Şara ya hem övgü hem uyarı! İç savaş tehdit mi yoksa tespit mi?
Haber Global sayfasından alınan verilere göre, SonTurkHaber.com bilgi veriyor.
Suriye denklemindeki belirsizlikler sürerken, ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio'dan dikkat çeken açıklamalar, bölgede yeni gerilimlerin habercisi olarak yorumlanıyor. Rubio, Suriye'de Ahmed Şara'nın başında olduğu yönetim için "potansiyel bir çöküşe ve destansı boyutlarda tam ölçekli bir iç savaşa belki birkaç ay değil, birkaç hafta uzakta" dedi. ABD'nin ve Avrupa Birliği'nin Suriye'ye yönelik yaptırımları kaldırmaya hazırlandığı bir süreçte yapılan bu açıklama kafaları karıştırdı. Suriye'deki son gelişmeleri ve ülkede iç savaşa girişebilecek potansiyel güçleri değerlendiren güvenlik ve uluslararası ilişkiler uzmanları ise bölgedeki İsrail faktörüne dikkati çektiler.
ABD NE BİLİYOR?Güvenlik ve terör uzmanı Ünal Atabay, "ABD Dışişleri Bakanı böyle bir şey söylüyorsa bu öngörüden ziyade somut verilere dayanıyordur" diyerek şu değerlendirmeleri yaptı: "ABD'nin Suriye politikasında Şara geldikten sonra belirsizlik hakim olmuştu. ABD'nin tutumunun ne olacağı uzun süre tartışıldı. Geçen hafta Trump'ın Suriye ziyaretinde ise netlik kazandı. ABD'nin yaptırımları kaldırma kararını AB takip etti."

ABD dış politikasında geleneksel bir davranış biçimi olduğunu vurgulayan Atabay, "Birilerine yakın ilgi gösterdiklerinde, övdüklerinde hemen arkasından bir darbe vurabiliyorlar. Böyle bir alışkanlıkları var. Önce uluslararası ortamı yumuşatıp, dikkatini dağıtıyorlar, esas planlarını bunun arkasına gizliyorlar. Trump, Şara ile ilgili olumlu açıklamalar yaptı. Bunun arkasından bir şey gelir derken bu açıklama geldi" dedi.
İSRAİL FAKTÖRÜ"ABD, desteğini açıkladığı Şara yönetiminin düşmesini ister mi" sorusunu yanıtlayan Atabay ayrıca şunları söyledi: "İktidara getirdiklerini kendi istedikleri formata sokmaya çalışıyorlar. Eğer Şara kurban edilirse bunu YPG/PKK için yaparlar. Bir de İsrail'in tutumuna bakmak gerekiyor. İsrail, Suriye'nin bütünlüğünden yana değil. Parçalanmış ve kontrol edilemeyen bir coğrafya istiyor. ABD'de Yahudi lobileri bunun alt yapısını hazırlamıştır. İleride Şara'nın başına bir şey gelirse 'ABD olarak biz sorumlu değiliz, bunu öngörmüştük' diyebilirler. Son dönemde ABD'den, Şam yönetiminin YPG'lileri güvenlik gücü olarak ülkenin her yerinde kullanabilecekleri yönünde açıklamalar geldi. Bu ne anlama geliyor? Onlara yeni bir statü kazandırıyorlar. Buna da entegrasyon modeli denecek."
Emekli diplomat Uluç Özülker de ABD'nin dış politikada uyguladığı taktiklere değinirken, "Hazırlık var mıdır, yok mudur kestirmek mümkün değil. Trump'ın başkan olarak attığı adımlara baktığınız zaman; önce tehdit ediyor. Arkasından bakıyorsunuz yumuşamış. Burada bir gözdağı veriliyor. Korkanlar da otomatik olarak değişime giriyor. Ancak bu her zaman geçerli olmuyor. Şimdi ABD, İran'a savaş açabilir mi? Rusya devreye girecek, Çin gelecek" diye konuştu.

İsrail faktörünü değerlendiren Özülker, şu bilgileri aktardı: "İsrail'in hangi noktada olduğunu da biliyoruz. Trump, Netanyahu için bir yandan 'aram açılıyor' diyor ama diğer taraftan bakıyorsunuz Biden'ın verdiği milyarlık mühimmatı yine teslim etti. 'Otur artık yerine' diyemiyor. Suriye'nin kuzeyinde aynı şey bizim için de geçerli. 'Bu işler hallolacak' diyor. Ama YPG neredeyse rejime savaş ilan edecek. Her zamanki gibi önce tehdit sonra yumuşama taktiği mi göreceğiz" dedi.
[email protected]
Kaynak: Web Özel


