Sistemin dışında birikim, felsefeyle finans bir arada
SonTurkHaber.com, Haber Global kaynağından alınan bilgilere dayanarak haber veriyor.
Gazeteci ve yazar Murat Arda, finans dünyasını alışılmış kalıpların dışından anlatıyor. Büyük şirketlerden kültür endüstrisine, spor kulüplerinden gayrimenkul sektörüne uzanan uzun yılların iş deneyimini Rock müzik ve Stoacı felsefe ile harmanlayan Arda, “Stoik Efendisizlik Yatırımcılığı” adını verdiği modeliyle içeriden mevcut sisteme bakıp dışarıdan bağımsız bir yol açıyor. Bağımsız finansal girişimciliği felsefi bir perspektifle buluşturan Arda, bu yaklaşımı girişimcilere yalnızca rakamlarla değil, yaşamın sert ve neşeli hikayeleriyle de aktarıyor. Arda anlatımlarını 'https://www.youtube.com/@DeliKasapDergi' sitesinden gerçekleştiriyor.
YAŞAMIN SERT HİKAYESİGazeteci ve yazar Murat Arda uzun yıllar büyük şirketler, spor kulüpleri, kültür endüstrisi ve gayrimenkul geliştirme gibi farklı alanlarda çalıştıktan sonra bağımsız finansal girişimciliği Rock müzik ve Stoacı felsefe ile birleştiren yeni bir konsept yaratarak dikkat çekmekte. “Stoik Efendisizlik Yatırımcılığı” olarak adlandırdığı alternatif yatırımcılık modeli ise mevcut finansal sistemi kullanarak sistem dışında birikim yapmayı hedefliyor. Arda, “efendisiz hayat modeli” adını verdiği finansal sistemi 'Heavy Metal Yatırımcılığı' adlı Youtube kanalı üzerinden yayınlamakta. Arda'nın bağımsız finansal yatırımcılık sisteminin arka planında ise yaşamın sert yüzünü gözler önüne seren bir hikaye yer arıyor. Arda, yerleşik finansal sistemin dışına çıkış gerekçesini şu sözlerle dile getiriyor:

“Çocukken tek göz odalı, tavanı akan bir evde yaşardık. Annem ev sahiplerinden çok çekinirdi ve bu durum bize de yansırdı; taşınmak, bir başka ev bulmak gerçek bir eziyetti. Emlakçılara ve ev sahiplerine karşı öfkeliydim. Babam ise daha rahat bir insandır. Ben o süreçte babama eğer at yarışı gibi kumar oyunları oynamasaydı bir evimiz olur muydu diye sormuştum. Biraz düşündükten sonra bana “olurdu” demişti. İş hayatımda da kamuoyunda 'ölü yatırım' olarak nitelendirilen girişim modelinin büyük zararlar verdiğine şahit oldum. O zamanlar anneme ev alacağıma dair bir söz de vermiştim.”
GENÇLER MERAK EDİYORTürkiye'nin kültür dünyasında uzun yıllar boyunca önemli yayınlara imza atan Murat Arda'ya göre sistemi kullanarak sistem dışında yatırımcılık yapmak ve finansal efendisiz hale gelmek dış bakışla nispeten karmaşık bir modele sahip görünüyor. Bu algı ise insanlarda çekince yaratıyor ancak finansal krizlerin ardı ardına gerçekleştiği dünyanın dört bir köşesinde gençler bu yöntemi öğrenmek istiyor. Arda'ya göre finansal birikim ile insan potansiyelinin bir arada olduğunu göstererek sistemin anlatımı hem somut hem de kolay hale getirilebiliyor. Kendi yayınlarında da bu çerçeveyi koruduğunun altını çizen Arda şunları ifade etmekte:
NEŞELİ FİNANS ANLATIMI“Yatırımcılık mantığını belli bir felsefi dünya görüşünün üzerine bina ettiğinizde, farklı disiplinler ile yatırım kavramını birleştirdiğinizde ortaya eğlenceli ve her kesimden insana bir şeyler öğretebilen bir model çıkabiliyor. Örneğin finans literatürüne biraz Rock müzik katmak anlatımı güzelleştiriyor. Ben de yatırımcılık, uzun vadeli birikim, emlak yatırımcılığı gibi sıkıcı kavramlara kendi modelimle biraz neşe katıyorum. Entelektüel insanların bu alanı sadece anti-entelektüel kesime bırakmasına da karşı çıkıyorum.”
Murat Arda, sosyal medyada hızla yayılan “finansal özgürlük”, “kripto para madenciliği” ya da “borsada spekülatif kazanç” gibi ifadelerle genç insanları yanlış yönlendiren modeller konusunda da uyarıda bulunuyor. Arda ayrıca felsefe ile harmanlanan finansal birikim mantığının insanların ilgisini nasıl çekebildiğini de şu sözlerle dile getiriyor:

“Benim yatırımcılık felsefem zaman içinde ünlü düşünür Erich Fromm’un 'Sahip Olmak Ya da Olmak' adlı eserindeki 'olmak' üzerine temellendi. Müzisyen John Lennon'ın 'Let It Be' ifadesindeki gibi bırakın, yatırımlar sen uyurken senin için çalışsın, sen olmana bak. Yani birikimlerimizin bize sahip olması yerine, açgözlülüğümüzle kendimizden geçip ekran başında grafikler üzerine kafayı bozarak daha fazla mal mülk edinme hırsı yerine gerçek zenginliğin ne olduğuna dair olguları ıskalamamayı anlatıyorum. Fromm’un dediği gibi eğer insan sadece sahip olduğu şeylerden ibaretse, onları yitirdiğinde kendini de yitirecektir. Bu yüzden örneğin bir borsa çöküşünde yitip giden hayatlara rastlamak çok olasıdır. 1929 Büyük Buhranının ertesi günü Wall Street’te onlarca borsacı bu şekilde hayatına son vermiştir. Efendisiz yatırımcılık yalnızca patronlara, sisteme ve güç odaklarına karşı dik durmayı değil asıl insanın kendi iradesinin onu yönlendireceği bir duruşu zorunlu kılıyor. Ben finansal sistem anlatımını işte bu noktada felsefe ile bir araya getiriyorum ve özellikle klasik dönem felsefe akımlarından Stoaclık sistemine önem veriyorum. Örneğin Stoacılığın en bilinen düşünürlerinden Anadolu kökenli filozof Epiktetos'un 'zenginlik çok şeye sahip olmakta değil az şeye ihtiyaç duymakta yatar’ ifadesini sıklıkla anlatımlarımda vurguluyorum. İnsan, daha az tüketerek, kazancı verimli alanlara yönelterek ve felsefi bir dünya görüşünü benimseyerek yaşama sanatında fark yarabilir.”
DİJİTAL ÇAĞIN ZORUNLULUĞUMurat Arda bağımsız finansal yatırım sistemindeki en büyük avantajlardan birisinin insanın kendisine ve topluma sunacağı gelişim ve üretim için geniş bir zaman ayırabilmesi olduğunu ifade ediyor. Arda, dijital çağın bu gelişimi zorunlu kıldığını da şu sözlerle açıklıyor: “Bu modelde belli bir noktadan sonra Küba asıllı Fransız düşünür Paul Lafargue'ın ‘Tembellik Hakkı’ ifadesiyle ortaya koyduğu düşünce gerçekleşebilir. Bu insanın kendi istediği işleri yapabilmesi, kendi sevdiği alanlara vakit ayırabilmesi anlamına da gelir. Son 25 yılda dünyamızda çok şey değişime uğradı. Yapay zeka çağında artık maaş, üniversite, iş, okul, vatandaşlık, dijital göçmenlik, savaşlar gibi birçok alan yeniden şekilleniyor ve tanımlanıyor. Finans da buna dahil elbette. Kanadalı büyük ozan Leonard Cohen, 'Geleceği gördüm biraderim, gelecek bir katliam!’ demişti. Bu cinayetler çağında tüm bakış açımızı değiştirmek zorunda olduğumuzu görüyorum ve ben de Cohen’e hak veriyorum.”
Kaynak: Web Özel


