SonTurkHaber.com
close
up
Suriye imzalamak istiyor, İsrail yan çiziyor: Peki ama neden?

Suriye imzalamak istiyor, İsrail yan çiziyor: Peki ama neden?

Haber Global sayfasından elde edilen bilgilere dayanarak, SonTurkHaber.com duyuru yapıyor.

"Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara'nın eylül ayı sonunda Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu'na katılmak için ABD'ye yaptığı ziyaret Suriye için tarihi ve sembolik anlamı oldukça yüksek bir gelişme olmuştu. Şara’nın BM kürsüsündeki konuşmasında değindiği iç ve dış politik meselelerin yanı sıra İsrail'in Suriye'ye yönelik saldırılarına karşılık uluslararası toplumdan talep ettiği destek dikkat çekiciydi.

Bir yandan İsrail saldırıları sürerken öte yandan iki ülke arasında devam eden müzakerelerden ise şu ana kadar bir sonuç çıkmamıştı. İsrail ve Suriye heyetleri geçtiğimiz aylarda bir güvenlik anlaşması için bir dizi müzakerelerde bulunmuş, hatta anlaşmanın tamamlanması durumunda ABD Başkanı Donald Trump’ın Beyaz Saray’da Netanyahu ve Şara’nın katılımıyla bu anlaşmanın imza töreninin yapılmasını istediği uluslararası basına yansımıştı. Ancak gelen haberlere göre İsrail’in son dakikada sunduğu yeni şartlar sebebiyle bu güvenlik anlaşması imzalanamadı. Her ne kadar bu durum ABD'nin Suriye Özel Temsilcisi ve Ankara Büyükelçisi Tom Barrack tarafından yalanlansa da sahada yaşananlar ve basına yansıyan bilgiler İsrail’in müzakereleri soğutmak ve mümkünse anlaşmayı baltalamak için uğraştığını gösterdi.

Peki, İsrail neden ABD’nin teşviki ve baskısına rağmen böyle bir anlaşmanın imzalanmasını geciktirmeye çalışıyor? Bu süreçte İsrail’in hedefi ne? İsrail ve Suriye arasındaki müzakerelerde son durum ne? Bu sorular ekseninde Suriye’nin güneyindeki gelişmeleri, İsrail’in motivasyonunu ve müzakerelerdeki güncel durumu incelemek yerinde olacaktır.

Müzakerelerde son durum

İsrail’le Suriye arasındaki müzakereler, BM Genel Kurulu sürecinde beklenen ancak imzalanmayan görüşmeler sonrası şu aşamada beklemeye alınmış gibi görünüyor. Taraflar arasındaki pozisyon farklılıkları ve özellikle İsrail’in karışlanması imkânsız talepleri sebebiyle kısa vadede bir sonuç alınması da pek muhtemel görünmüyor. Ancak Trump yönetimi ve özellikle Barrack’tan gelen açıklamalar, ABD’nin iki tarafı da anlaşmayı imzalamaları için teşvik ettiği bir durumu işaret ediyor. Hatta mayıs ayında Suudi Arabistan’da Şara ile görüşen Trump’ın, Suriye’nin Abraham Anlaşmaları'na katılmasını istediğini ilettiği de iddia edilmişti.

Ancak mevcut durumda Suriye’nin Abraham Anlaşmaları kapsamında İsrail’le normalleşmekten ziyade 1974’te imzalanan Kuvvetlerin Ayrıştırılması Anlaşması temelinde bir güvenlik anlaşması istediğini söyleyebiliriz. Şara, New York’ta verdiği röportajda Abraham Anlaşmaları'nın Suriye’ye uygun olmadığını bir kez daha savunmuş, bunun gerekçesi olarak ise Abraham Anlaşmalarını imzalayan Arap ülkelerinden hiçbirinin İsrail’le sınır komşu olmadığını veya İsrail tarafından işgal edilmiş toprakları olmadığını belirtmişti. Ayrıca İsrail’in muhtemel bir güvenlik anlaşmasını Suriye’nin karadan ve havadan egemenliğini ihlal etmekte ısrar ettiği için geciktirdiğini de öne sürmüştü. Dolayısıyla, Şam yönetiminin İsrail’le 1974 anlaşmasının güncellenmesi noktasında direttiği ve ABD ile İsrail’in taleplerine karşılık kendi pozisyonunu koruduğu söylenebilir.

İsrail ise mevcut durumda Suriye’de ve bölgede elde ettiği kazanımlardan vazgeçmek istemiyor. Taraflar arasında uzun süredir devam eden müzakerelere ve ABD tarafının iyimser pozisyonuna rağmen kısa vadede bir anlaşma olması pek mümkün görünmüyor. Netanyahu yönetimi 7 Ekim sonrası Gazze başta olmak üzere Orta Doğu’da sınırsız ve kontrolsüz bir şekilde her istediğini yapabilecek bir yaklaşıma sahip. Bu sebeple, Suriye’de elde ettiği ayrıcalıklarından vazgeçmemekte diretiyor. Netanyahu ağustos ayında İsrail’deki Dürzilerle yaptığı bir toplantıda “Saf değilim, Suriye’de kiminle muhatap olduğumuzu ve Suriye’yi kimin kontrol ettiğini biliyorum” diyerek Şara yönetimine yönelik şüpheci ve güvensiz pozisyonunu ortaya koymuştu. Dolayısıyla, İsrail’in Suriye’yle anlaşmak yerine Suriye’nin egemenliğini yok sayan ve İsrail’in Şam’ın güneyinde ciddi bir askeri etki alan kazanmasına sebep olacak saldırılarını devam ettirerek müzakereleri oyaladığı görülüyor.

İsrail’in hedefi ne?

İsrail’in Şam’ın güneyindeki saldırı ve işgal politikası yeni bir durum değil. Suriye toprağı olan Golan Tepeleri 1967’den beri İsrail işgali altında. Öte yandan, İsrail’in güncel saldırıları ve yeni işgali ise Aralık 2024'te Esed rejiminin yıkılmasından önce, Ekim 2024'te Rus güçlerinin Kuneytra bölgesindeki gözlem noktalarını terk etmesi sonucu başlamıştı. Bu yeni işgal girişiminde 1974 anlaşmasıyla tampon bölge olan toprakları ve Şeyh Dağı’nı ele geçiren İsrail güçleri, hava saldırılarına da devam etmişti. Bu saldırıların amaçları ise Suriye’nin askeri kapasitesini törpülemek, Şam’ın güneyinde silahsızlandırılmış bölge tesis etmek, Şeyh Dağı gibi stratejik noktaları elinde tutmak ve Suriye hava sahasında operasyon özgürlüğünü sağlama alarak hem Suriye’deki saldırıları hem de İran’a yönelik muhtemel bir hava saldırısı için hava koridorunun açık kalmasını sağlamak şeklinde sıralanabilir. Dolayısıyla, İsrail’in Suriye’ye dair hedefleri Suriye’nin ötesinde de anlamlara sahip.

İsrail’in Süveyda’daki Dürzilerle kurduğu ilişki ise bu noktada yalnızca bir aparat. Hikmet El-Hecri liderliğindeki ayrılıkçı Dürzi unsurları askeri ve siyasi olarak desteklemek İsrail açısından Şam’ın otoritesini zayıflatmak için kullanışlı olduğu gibi hedeflenen silahsızlandırılmış bölgenin tesisi için Dürzilerin özerk bir bölgeye sahip olması da oldukça önemli. Ayrıca Tel Aviv, Şam’ın kabul edemeyeceği İsrail’den Dürzilere yardım koridoru gibi şartlarla müzakereleri yıkmaya çalışıyor. İsrail, tıpkı Gazze’de defalarca yaptığı gibi Suriye’yle müzakereleri de benzer adımlarla yokuşa sürerek ve sahada askeri üstünlüğünü kullanarak alan kazanmaya devam ediyor.

Taraflar arasındaki büyük uçurum

Kısaca ifade etmek gerekirse Suriye yönetimi İsrail’le 1974 anlaşması temelinde bir güvenlik anlaşması imzalamak istiyorken İsrail ise 1979'da Mısır’la yaptığına benzer bir güvenlik anlaşmasında diretiyor. İsrail’in Mısır’la yaptığı anlaşmaya göre Sina yarımadası 3 farklı bölgeye bölünüyor ve her bir bölgenin farklı düzeylerde güvenlik ve silahsızlandırılma şartları bulunuyordu. İsrail benzer bir anlaşmayı Suriye ile yapması durumunda Şam’ın güneyinin tamamen ağır silahlardan arındırılması ve işgal altındaki Golan’ı tehdit edebilecek herhangi bir askeri unsurun sınırdan tamamen uzak olmasını garanti altına almış olacak. Ayrıca İsrail’in bu şartlarına ek olarak son 1 yılda işgal ettiği topraklardan kademeli bir çekilme önermesi ve Şeyh Dağı’nda işgalini devam ettirmek istemesi sebebiyle Suriye yönetiminin bu şartlara evet demesi mümkün görünmüyor. Dolayısıyla, İsrail aslında yine müzakere masası yıkılmasa da hiçbir gelişmenin yaşanmadığı, o sırada da askeri olarak sahayı domine ederek istediklerini almaya devam ettiği statükoyu korumayı amaçlıyor. İsrail’i bu oyalama taktiğinden ve nihai amaçlarından geri adım attıracak bir diplomatik ve askeri gücün olmaması sebebiyle bu kriz içinden çıkılamaz bir hale bürünüyor.

Sonuç olarak, İsrail'in karadan işgal girişimi, hava saldırıları, ayrılıkçı Dürzi gruplara verdiği destek ve PKK/YPG terörüyle kurmaya çalıştığı ilişki düşünüldüğünde Suriye’nin istikrarı önündeki en büyük engel olduğunu söyleyebiliriz. Sınırında istikrarlı bir Şam yönetimi ve üniter bir Suriye devleti istemeyen İsrail için tüm uzlaşma çabalarına rağmen mevcut çözümsüzlüğü sürdürmek en ideal senaryo olmaya devam ediyor. Bu yüzden İsrail, yakın gelecekte de adına "operasyonel özgürlük" dediği Suriye ve bölge ülkelerine istediği an saldırma lüksünü kaybettirecek herhangi bir güvenlik anlaşması imzalamaktan kaçınmaya devam edecek gibi görünüyor.

Ahmet Arda Şensoy, Türkiye Araştırmaları Vakfında araştırmacı"

Önemli haberleri ve güncellemeleri kaçırmamak için SonTurkHaber.com'ı takip edin.
seeGörüntülenme:67
embedKaynak:https://haberglobal.com.tr
archiveBu haber kaynaktan arşivlenmiştir 09 Ekim 2025 12:05 kaynağından arşivlendi
0 Yorum
Giriş yapın, yorum yapmak için...
Yayına ilk cevap veren siz olun...
topEn çok okunanlar
Şu anda en çok tartışılan olaylar

Muş ta gökyüzü Filistin için balonlarla renklendi VİDEO İZLE

08 Ekim 2025 00:34see222

Süper Lig ekibinin başkanı ve 3 oyuncusu vergi rekortmenleri arasına girdi

08 Ekim 2025 09:58see213

Resmi Gazete de yayımlandı! Gurbetçilere kötü haber

08 Ekim 2025 10:09see203

L’Étape Türkiye by Tour de France Bisiklet Yarışları’nın 2 km’lik üçüncü parkuru 11 Ekim de İstanbul da koşulacak

07 Ekim 2025 19:13see187

YARIN BAŞLIYOR! 260 bin personel denetleyecek! İşte uyulması gereken kurallar HABERLER Son dakika haberleri

09 Ekim 2025 01:58see183

Eski Trabzonsporlu Marcelinho hastanede tedavi görüyor

08 Ekim 2025 12:34see179

Brezilyalı yıldızdan üzen haber! Kanser teşhisi konuldu

08 Ekim 2025 18:29see168

Yaşamayı unutmayalım! Gökhan Özcan

09 Ekim 2025 04:06see168

Trump: Pazar günü Mısır’a gidebilirim

08 Ekim 2025 23:20see165

QFlats ile gayrimenkulde sigorta destekli yeni dönem Sözcü Gazetesi

08 Ekim 2025 15:37see165

İsrail ordusu, Özgürlük Filosu na saldırdı

08 Ekim 2025 06:14see159

‘Elektrik talebindeki artış nükleer enerjiyi yeniden gündemin ilk sırasına taşıdı’

08 Ekim 2025 13:13see158

Trabzonspor’da yeniden doğdu!

09 Ekim 2025 08:54see155

KIZILELMA dan ilk atışta tam isabet

08 Ekim 2025 23:17see149

10 Ekim dayanışması Agos

09 Ekim 2025 10:06see148

Telefonda FETÖ yalanıyla 10 milyon lira dolandırıldı

08 Ekim 2025 16:28see147

SON DAKİKA: Kremlin den ABD ye yaptırım göndermesi: Rusya nın içişlerinden müdahaleden başka bir şey değil! Dış Haberler

09 Ekim 2025 00:53see142

ABD duyurdu: El Kaide bağlantılı örgütün üst düzey yöneticisi Suriye de öldürüldü

08 Ekim 2025 00:04see139

İsrail in ateşkese uymayıp sivillere bomba yağdırdığı anlar kamera yansıdı VİDEO İZLE

09 Ekim 2025 13:05see129

AK Parti Sözcüsü Çelik: Netanyahu Gazze de soykırım yapıyor

08 Ekim 2025 19:24see129
newsSon haberler
Günün en taze ve güncel olayları