirmek temel hedefini güdüyordu. Avrupa’daki her Hristiyan’dan toplanacak özel bir vergiyle kurulması planlanan ordunun tek amacı, Osmanlı’nın ilerleyişini durdurmaktı. 1513 yılında Papa’ya sunulan “Libellus” adlı kitapçıkta ise Osmanlılar ve İslam dünyası kutsal savaşla temizlenmesi gereken bir tehdit olarak tanımlanmıştı. Bu dönemde Papa 10. Leo’nun ismi, Avrupa’da Türklere karşı düşmanlığın simgesi haline geldi.
ENDİŞE YARATIYORPapa Leo’nun ismiyle bugün yeniden dünya gündemine oturan Vatikan’da, geçmişin bu karanlık çağrışımları özellikle Türkiye’de dikkatle izleniyor. Her ne kadar yeni Papa'nın henüz Türkiye hakkında bir açıklaması olmasa da, 10. Leo'nun geçmişteki söylemleri, bu isme karşı da endişe yaratıyor. "Yeni Leo'nun eski Leo gibi bir Türk karşıtı politika mı güdeceği, yoksa geçmişin aksine diyalog ve barıştan yana mı duracağı şimdiden merak konusu.
Öte yandan Yeni seçilen Papa 14. Leo’nun ilk yurt dışı ziyaretini İznik'e yapabileceği iddiaları da tartışmaları körüklemiş durumda. İznik Konsilinin 1700.yıl etkinliği kapsamında yapılması planlanan ziyaret ihtimali, yalnızca diplomatik bir temas değil; aynı zamanda Katolik-Ortodoks ilişkileri açısından kritik kabul ediliyor. Fener-Rum Patrikhanesi Ruhani Lideri Bartholomeos ile Patrikhanenin ABD'deki lobi kolu Archonlar ise söz konusu ziyaretin Türk makamlarına değil, Patrik Bartholomeos'un davetine icabetle gerçekleşeceğini öne sürüyorlar.
Patrik Bartholomeos, her fırsatta İznik Konsili’nin tarihi rolünü hatırlatarak, “İznik İnanç Bildirgesi’nin kilisenin sütunu olduğunu ve Hristiyanlığın bölünmüş yapısının bu temel üzerinden yeniden birleşmesi gerektiğini” de vurguluyor.
Ancak Türk Ortodokslar ise hem Vatikan'ın hem de Fener Rum Patrikhanesi'nin İznik ziyaretine şiddetle karşı çıkıyor. Türk Ortodoks Patrikhanesi Basın Sözcüsü Selçuk Erenerol, söz konusu etkinliklerin dini bir anma olmanın ötesinde siyasi bir mesaj taşıdığını belirtirken, "İznik’te gerçekleştirilmek istenen sözde ekümenik nitelikli siyasi etkinliği kabul etmiyoruz. Bu tür organizasyonlar, dini tarih üzerinden siyasi bir mesaj verme çabasıdır. 1925 yılında aynı etkinlik yapılmak istenmiş, ancak Atatürk’ün duruşu net olarak anlaşılınca geri çekilmişlerdir. Mesele, bu tarihi olayın bir bahane olarak kullanılması ve Fener Rum Kilisesi’nin siyasi pozisyon elde etme çabasıdır" ifadelerini kullanıyor.

Sonuç olarak Papa 14. Leo’nun adı ve Türkiye’ye muhtemel ziyareti, çok derin ve çok katmanlı bir tartışmayı beraberinde getiriyor. 1700 yıl önce toplanan İznik Konsilini anmak için gerçekleşmesi beklenen ziyaret, Katolik ve Ortodoks dünyası arasında sembolik bir yakınlaşma girişimi olarak sunulsa da, Türk Ortodokslar tarafından "siyasi etkinlik" olarak görülüyor.
Ziyaretin muhatabı olan Patrik Bartholomeos ise “İznik’ten yeniden başlamak” çağrısıyla birçok kesim tarafından tepki çeken söylemlerde bulunuyor.
Kaynak: Web Özel


