Şili Devlet Başkanı Netanyahu nun yargılanmasını istedi
SonTurkHaber.com, Trthaber kaynağından alınan verilere dayanarak haber yayımlıyor.
Şili Devlet Başkanı Gabriel Boric, Birleşmiş Milletler (BM) 80. Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada, İsrail'in Gazze'deki saldırılarını, İran'a yönelik bombardımanı ve Ukrayna'nın işgalini kınadı.
Netanyahu'yu "sert" sözlerle hedef alan Boric, "Netanyahu'nun ailesiyle birlikte bir füze tarafından parçalanmasını istemiyorum. Netanyahu'nun ve Filistin halkına karşı soykırımdan sorumlu olanların uluslararası bir mahkeme önünde hesap vermesini istiyorum." ifadesini kullandı.
September 23, 2025
Boric, Gazze'de yaşananlara işaret ederek, şunları kaydetti:
"Artık Gazze hakkında ne söyleyeceğimi bilmiyorum çünkü bu kürsüden ve başka yerlerden pek çok kişi zaten her şeyi söyledi. Ancak sözlerimizden, kimden gelirse gelsin, daha güçlü yankılanan şey, masum oldukları halde hayatını kaybedenlerin cansız bakışlarıdır. Bugün, 2025 yılında, binlerce masum insan yalnızca Filistinli oldukları için hayatını kaybediyor, tıpkı 80 yıl önce milyonlarca insanın yalnızca Yahudi oldukları için yaşamını yitirmesi gibi."
Gazze'de insani bir kriz yaşandığını dile getiren Boric, "Bu yüzden artık ne rakamlardan ne de insanlıktan söz etmek istiyorum. Gazze, insanlığın krizi olduğu için küresel bir krizdir. Bu salonda bulunan bizler ve bizi dinleyenler, hepimiz insanız. Bu nedenle enkazda çocuklar yattığında, bizim ülkemizde, Şili'de gerçek bir acı hissediliyor ve bunun dünyanın büyük çoğunluğunda paylaşıldığını biliyorum." değerlendirmesinde bulundu.
Boric, Rusya-Ukrayna savaşına değinerek, "Bazıları, dilini bilmediğimiz ve çok uzaklarda olan bir ülkede yaşananların Şili ile ne ilgisi olduğunu soruyor. Ülkemizde de bu argümanlarla eleştirenler var. Onlara cevabımız şudur: Aynı şekilde, yiyecek ararken kurşunlanan Filistinli anneyle de bugün Rusya'da kaçırılan Ukraynalı çocukla da ilgimiz vardır, çünkü hepimiz insanız." diye konuştu.
İsrail'in Katar'a saldırısını kınayan Boric, sözlerini şöyle bitirdi:
"Bunu güçlü bir şekilde söylemeliyim: Tarafsız bir ülkeyi müzakereye davet edip karşı tarafı öldürmek, o ülkenin egemenliğini ihlal etmek doğru değil, tıpkı Doha, Katar'da yapıldığı gibi. (İran) Bir ülkenin nükleer tesislerini bombalamak da doğru değil, dün olduğu gibi Irak’ı da var olmayan kitle imha silahları bahanesiyle işgal etmek doğru değildi."


