Son dakika: Bütün gazeteleri okuması dikkat çekti! Kılık değiştiren katili gözündeki morluk ele verdi Son dakika haberleri
Haberturk sayfasından alınan bilgilere göre, SonTurkHaber.com açıklama yapıyor.
Yıl 2000… Ekim ayının son günleriydi. Anadolu Yakası’nda “C bölgesi” olarak bilinen bölgede sabah göreve başlayan Cinayet Masası’nın deneyimli isimleri İsmail Özkan ve Hasan Pehlivan, ilk iş olarak telsizden bağlı bulundukları birime görev başı yaptıklarını bildirdi. Telsiz muhaberesinde Özkan, Cinayet Masası nöbetçi amirliğine geceden kalma ve takip edilmesi gereken bir olay olup olmadığını sordu. Kendi sorumluluk alanlarında herhangi bir vaka bulunmadığı bilgisi verildi.
Deneyimli dedektifler, kahvaltı için girdikleri kafede kısa süre sonra gelişecek olaydan habersizdi. Birkaç dakika içinde yaşanacak cinayet vakası, filmleri aratmayacak bir takibin başlangıcı olacaktı.
ÜSKÜDAR’DA SİLAHLI KAVGAKısa bir süre sonra İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nün telsiz kanalında yoğun bir trafik başladı. Merkez, önce Üsküdar İlçe Emniyet Müdürlüğü ekiplerini, ardından Cinayet Masası’nı anons ederek silahlı kavga ihbarı aldıklarını ve verilen adrese derhal gidilmesini istedi.
Anons edilen ekip, Cinayet Masası’nın deneyimli isimleri İsmail Özkan ve ortağı Hasan Pehlivan’dı. Kahvaltılarını yarıda bırakan dedektifler hızla adrese hareket etti.
KUYUMCU ÖLDÜRÜLDÜ
Olay yerine ulaşıldığında, silahlı kavgada yaralanan bir kuyumcunun hastaneye kaldırıldığı bilgisine ulaşıldı. Dedektifler, hem yaralı kuyumcu hem de silahı kullanan kişi hakkında bölgede bilgi toplamaya başladı.
Yapılan çalışmalarda, şüphelinin kaçtığı istikamette yaklaşık 100 metre ileride bir kimlik bulundu. Bu sırada hastaneden acı haber geldi: Yaralı kuyumcu tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Böylece olay bir cinayet dosyasına dönüştü. Artık soruşturmaya Cinayet Masası bakacaktı.
KİMLİKTEKİ KİŞİ KAYIPLARA KARIŞTIOlay yerinde bulunan kimlik incelemeye alındı. Cinayet uzmanı emekli polis memuru İsmail Özkan, kimlikteki ismin katil zanlısı olduğunu belirterek şunları söyledi:
“Diğer ekip arkadaşlarımızla yaptığımız çalışmalarda, kimliği bulunan kişinin cinayeti işlediğini tespit ettik. Ancak bu kişi olaydan sonra kayıplara karışmıştı. Nereye kaçtığını bilmiyorduk. Bu nedenle zanlının irtibat kurabileceği tüm akrabaları dinlenmeye alındı.”
ANKESÖRLÜ TELEFONDAN İZ BULUNDUKatilin nereye kaçtığına dair hiçbir iz bulamadıklarını belirten cinayet uzmanı emekli polis memuru İsmail Özkan, gelen kritik bir bilginin soruşturmanın seyrini değiştirdiğini anlattı.
Özkan, şunları söyledi:
“Bir gün şubeden çağırdılar beni. Ekip arkadaşımla birlikte gittik. Bize, yapılan dinlemelerde şüphelinin ailesini bir kez telefonla aradığı söylendi. Aramanın yapıldığı telefon incelenmiş ve bunun Antalya Kemer Beldibi’nde bulunan bir ankesörlü telefondan gerçekleştirildiği belirlenmişti. Biz de bunun üzerine Hasan arkadaşımla birlikte Beldibi’ne gittik.”
POLİS ARSA ARAYAN İŞ İNSANI KILIĞINA GİRDİ
Polisin elinde, şüphelinin olay yerinde düşürdüğü kimlik vardı. Ancak kimlikteki fotoğraf, zanlının son halini yansıtmıyordu. Ekim ayının son günleri olması nedeniyle bölge oldukça sakin ve tenha görünüyordu.
Dikkat çekmemek için iki deneyimli dedektif, kaldıkları pansiyona kendilerini Trabzon’dan yatırım amacıyla arsa satın almaya gelen iş insanı olarak tanıttı. Bu sırada şüphelinin ailesini aradığı telefon dinlenmeye devam ediliyordu.
Plana göre katil zanlısı yeniden akrabasını aradığı anda yeri tespit edilecek ve bilgi anında Özkan’a bildirilecekti. Ardından Özkan ve ekip arkadaşı harekete geçerek operasyonu gerçekleştirecekti.
“TÜM ANKESÖRLERİN YERLERİNİ SAPTADIM”Şüphelinin başka bir ankesörden de arama yapma ihtimaline dikkat çeken cinayet uzmanı emekli polis memuru İsmail Özkan, o süreci şöyle anlattı:
“Yalnız bizim şüphelimiz bu kez başka bir ankesörden ararsa, bizim o ankesörün adresini anında bilmemiz gerekiyordu. Bunun için Beldibi’nde 4-5 ankesörlü telefon vardı. Teknik ekiple konuşarak bu ankesörlerden tek tek arama yapıp yer ve adres tespitlerini çıkarttırdım. Sonra telefon kulübelerini numaralandırdık. Örneğin, ‘1 numaralı ankesör’ denildiğinde, biz o numaraya karşılık gelen kulübenin bulunduğu noktaya hızla gidecektik. Ve beklemeye başladık.”
Ancak beklenen telefon bir türlü gelmedi. Kimlikteki kişiye benzeyen kimseyle de karşılaşmayan cinayet uzmanı emekli polis memuru İsmail Özkan, bu kez filmleri aratmayan farklı bir plan geliştirdi.
Özkan, o kritik planı şöyle anlattı:
“O dönem teknolojik sistemler çok gelişmiş değildi. Haberlerin büyük bölümü gazetelerden takip edilirdi. Biz de dedik ki; eğer bu adam buralardaysa, hakkında haber yapılıp yapılmadığını öğrenmek için mutlaka bütün gazeteleri satın alması gerekiyordu. Bölgede de iki gazete bayii vardı.”
GAZETELERİ TEK TEK OKUYAN ADAM ŞÜPHE UYANDIRDIHazırlanan plana göre harekete geçtiklerini anlatan cinayet uzmanı emekli polis memuru İsmail Özkan, şunları söyledi:
“Bir gazete bayii pansiyonların bulunduğu bölgedeydi. Bizim tahminimize göre eğer şüpheli bu bölgeye kaçmışsa pansiyonlarda kalırdı. Çünkü kimliği olmadığı için otelde kalamayacağını düşündük. Bir gün, iki gün derken üçüncü gün bir adam geldi. Gazeteleri tek tek inceledi ama hiçbirini satın almadı. Sadece hepsine tek tek bakarak okudu. Sanki bir haber arar gibiydi.. Bu durum bizde şüphe uyandırdı. Çünkü o güne kadar kimse gelip tüm gazetelere bakmamıştı. Muhtemelen katil zanlısı kendisiyle ilgili bir haber çıkmış mı çıkmamış mı ona bakıyor diye düşündük.”
“NABER HASAN?”Kimlikteki fotoğraf eski olduğu için gazeteleri okuyan kişiyle tam olarak benzemiyordu. Ancak dedektifler, şüphelinin tanınmamak için kılık değiştirmiş olabileceğini göz ardı etmedi. Gazeteleri tek tek inceleyen adamın sakallarını uzatmış olması, dikkat çekiciydi. Sanki özellikle kimliğini gizlemek için bırakılmış gibiydi.
Cinayet uzmanı emekli polis memuru İsmail Özkan o anı şöyle anlattı: “Şüphelinin o olduğunu düşündüm. Yanına gittim, arkadan omzuna dokunarak ‘Naber Hasan?’ dedim. Döndü ve ‘Ben Hasan değilim’ dedi. Cebinden kimliğini aldım, baktım başka bir isim yazıyor. O an ‘Eyvah, yanlış adama mı denk geldik?’ diye düşündüm.”
GÖZÜNDEKİ MORLUK KATİLİ ELE VERDİ
Kişinin bir an için aradıkları şüpheli olmadığını düşündüğünü belirten cinayet uzmanı emekli polis memuru İsmail Özkan, o kritik detayı şöyle anlattı:
“Onu bırakmadan önce gözlerine dikkatlice baktım. O anda bir gözünde morarma izi fark ettim. Morluk geçmek üzereydi ama hâlâ belli oluyordu. Bu, öldürdüğü adamla kavga sırasında aldığı bir yumruk iziydi ve muhtemelen gözü o yüzden mor kalmıştı. Hemen ‘Yat yere, Cinayet Masası!’ dedim. Yere yatırdım, arkadaşım da koşarak geldi. Onu etkisiz hale getirip kelepçeledik.”
KATİL O ÇIKTIOlay jandarma bölgesinde gerçekleştiği için ilk olarak Jandarma ekiplerine bilgi verildi. Gözaltına alınan şüpheli, sorgulanmak üzere İstanbul’a götürüldü. Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği’nde yapılan soruşturmada, yakalanan kişinin Üsküdar’da kuyumcuyu öldüren katil zanlısı olduğu ortaya çıktı.
Cinayet dedektifleri İsmail Özkan ve Hasan Pehlivan, Hollywood filmlerini aratmayacak bir yöntemle katili yakalamayı başardı. İkili, bu başarılarının ardından birçok önemli cinayet dosyasını çözüp Gayrettepe Cinayet Masası’nın unutulmaz isimleri arasında yer aldı.
Fotoğraf: ChatGPT


