TIR şoförleri zamanla yarışıyor, taze ürün baskısı!

Otobüs kazalarından sonra tır kazalarında da artış yaşanıyor. 2024 TÜİK Trafik Kaza İstatistiklerine göre, ölümlü ve yaralanmalı trafik kazalarına karışan TIR sayısı 7 bin 837 olarak kaydedildi. Bu kazalarda 106 sürücü yaşamını yitirirken, 2 bin 445 kişi yaralandı. Artan kazalar, sektörde güvenli sürüş, dinlenme süreleri, altyapı eksiklikleri ve denetim yetersizlikleri gibi birçok konunun yeniden değerlendirilmesi gerektiğini ortaya koyuyor. TIR şoförleri ise taze ürün baskısı, klima  ve duş sorunu gibi sıkıntılarının giderilmesi noktasında yetkililerden yardım bekliyor.

KAZA RİSKİ ARTIYOR

Konuya ilişkin açıklamalarda bulunan Trafikte Haklarım Derneği Kurucu Başkanı Sosyolog Yasemin Usta, özellikle soğuk zincir taşımacılığının sürücüler üzerinde en fazla baskının hissedildiği alan olduğunu ve belirtti. Usta, "Taze gıdalar çabuk bozulduğu için işverenler ürünün raf ömründen bir gün bile kaybetmemek fire vermemek adına şoförlere ciddi baskı uyguluyor. Yükleme yapılan noktadan hale en kısa sürede ulaşmaları bekleniyor. Bu da hem hata ve kaza yapma riskini artırıyor hem de tüm yükü sürücünün omuzlarına yüklüyor" şeklinde konuştu.

TIR şoförleri uzun yolda taze ürün yetiştirme baskısı ile mola vermekte güçlük çekiyor. FİRE VERMEK YOK

TIR şoförleri konuya ilişkin yaşadıkları sorunları anlattı. Yurt içi ve yurt dışında 7 yıldır taşımacılık yapan tır şoförü Fehmi Güngörmez, özellikle soğuk zincir taşımacılığında dinlenme sürelerinin minimumda tutulduğunu ve şoförlerin ciddi baskı altında çalıştığını belirterek, “Ceza yeme pahasına molaları kısa tutmak zorunda kalıyoruz. İşverenler, ‘Cezanı ben öderim, yeter ki üründe raf ömrü kısalmasın, fire vermeyelim’ diyor. Bu nedenle taze ürün taşıyan şoförler, rotalarını mümkün olan en kısa sürede tamamlamaya çalışıyor. Ancak bu da dinlenme süresinin kısalmasına, sürücünün yorgun düşmesine ve kaza riskinin artmasına neden oluyor" ifadelerini kullandı.

KLİMA 'KUSUR' SAYILIYOR

Güngörmez, Avrupa ülkelerinde ise dinlenme sürelerine çok daha fazla önem verildiğine dikkat çekerek, “Avrupa’da sürücünün haftada kaç gün araç kullandığına, günlük 9 saati aşıp aşmadığına ve mola sürelerine birebir uyulup uyulmadığına bakılıyor. Almanya ,ülkeye giriş yapan sürücünün dinlenmiş olması çok önemsiyor. Dinlenme koşulları sağlanmadıysa ciddi yaptırımlar uygulanıyor. Dinlenme süresinde park kliması olmayan araçlarda şoför araç içinde sıcakta kalıyorsa, cezai işlem uygulanıyor ve sürücünün otele geçmesi isteniyor. Türkiye’de ise TIR'lara sonradan takılan park klimaları, araç muayenesinde kusurlu olarak sayılıyor" dedi.

TIR şoförleri dinlenme tesislerini koşullarını anlattı. DUŞ YOK, ŞARTLAR KÖTÜ

Türkiye’deki TIR parkları ve dinlenme tesislerinin fiziksel ve hijyen koşullarının yetersizliğine dikkat çeken bir başka şoför Ali Asaf Dursay, şartların uzun yol yapan şoförler için büyük sorun teşkil ettiğini belirtti. Dursay, “10 tesisten yalnızca birinde duş bulunuyor, o da çoğu zaman hijyenik değil. Tuvaletler ve yemek alanları temizlik açısından yetersiz. Temiz olan tesisler ise çok pahalı. Bu nedenle birçok şoför, yemeklerini kendi imkânlarıyla hazırlamak zorunda kalıyor” dedi.

HİJYEN SIKINTISI

Uluslararası taşımacılık yapan şoförlerin Türkiye’den çıkışta kullandığı TIR parklarına da değinen Dursay, “Bu alanlara belirli bir ücret karşılığında park ediyoruz ancak verilen hizmet, bu ücretin karşılığını kesinlikle yansıtmıyor. Temizlik personeli var ancak yetersiz kalıyor, hijyen konusunda ciddi sıkıntılar yaşanıyor” ifadelerini kullandı.

[email protected]

Kaynak: Web Özel