Sağlık çalışanlarının toplu sözleşmede gündeme getirilmesini istedikleri talepler Ahmet Ünlü
SonTurkHaber.com, Yenisafak kaynağından alınan bilgilere dayanarak bilgi yayımlıyor.
Dünkü yazımda Sağlık-Sen Genel Başkanı Mahmut Faruk Doğan bey ve beraberindeki heyetle görüşmemizdeki genel konulara yer vermiştim. Bugünkü yazımda ise söz verdiğim üzere Sendikanın toplu sözleşme görüşmelerinde gündem oluşturmaya çalıştığı sağlık çalışanlarının taleplerine yer vereceğim.
Sağlık-Sen’in sağlık çalışanları için hayata geçmesini istediği talepler
Toplu sözleşme görüşmeleri mevzuat gereğince Kamu Görevlileri Sendikaları Heyeti ile Kamu İşveren Heyeti, son rakamı tek olan yıllarda ağustos ayının ilk iş günü Kamu İşveren Heyeti Başkanınca belirlenen yer ve saatte toplanmaktadır. Yine toplu sözleşme süreci, Kamu Görevlileri Hakem Kurulu kararının alınması da dahil olmak üzere en geç ağustos ayının son işgünü de tamamlanmaktadır. Dolayısıyla 2026-2027 yıllarını kapsayacak toplu sözleşme görüşmeleri de Ağustos ayında başlayacaktır.
Bu çerçevede Sağlık-Sen’in gerçekleştirdiği saha ziyaretleri ve yaptığı toplantılar sonrası sağlık ve sosyal hizmet çalışanları için talepleri 14 başlıkta şu şekilde sıralanabilir:
1- Sağlık meslek mensuplarının nöbet ücretlerinin hesaplanmasında dikkate alınan gösterge rakamlarının % 100 oranında artırılması.
2- Ek ödeme tavan oranlarının artırılması.
3- Taban ödeme oranlarının artırılması.
4- Teşvik ek ödemelerin artırılması.
5- Gece çalışan sağlık meslek mensupların mesai ve nöbet ücretlerine ilave ödeme yapılması.
6- Sabit ek ödemeleri artırılması.
7- Yıllık izin sürelerinin tamamı ile mazeret izinlerinde ek ödeme kesintisi yapılmaması.
8- Hekimin önlüğünün, hemşirenin, ebenin, sağlık memurunun giydiği formanın özel görev kıyafeti sayılması ve Sağlık Bakanlığı tarafından verilmesi.
9- Büyükşehirlerde görev yapanların özel hizmet tazminatlarının artırılması.
10- Dini ve resmi bayram sebebiyle verilen genel idari izin günlerinde çalışanların sorunlarının çözülmesi.
11- 112 Acil Sağlık Hizmetlerinde görev yapanların teşvik ek ödemelerinin artırılması.
12- Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı sosyal hizmet tazminatının artırılması ve kapsamının genişletilmesi.
13- Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı nöbet görevinde bulunanlara verilen ek ders ücretinin artırılması.
14- Üniversite hastanelerinde görevli sağlık personeline tayin hakkı verilmesi.
Bu taleplerin tamamının karşılanması için Sendikaca olağanüstü bir gayret göstermesi gerekiyor. Mali konularda ilave artışlar oldukça zorlaştı. Sağlık çalışanlarının ağır çalışma şartları dikkate alındığında taleplerin yersiz ve uçuk talepler olmadığını belirtebiliriz. Ülkenin içinde bulunduğu ekonomik zorlukların işi biraz zorlaştırdığını söyleyebiliriz. İşçilerin toplu sözleşme görüşmelerinde yaşananlar dikkate alındığında ne demek istediğimiz daha iyi anlaşılacaktır. Bu nedenle 2026-2027 yıllarını kapsayacak toplu sözleşmenin daha da gergin geçeceğini düşünüyorum.
Toplu sözleşmede kararlaştırılan birçok konu hala çözülemedi
Disiplin affı toplu sözleşme görüşmelerinde kararlaştırılmasına rağmen hala sonuçlanmamıştır. Yine memurlara ilave bir derece verilmesi de önemli bir konu olarak karşımızda durmaktadır. Birçok defa bu konuları gündeme getirmemize rağmen okuyucularımız bu konuların tekraren gündeme getirilmesini ısrarla talep etmektedirler.
Daha önceki yazılarımızda da ifade ettiğimiz üzere Disiplin affı 2006 yılında 5525 sayılı Kanun’la yürürlüğe girmişti. Bakan Işıkhan bu konuyla ilgili olarak “Belirli şartlarda disiplin affı çalışması yapacağız” ifadesini kullanmıştı.
Son disiplin affının 2006 yılında yapıldığı düşünüldüğünde 19 yıldır disiplin affı çıkarılmadığı anlaşılmaktadır. Bundan önceki disiplin affı ise 1999 yılında 4455 sayılı Kanun’la yapılmıştı. Zaten af kelimesi duyulduğunda beklenti satın alınır ve süreç ister istemez hızlanır. Kaldı ki bu Ülkede bir FETÖ gerçeği yaşandı ve birçok kişi haksız yere disiplin cezası aldı. Elbette her ceza alanın aynı kapsamda olduğunu iddia etmiyoruz ama FETÖ gerçeğinin de göz ardı edilmemesi gerektiğini düşünüyoruz.
Daha önce Bakan Işıkhan tarafından şu ifadeler kullanılmıştı: “Sadece mali haklar değil, sosyal haklara ilişkin çok sayıda teklif maddesi bulunmaktadır. Bugün müzakerelerle geldiğimiz nokta üzerinde uzlaşacağımız çok sayıda maddemiz bulunduğunu göstermektedir. Birinci dereceye ulaşan tüm kamu görevlilere 3600 ek gösterge için yetkili konfederasyonla birlikte çalışma yapacağız. Belirli şartlarda disiplin affı çalışması yapacağız. Görevde yükselme sınavlarının belli süre ve düzenli aralıklarla yapılması için çalışmaları sürdüreceğiz. Hac izni verilmesi konusu, TOKİ konutlarında evi olmayanlara öncelik verilmesi konusunda paydaşlarımızla yakın istişare içinde bulunacağız.”
Ortada resmi taahhütler de yer aldığına göre Mecliste bulunan kanun telifinde disiplin affına ilişkin düzenlemeye yer verilmesinin faydalı olacağını düşünüyoruz. Kaldı ki bu ülkede birçok mahkum ceza kanunlarında yapılan düzenlemeler neticesinde dışarı çıktılar. Disiplin affının bütçeye getireceği bir yük olmamasının da işi kolaylaştıracağını düşünüyoruz. Yetkili kişilerin verdiği sözler gecikince ister istemez tepki oluşmaktadır. Bu nedenle disiplin affının çok fazla sürüncemede bırakılmadan biran önce hayata geçirilmesi faydalı olacaktır. Unutulmamalıdır ki zaman ilerledikçe yıpranma daha da artacaktır.
Bu konuda memur sendikalarının yeterince gündem oluşturmadığını belirtmek durumundayız. Aynı şekilde yıllardan beridir bu ülkede memurlara ilave derece verilmesi gündemden düşmemiştir. Dolayısıyla bu konunun kabak tadı vermeden bir an önce çözülmesi gerekmektedir. Son olarak 2016-2017 yıllarını kapsayan 3. Dönem Toplu Sözleşme ile verilmişti.
15.01.2016 tarihinden sonra göreve başlayan veya sözleşmeli statüden memur kadrosuna ataması yapılan ve yapılacak olan binlerce memurun yüzde yüz haklı oldukları halde niçin ilave bir dereceden yararlandırılmadıklarını merak ediyoruz.
Sendika üyeliğinin e-devletten yapılıp yapılmayacağına ilişkin Bakanlık görüşü
ADİL HABER-SEN kamu görevlileri sendikalarına üye olma ve üyelikten ayrılma şeklindeki sendikal işlemlerin e-Devlet Kapısı üzerinden yapılabilmesine ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına bir görüş sordu. Bakanlık verdiği görüşte özetle; Sendika üyelikleri konusunda hak kayıplarının önlenmesi amacıyla uluslararası normlar da dikkate alınarak sosyal tarafların mutabakatıyla hazırlanan 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu ile birlikte sendika üyeliği ve üyelikten çekilmede noter şartının kaldırıldığı, işçilerin sendikaya üyelik ve üyelikten çekilme işlemleri e-Devlet Kapısı üzerinden elektronik ortamda yapılmaya başlandığı belirtilerek üyeliklerin ve buna mukabil hazırlanacak istatistiklerin elektronik ortama taşınmasının, çalışma hayatında şeffaflığı sağlamak amacıyla atılmış en önemli adımlardan biri olduğu belirtiliyor.
Bu kapsamda, kamu görevlileri sendikalarına üyelik ve üyelikten çekilme işlemlerinin, işçi sendikalarında olduğu gibi e-Devlet Kapısı aracılığıyla sağlanabilmesinin Bakanlıkla sosyal tarafların birlikte yapacağı çalışmalarda ele alınabileceği belirtiliyor. Bakanlık özetle bu konunun yıllar önce işçiler için yapıldığını memurlar için de biraz itelemekle yapılabileceğini belirtmiş diye anlayabiliriz.


