Özel sektör öğretmenleri : Patronların iki dudağı arasında çalıştırılıyoruz

Öğretmenler, taban maaş uygulamasının kaldırılması nedeniyle, asgari ücret seviyesinde maaşlara mecbur bırakıldıklarını ve geçinemediklerini belirtti. Kimi öğretmenlere asgari ücretin altında maaş verildiğini, usulsüzlüklere maruz kaldıklarını, işçi statüsünde, "patronların iki dudağı arasında ”çalıştırıldıklarını vurgulayan öğretmenler, ayrıca okulların yaz tatile girmesiyle işsiz kalmalarına, geçimlerini sağlayabilmek için, eğitim sektörü dışında işlerde çalışmak, mevsimlik işçilik yapmak zorunda bırakılmalarına dikkat çekti.

Sorunlarını ve taleplerini duyurmak için Ankara’ya “Büyük Öğretmen Yürüyüşü”ne başlayan özel sektör çalışanı öğretmenler ANKA’ya konuştu. Öğretmenler, taban maaş uygulamasının kaldırılması nedeniyle, asgari ücret seviyesinde maaşlara mecbur bırakıldıklarını ve geçinemediklerini belirtti. Kimi öğretmenlere asgari ücretin altında maaş verildiğini, usülsüzlüklere maruz kaldıklarını, işçi statüsünde, “patronların iki dudağı arasında”çalıştırıldıklarını vurgulayan öğretmenler, ayrıca okulların yaz tatile girmesiyle işsiz kalmalarına, geçimlerini sağlayabilmek için, eğitim sektörü dışında işlerde çalışmak, mevsimlik işçilik yapmak zorunda bırakılmalarına dikkat çekti.

Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası tarafından gerçekleştirilen ve “Büyük Öğretmen Yürüyüşü" adı verilen eylem dün Kadıköy'den başladı. “Taban maaş uygulaması derhal hayata geçirilmelidir. Belirsiz süreli iş sözleşmesi temel istihdam biçimi olmalıdır. Eğitim ve Güzel Sanatlar İş kolu kurulmalıdır. Özlük haklarında kamu-özel ayrımı son bulmalıdır” talepleriyle, sendikanın Kadıköy’de bulunan genel merkezi önünde bir araya gelen özel sektör çalışanı öğretmenler Ankara’ya doğru yola çıktı. Öğrtetmenler kademeli yürüyüşlerle başkentte seslerini duyurmaya çalışacak. Öğretmenler, yürüyüş öncesinde özel sektörde yaşadıkları sorunları anlattı:

Özel sektörde çalışan öğretmenlerin, devlet okullarına çalışan öğretmenlerden daha düşük maaş verilmesini engelleyen taban maaş uygulamasının 2014 yılında kaldırıldığını belirten Sevgi Süle, “Bu hakkımız 2014 yılında sayın Yusuf Tekin tarafından bir gecede elimizden alındı” diyerek Ankara’ya gerçekleştirilen yürüyüşün temel hedefinin taban maaş uygulamasının geri getirilmesini sağlamak olduğunu söyledi. 13 yıldır özel sektörde öğretmenlik yaptığını söyleyen Süle, “Çeşitli mobinglere maruz kalıyoruz, veliler bizi istedikleri zaman arayabiliyorlar, kayıt baskısı, ne giyeceğimize kadar her şey patronlar tarafından karar veriliyor. Bu düzenin değişmesini istiyoruz” dedi.

Mülakat mağduru öğretmen: “Hani söylüyor ya ‘benim öğretmenlerim’ diye, soruyoruz Yusuf Tekin’e; kim sizin öğretmenleriniz?

Aynı zamanda bir mülakat mağduru olduğunu söyleyen Süle, “Seçimden önce sayın Cumhurbaşkanı bize söz vermişti, mülakat kalkacak diye. Ama, Yusuf Tekin ‘mülakat gibi mülakat’ yapacağını söyledi ve biz de bu mülakatlarda elendik” diyerek şöyle devam etti:

“Sayın Bakan, 2 yıl önce şöyle bir şey söylemişti göreve ilk geldiğinde, ‘onlar’ demişti özel sektörde çalışan öğretmenler yani bizleri kast ederek, ‘Benim öğretmenlerimin girdiği sınavlarda başarılı olamadıkları için oralarda çalışıyorlar’ demişti. Biz o sınavlara girdik, o sınavlarda başarılı da olduk ama sayın Bakan’ın mülakat gibi mülakatında elendik. Hani söylüyor ya ‘benim öğretmenlerim’, biz soruyoruz Yusuf Tekin’e; kim sizin öğretmenleriniz? Şunu mu demek istiyorsunuz, hani mülakatlarda, sayın Bakan biliyor onlar, artı 15 verdikleriniz mi sizin öğretmenleriniz?”

“Artık sabrımız kalmadı bizim. Geçinemiyoruz, kiralarımızı ödeyemiyoruz, çocuklarımızın masraflarını karşılayamıyoruz. Bu konunun muhatabı belli, Milli Eğitim Bakanlığı. Artık sorunlarımıza bir çözüm bulmasını istiyoruz” diyen Zeynep Demirel ise özel eğitim kurumlarında öğretmenlerin yaşadıkları sorunları şöyle anlattı:

“Özel sektörde öğretmenler ne yazık ki mevsimlik işçi olarak çalıştırılıyor. Haziran ayı geldiğinde istifa imzalattırılıyor kurumlar tarafından ve yazın özel sektörde çalışan bütün öğretmenler işsiz kalıyor, kiralarını, masraflarını nasıl karşılayacaklarını düşünüyorlar. Özel sektörde bu koşullara maruz kalan 10 binlerce öğretmen var. Asgari ücretle çalıştırılan çok fazla öğretmen var. Kurumlar, velilerden çok yüksek kayıt fiyatları alırken öğretmenlere ne yazık ki asgari ücreti reva görüyorlar. Bunun yanında, sigortası yatmayan, çok fazla usulsüzlüğe maruz bırakılan, banka hesabına para yatırılıp o paralar elden geri istenen öğretmenler var. Özel sektörde bu tarz çok fazla usulsüzlük var. Büyük markalar, kurumlar da var da var bu usulsüzlükleri yapan...

“Her yaz, kirasını ödemek için, masraflarını karşılamak için, çocuklarına bakmak için, öğretmenlikle ilgisi olmayan işlerde çalışmak zorunda kalan çok fazla öğretmen var”

Her yaz çalıştığım kurumlar bana istifa imzalattırıyor. Ben yazın tekrar iş aramak zorunda kalıyorum. Kimi öğretmen marketlerde kasiyerlik başvurusunda bulunuyor, kimisi inşaatta… Geçimini sağlayabilmek için herhangi bir yer olabiliyor bu. Bu şartlar altında çalışan 10 binlerce öğretmen var. Her yaz, kirasını ödemek için, masraflarını karşılamak için, çocuklarına bakmak için, öğretmenlikle ilgisi olmayan işlerde çalışmak zorunda kalan, mevsimlik işçilik yapmak zorunda kalan çok fazla öğretmen var”

23 yıldır özel sektörde çalıştığını söyleden Adem Dirican isimli öğretmen ise şöyle konuştu:

"Özel sektör öğretmenleri işçi statüsünde, asgari ücretle çalıştırılıyor. Uygun olmayan sözleşmeler yapılıyor. Öğretmenler, patronların iki dudağı arasında çalıştırılıyor yıllardır. Aslında, Milli Eğitim’in çok rahat düzeltebileceği birşey. Mevzuatta yapılacak bir değişiklik ile öğretmenlere, taban ücretler ve haklar konusunda iyileştirmeler yapılabilir. Fakat bu düzeltmeler bir türlü yapılmıyor”