Silah bırakma sonrası o suçlar için harekete geçildi! Tahliyelerin önünü açacak gelişme

Türk Ceza Kanunu’ndaki (TCK) örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleyenlere verilen cezalarda indirime gidilerek yeni alt ve üst sınırlar belirlenecek. PKK terör örgütünün silah bırakma ve fesih kararı alması ile birlikte Terörsüz Türkiye sürecinde yeni bir aşamaya geçildi. CHP'nin başvurusu üzerine Anayasa Mahkemesi (AYM) örgüte üye olmadığı hâlde örgüt adına suç işleyenlere verilen cezaları iptal etmişti. Karar doğrultusunda yeni düzenlemeler yapılacak.

Türkiye Gazetesi'nde yer alan habere göre AYM, TCK’nın ‘Suç işlemek amacıyla örgüt kurma’ başlıklı 220’nci maddesinde yer alan ‘Örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleyen kişi, ayrıca 2 yıl 6 aydan 6 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır’ hükmü ile ‘Silahlı örgüt’ başlıklı 314’üncü maddesindeki ‘Örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleyen kişi, ayrıca 5 yıldan 10 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır’ hükmünü bu yılın başında iptal etmişti. Yürürlükteki mevzuata göre suç işlemek amacıyla kurulmuş olan örgüte üye olanlar ile örgüte üye olmayıp da örgüt adına suç işleyenlere aynı cezanın verilmesinin orantısız olduğu değerlendirmesi yapılıyordu.

AYM’nin yeni düzenleme yapılması için verdiği 6 aylık sürenin dolmasına kısa bir süre kala AK Parti harekete geçti. Yeni Yargı Paketi’ne eklenecek düzenleme ile ‘örgüt adına suç işleme’ ifadesinin daha belirgin hâle getirilmesi ve hapis cezalarında indirim yapılması öngörülüyor. AK Parti kaynakları, AYM’nin iptal gerekçesini de dikkate alarak söz konusu cezaların indirileceğini ve yeni alt ve üst sınırlar belirleneceğini kaydetti. Yeni düzenleme yapılır ve cezalarda indirime gidilirse, bu suçtan hâlen cezaevinde bulunanların yararlanacağı ve tahliyelerin olacağı belirtiliyor.

Örgüt üyesi olmamakla birlikte örgüt adına suç işleyenlere ilişkin ceza düzenlemesi kamuoyunda da tartışma konusu olmuştu. Muhalefetin AYM’ye yaptığı başvuru sonucunda düzenleme önce 2023 yılında iptal edilmiş, sonrasında ise söz konusu fiil yeniden düzenlenerek müstakil bir suç olarak tanımlanmıştı. Ancak CHP’nin ikinci iptal başvurusundan sonra düzenleme bu yılın ocak ayında bir kez daha iptal edilmişti. AYM’nin kararında, ‘örgüt adına’ kavramının belirsiz olduğu ve hükmün geniş bir şekilde yorumlanması durumunda, örgüt adına suç işleyen kişinin örgüt üyelerine göre daha ağır cezalarla karşılaşmasına neden olabileceği ifade edilmişti. AİHM’nin kararlarında da örgüt üyesi olmamakla birlikte örgüt adına suç işledikleri gerekçesiyle cezalandırılmalarının, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne aykırı olduğu belirtiliyordu.