Taksi içinde işlenen gasp suçuna emsal karar

Taksi şoförü Tayfun Özişseven (55), geçtiğimiz Mart ayında müşteri kılığında taksiye binen bir saldırgan tarafından araç içerisinde gasp edildi. Tüm hasılatını kaptıran Özişseven, yaşanan bu olayın ardından elindeki kamera görüntüleriyle karakola gitti. Emniyet ekipleri, saldırganı kısa sürede kıskıvrak yakaladı. Tutuklanan saldırgan T.Ç.'nin (29) yargılanmasında mahkemeden emsal bir karar çıktı. Taksinin içi 'iş yeri' olarak sayıldı ve saldırgana 8 yıl 8 ay hapis cezası verildi.

İzmir Şoförler ve Otomobilciler Esnaf Odası'nın ve mağdur esnaf Tayfun Özişseven'in avukatı olan Alptuğ Eyüpoğlu, mahkemeden çıkan sonuçla ilgili açıklamada bulundu.
Araç içindeki kamera görüntüleri sayesinde emniyet güçlerinin yardımıyla suçlunun hemen teşhis edildiğini ifade eden Avukat Alptuğ Eyüpoğlu, "Aynı gün İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yapmış olduğu çalışmalar sayesinde tutuklama kararı verildi. Suçlu kişi hakkında ve yapılan hızlı çalışmalar nedeniyle de bir gün sonra hemen iddianamesi oluşturuldu ve 18 Ağır Ceza Mahkemesi'nde bu olayın yargılaması gerçekleşti. Yaşanan yargılamada yağma suçunun nitelikli halinin oluşup oluşmadığı tartışma konusuydu. Zaten gece vakti ve bir silahla işlenen bir suçtu. İzmir Şoförler Odası ve Tayfun Bey'in avukatı olarak iddianamede eksik gördüğümüz ve aslında emsal olarak teşkil etmesini istediğimiz bir görüş bildirdik" diye konuştu.

8 yıl 8 aylık kararın kendilerini memnun ettiğini ifade eden Avukat Alptuğ Eyüpoğlu, "İş yerinin dört duvar arasında çatılı bir sabit bir yapıdan ibaret olmadığını taksilerin içinin ister durur vaziyette olsun, ister çalışır faaliyette olsun taksinin kendisinin de bir iş yeri olduğunu, hatta iş yeri eklentisi sayılabileceği ve dolayısıyla 3. bir nitelikli hal olarak yağma suçlarında, özellikle mal varlığına karşı suçlarda cezayı arttırıcı sebep olması gerektiği konusunda görüş bildirdik. Nitekim 18. Ağır Ceza Mahkemesi'nde çıkan kararda bu görüşümüz kabul gördü. Yaşamış oldukları istişare sonunda ekstra bir nitelikli hal olarak söz konusu suçun iş yerinde işlendiği şeklinde bir karar verildi. Sunmuş olduğumuz bu görüşlerimizin bir mahkeme kararının yansıması ve esnafımız adına yarın bir gün yaşanabilecek kötü olaylarda caydırıcılığın arttırılması adına biz karardan mutlu olduk" diye konuştu.

Taksilerdeki kameraların önemine değinen İzmir Şoförler ve Otomobilciler Esnaf Odası Başkanı Erkan Özkan, "Taksilerimizde güvenlik kameralarının önemi bir kez daha ortaya çıktı. Kamera sayesinde failin tespit edilmesi, yine kısa sürede emniyet güçleri tarafından yakalanması ve mahkemedeki ifadesinde de birtakım suçlamaları kabul etmemesi, kamera kayıtlarıyla itiraz edilmesi sonucu geçerli kılınmadı ve kısa sürede olay çözüldü. İlk duruşmada kamera görüntülerinin net olması sebebiyle olayın açık bir şekilde belli olması üzerine hiç uzamadan çok kısa sürede adalet tecelli etti. Biz de Tayfun kardeşimizin ilk günden beri oda olarak camia olarak hep yanında durduk. Odamızın hukuk müşavirine kendisinin vekaletini verdirterek olayın takipçisi olduk. Biz de mahkemede taraf olduk, müdahil olduk. Mahkeme sürecinde saldırgan 8 yıl 8 ay gibi bir ceza aldı. Kendisini kısmen de olsa psikolojik olarak bu verilen cezada rahatladığını hissediyoruz, görüyoruz" dedi.

Yaşanan bu olayla ilgili İzmir Şoförler ve Otomobilciler Esnaf Odası Başkanı Erkan Özkan'ın yakından ilgilendiğini vurgulayan taksi şoförü Tayfun Özişseven, "Ben araba sahibi değilim, oy kullanamıyorum. Fakat Erkan başkanım çok çok ilgilendi. Allah bin kere razı olsun. Sağ olsun. Allah hiç bir şoför arkadaşlarımıza, meslektaşlarımıza bir daha böyle bir olay yaşatmasın. Verilen ceza az da olsa, bir nebze de olsa içimi rahatlattı. Örnek teşkil etti. 8 yıl 8 ay içimi biraz hafifletti ama Allah kimsenin başına vermesin. Hiçbir meslektaşımızın başına da vermesin. Sağ olsun başkanımız görevde olduğundan beri şoförlere her zaman sahip çıktı. Her zaman da sahip çıkacağına inanıyorum" şeklinde konuştu.