Özgür’ün Özü Özel: Anadolu’nun Vicdanı, Birliğin Sesi

İşte Özgür Özel’in yolu da bu… Gönüllerde yer edinebilmek, kırgınlıkları onarabilmek… Anadolu’nun vicdanını, Manisa’nın bereketini, eczacı kimliğinin getirdiği şifayı siyasetin tam kalbine koymak…

ÖZGÜR ÖZEL İNSANDIR, VEFADIR, YOLDAŞTIR, MÜCADELEDİR, DİRENİŞTİR...

25 yıllık bir eğitimci köşe yazarı olarak onlarca kitabım, yazılarım, ödüllerim ve de TV programlarım eğitimle ilgili olsa da, köken olarak siyasetin gençlik kollarından geliyorum ve de ülkenin ilk siyaset felsefesine giriş kitabının yazarıyım aynı zamanda. Bu nedenle de dönem dönem eğitimin dışında çok önemli bulduğum konularda bir uzman olarak siyasi analiz yazıları da kaleme alırım. Çünkü Platon’un Devlet adlı kitabından hareketle en büyük siyaset tasarımı eğitim olsa da nihai noktada her şey siyaset kurumuna bağlıdır. Bu yazı da o yazılarımdan biri.

Şubat ayında Sayın Özgür Özel’i ziyaret etmiş ve uzun uzun sohbet etmiştim. Kendilerine kendilerinin "Türkiye İttifakı Doktrinini" merkeze alarak yazdığım son eğitim kitabımı takdim etmiştim. Ve 25 yıldır eğitim program ve yazılarımda söylediğim ve de söylettiğim üzere birlikte Türkiye Hepimizin, Eğitim Hepimizin, demiştik.

Kendilerini uzun yıllardır tanır ve çok saygı duyarım. Kimsenin söylemeye cesaret edemeyeceği bir dönemde 2022 yılında da kendisinin bir tweetini alıntılayarak açıkça retoriği, bilgisi, siyasi tecrübesi, pratik zekası ve sempatisi ile ne kadar iyi bir lider olduğuna dair aşağıdaki tweeti atmıştım.

Ziyaret sırasında o yoğun temposu içinde satranç 2. olan 8 yaşındaki kızıma bize ışık olacak bir hediye gönderecek kadar düşünceli olması, keskin zekası, yıllar önce hediye ettiğim bir kitabımın kütüphanesinin neresinde olduğunu hatırlayacak kadar iyi hafızası ve tipik liderlerden farklı olarak eski bir maratoncu olarak düzenli koşması ve bedenini iyi yönetmesi bir kez daha ilgimi çekmişti. Nitekim bedenini yönetemeyen beynini de yönetemezdi. Fakat tüm bunların ötesinde son 3 aydır verdiği varlık mücadelesi ve de son yıllarda unuttuğumuz değerleri bize hatırlatan son davranışlarından ve aşağıda göreceğiniz çok ama çok etkileyici, üzerine kitaplar bile yazılabilecek fotoğraflarından sonra bu yazıyı yazmak boynumun borcu oldu.

Siyaset sadece kürsüden konuşmak, büyük laflar etmek değildir. Asıl mesele, insanın kalbine dokunabilmek, acısını hissedebilmek, bir çocuğun gözündeki umudu koruyabilmektir. Anadolu’da büyüyen, bu toprağın sesini bilen herkes bilir; burada gönül kazanmak en büyük makamdır.

Özgür Özel, Manisa’nın bereketli topraklarından, sabırla büyüyen üzüm bağlarının, alın terinin, emeğin çocuğu… Anadolu’nun o bilge sessizliğini, derin vicdanını siyasete taşıyan bir isim. Siyasete atılmadan önce olduğu gibi şimdi de memlekete en çok lazım olan şifayı birliktelik, barış, iyimserlik ilaçlarıyla sunan halkın yaralarına merhem, kırgınlıklarına ilaç, umuda kapı olan bir siyasetçi…

ÖZGÜR ÖZEL VEFADIR, YOLDAŞTIR

Yakın zamanda hepimizi derinden sarsan o acı olayda görevi başında yitirdiğimiz belediye başkanımızı son yolculuğuna uğurlarken ve geride kalan gözü yaşlı yavrumuzu sınava kendi elleriyle götürerek yol arkadaşlarına vefasını da göstermiştir. Onun için siyaset sadece protokol değil, insanın en zor gününde yanında olabilmektir.

“Sevdiğin birinin gönlünde olmaktan daha büyük makam tanımıyorum.” der Cemal Süreya. Özgür Özel için de en büyük makam çok sevdiği yurttaşlarının gönlündeki makamdır.

Mevlânâ der ki:

“Aynı dili konuşmak yetmez, aynı gönülden hissetmek gerek.”

İşte Özgür Özel’in yolu da bu… Gönüllerde yer edinebilmek, kırgınlıkları onarabilmek… Anadolu’nun vicdanını, Manisa’nın bereketini, eczacı kimliğinin getirdiği şifayı siyasetin tam kalbine koymak…

Özgür Özel Anadolu’nun bilgeliğiyle yoğrulan, her sözüyle gönle seslenen bir lider portresi çiziyor. Bu memleketin dertlerine merhem olacak. Çünkü Özgür Özel sadece bir genel başkan değil; eczacı kimliğiyle memlekete ilaç olmuş bir evlat…

Unutmayalım, Anadolu irfanı şöyle der:

“Gönül kazanmak, makam kazanmaktan büyüktür. İnsanın gönlünde yeşeren umut, ilaç gibidir…”

ÖZGÜR ÖZEL MÜCADELEDİR, DİRENİŞTİR...

O bir maratoncu da ama sadece sporda değil gerçek hayatın içinde de. Kaçımız onun sadece son 3 ayda yaşadıklarını yaşayıp buna rağmen bu mücadeleye böylesine dirençli devam edebilirdik?

Anadolu’nun bilge kişiliği, Manisa üzümü gibi sabırla partiyi büyüten, gönlü insanla dolu bir lider. Mevlânâ ‘nın: ‘Aynı dili konuşmak yetmez, aynı gönülden hissetmek gerek.’ düsturunca yoldaşlarının acı tatlı her anın da yanlarında olan bir genel başkan. Çünkü bu topraklarda siyasetin özü insan, vicdan, birliktir.

ÖZGÜR ÖZEL İNSANDIR

Herkes insan doğar ama herkes insan olamaz. O bize nasıl insan olunacağını gösteriyor. O bilgisi, kültürü ile bir yandan evrenseldir ama yaşattığı değerler ile yaşayan bir ANADOLU HÜMANİZMİDİR. Bize unuttuğumuz çok şeyi hatırlatıyor.

Bugün Türkiye’nin ihtiyacı tam da budur:

Birlik, şifa, vicdan ve insanı unutmayan bir lider… Ve Özgür’ün özü gerçekten de özel, çünkü o, bu memlekete derman olmayı seçti… Türkiye Hepimizin, Eğitim Hepimizin…