Problemler Bodrum a taşınınca başladı: Sevgili eşimle boşanıyoruz

◊ “Bu Yaz” adlı şarkınız büyük ilgi gördü, müzik listelerinin üst sıralarına yerleşti. Bekliyor muydunuz böyle bir geri dönüşü?

- Zaten çok güçlü ve insanlara çok iyi gelecek bir pozitif enerjisi olduğuna inanıyorduk. Şu ana kadarki senaryo çok güzel. Bundan sonrası da inşallah çok güzel olur.

◊ “O yaz bu yaz” dediğiniz, hangi yazdı sizin için?

- O yaz bu yaz dediğim yaz “bu yaz”. Her manasıyla yepyeni bir bakış açısı benim için.

◊ Şarkılarınız, sizden daha ön planda...

- Doğru.

◊ Bu bilinçli bir tercih mi?

- Bilinçli bir tercih değil. Sadece ortada bir zorlama yok. Her yerde kendini göstermeye çalışan bir adam değilim. Magazin boyutum fazla yok. Sosyal medyada dikkat çekmek için değişik değişik hareketler yapan bir adam da değilim. Kendi kabuğumda yaşadığım için otomatik olarak bu da yüzün tanınmasıyla alakalı negatif getiriler yaratıyor. Ama benim hayatımda bunun çok avantajları oluyor.

BENİM İDDİAM ŞARKI, TİPİM DEĞİL

◊ Ne gibi avantajlar?

- Mesela ben dışarıda bir gözlükle kendimi kurtarabiliyorum. Tabii her daim tanıyan belli bir kitle var ama genel anlamda gözlüğü taktığım zaman hemen o çıta bir anda yüzde 50 düşüyor ve o da benim rahat hareket etmemi sağlıyor. Bir de ben zaten zorlamanın hiçbir türlüsüne sıcak bakan bir adam değilim. Benim zaten iddiam şarkı, tipim değil.

◊ Hiç star kategorisinde olmak istemediniz mi?

- Ben o duyguyu dönem dönem yaşıyorum. Bir şarkı patladığı zaman zaten kaçamıyorsunuz radarlardan. İki-üç kere bunu yaşadım. “Takvim” şarkımın patladığı dönemde klibimi milyonlar izledi. Kendimi gözlükle de kurtaramıyordum o zaman. Ama simayla alakalı bir çabuk unutulma durumu var. Magazinlerle bu işi desteklemeye çalışsam, orada burada görünsem daha farklı olabilirdi ama sansasyonel bir olayım yok. O yüzden dikkatleri çok üzerime çekmiyorum. Bu benim kişisel tercihim. Aynı zamanda yaşam biçimim. Dönem dönem çok tanınayım zaten, sürekli tanınırsam rahat edemem.

O TÖRENE KATILAMADIĞIM  İÇİN AĞLADIM

◊ Piyanistlikten pop müziğe geçmenizde sizi tetikleyen ne oldu?

- Trajikomik bir hikâyem var. Aslında dramatik bir hikâyedir benim adıma bir müzik adamı olarak. Dünya çapında müzisyenlerle caz projeleri ve etnik caz projeleri yapan biriyim. Konservatuvar kökenliyim. Uluslararası projeler yaptım, birçok ödül kazandırdım ülkeme piyanist olarak. Bu süreç içerisinde çok ciddi maddi sorunlar yaşadım. Sosyokültürel ve kültür sanatla alakalı ciddi sıkıntılarımız var, çıtası biraz yüksek ya da sanat değeri yüksek işler yaptığınız zaman popüler işlerin arasında kayboluyor. Bunu yapan insanların kaçınılmaz neticesi açlıktır.Ben bunu yıllarca yaşamış bir adamım. Yurtdışında şu anda bugün ülkenin starlarının bile istediği zaman çıkamayacağı sahnelerde çaldım ben. Ama hiç kazancım yoktu.Çok zor bir hayat yaşadım. Psikolojik olarak da çok zor bir dönem yaşıyordum tabii ki. Yıllarca direndim. Bir gün “Savaş ve Hüzün” diye bir proje yaptım; sosyal sorumluluk projelerimden bir tanesidir. Ben 12 tane sosyal sorumluluk projesi yaptım. Bu da savaşa “hayır” diyen bir projeydi. Almanya’daki çok değerli bir okuldan “en iyi dış proje” dalında ödüle layık görüldüm.Ödül töreninin yapılacağı tarihe benim çalıp para kazanacağım üç tane iş denk geldi. Popüler bir isme çalacaktım. Çalmazsam 6 aylık birikmiş kiramı ödeyemiyordum. Ödeyemezsem ev sahibi evden atacaktı. Ben törene katılamayacağımı söyledim. Koskoca adam ağladım! Sırf para yüzünden gidemedim. Bu benim kırılıp, “yeter artık” diyerek popüler müziğe adım attığım ilk olay oldu.

ÇOK SEVGİLİ EŞİMLE BOŞANIYORUZ

◊ Bodrum’dan İstanbul’a neden döndünüz?

- Çok sevgili eşimle yollarımızı ayırma kararı aldık. Öyle olunca da benim İstanbul’a dönmem, bir erkek olarak evi ve birçok şeyi ona bırakmam gerekti.  Zaten aramızda problem yok. İkimiz için de böyle olması gerektiğine inanarak bir yola giriyoruz.

◊ Boşanma sebebi nedir?

- Zaman içinde birbirini anlama kabiliyetini kaybetmeyle alakalı bir problem var. Birbirini duymayı kaybetmekle alakalı bir problem. 2013’te başladı birlikteliğimiz, 2017’de evlendik. 2 ay öncesine kadar beraberdik. Periyodik olarak birtakım tartışmalar oldu. Ben zor bir adamım. Hiçbir şekilde geri adım atmam.

◊ Çok âşık olsanız da geri adım atmaz mısınız?

- Hayatta geri adım atmam. Belki de bizim ilişkimizdeki deformasyona neden olan en büyük etkenlerden biri de Bodrum’a gitme kararı olmuş olabilir, çünkü İstanbul’dayken problemlerimiz yoktu.

SENARYO YAZIYORUM

◊ Bir sinema filmi hayaliniz varmış. O ne durumda?

- Yazmaya başladığım bir senaryo var. Kendi hayatım üzerinden bir hikâye ama benim adıma oynanacak bir proje değil. Çünkü o çok egosantrik bir şey olur.Hayatımın içerisinde öyle olaylar var ki; 10 dakika önce gülerken 10 dakika sonra ağlayabileceğiniz hikâyeler... Karakterlerin isimlerini değiştirdiğim bir senaryo yazıyorum. Yönetmeni de ben olacağım.