Topkapı Sarayı’nın muhteşem Has Odaları açıldı
Trthaber sayfasından alınan verilere göre, SonTurkHaber.com bilgi veriyor.
Asırlar boyunca Osmanlı İmparatorluğu’nun görkemine tanıklık eden Topkapı Sarayı, İstanbul’un siluetinde zamana meydan okumaya devam ediyor. Her yıl sayısız yerli ve yabancı ziyaretçi, bu tarihi yapının benzersiz atmosferinde geçmişe doğru yolculuğa çıkıyor. Milli Saraylar Başkanlığı’nın özenle yürüttüğü restorasyon çalışmaları sayesinde, sarayın zamana direnen mimarisi her geçen gün daha görünür hale geliyor.
Osmanlı saray yaşamının ihtişamını, idari düzenini ve zarafetini bir arada sunan Topkapı Sarayı, yalnızca bir yönetim merkezi değil, aynı zamanda bir yaşam alanıydı. Bu yaşam alanının en mahrem ve dikkat çekici bölümlerinden biri ise Harem Dairesi’ydi. İşte bu bölümün kalbinde yan yana yer alan I. Ahmed ve III. Murad’a ait Has Odalar, özgün detaylarına sadık kalınarak kapsamlı bir restorasyon sürecinden geçirildi. Geçtiğimiz haftalarda ziyarete açılan Has Odalarda yapılan çalışmayı Milli Saraylar Başkanı Dr. Yasin Yıldız’la konuştuk.
[Fotoğraf: TRT Haber]
Topkapı Sarayı’nda yenilenen mekanlardan olan I. Ahmed Has Odası, duvarına yaptırılan kitap dolabı nedeniyle “Okuma Odası” diye anılıyor. III. Murad Has Odası’ndan geçilerek ulaşılan bu küçük ama etkileyici oda zarif kubbesi, rengarenk çinileri, altın yaldızlı hat süslemeleri ve klasik Osmanlı sedef işçiliğiyle görenleri büyülüyor.
Milli Saraylar Başkanı Dr. Yasin Yıldız bu mekanın sanatsal ve mimari değerine şu sözlerle dikkat çekiyor:
“Gerek mimari dokusuyla gerek süsleme sanatlarıyla Osmanlı klasik dönem mimarisinin artık son başat örneklerinden bir tanesi. Burada sedef kaplı kapaklar başta olmak üzere Sedefkar Mehmet Ağa’nın dokunuşları yer alıyor. Yine burada kullanılan çinilerdeki süslemeler, beyitler, hatlar, kalem işleri, sebiller gerçekten birbirinden çok farklı sanat dallarının yanı sıra 16’ncı yüzyılın zirve mimarisinin 17’nci yüzyıla taşan örnekleri konumunda.”
[Fotoğraf: TRT Haber]
I. Ahmed Has Odası’nın çinilerle kaplanmamış kısımlarında Tebbet, İhlas, Felak, Nas ve Fetih Surelerinden ayetler yer alıyor. Köşeye ise zarif bir çeşme yerleştirilmiş. Sultanahmet Camii’nin mimarı Sedefkar Mehmed Ağa’nın ince işçiliğiyle yapılmış pencere kapakları, dolaplar ve çekmeceler Osmanlı sanatında sedefin zarafetini gözler önüne seriyor.
Küçük hacmine rağmen I. Ahmed Has Odası hem çini hem hüsnühat hem de ahşap işçiliği açısından sarayın en değerli iç mekanları arasında yer alıyor.
[Fotoğraf: TRT Haber]
Restorasyonla beraber yeniden ziyarete açılan bir diğer özel mekan ise III. Murad için tasarlanan ve duvar süslemelerinden ötürü “Yemiş Odası” olarak bilinen bölüm… 18’inci yüzyılın başlarında inşa edilen bu oda, Osmanlı sanatında Batı etkilerinin ilk izlerini taşımasıyla dikkat çekiyor. 4x4 metrelik bu zarif alan natüralist çiçek motifleri, meyve sepetleri, aynaları ve renkli kalem işleriyle göz kamaştırıyor.
Dr. Yıldız, III. Murad’ın Yemiş Odası’nın mimari açıdan daha hassas müdahaleler gerektirdiğini söylüyor:
“III. Murat Dairesi, Mimar Sinan tarafından yapılmış ve klasik dönemin bütün mimari ve sanatsal üslubunu üzerinde taşıyan çok müstesna bir örnek. III. Murad’ın Yemiş Odası, I. Ahmed Odası’na göre mimari açıdan statik olarak biraz daha güçlendirilmesi gereken bir yapıydı. Çünkü aradan geçen her yüzyılda Osmanlı mimarisinin geçmişe yönelik olarak kaybettiği bazı unsurlar vardı. Dolayısıyla gerek malzeme gerek güçlendirme açısından, bilhassa kubbesinde yapılan çalışmalarla binanın sağlamlığı ciddi anlamda artırıldı.”
[Fotoğraf: TRT Haber]
Yemiş Odası’nın duvarlarını çevreleyen yazı kuşağında İmam Busiri’nin meşhur eseri Kaside-i Bürde’den 46 beyit yer alıyor. Edirnekari tekniğiyle yapılmış meyve sepetli nişler, altın yaldızlı mukarnaslarla buluşarak mekanın estetik bütünlüğünü güçlendiriyor. “Odadaki kalem işleri, hat yazıları, Edirnekari süslemeler, barok süslemelerin her biri için ayrı sanatçılarla çalışıldı” diyen Dr. Yıldız, sözlerini şöyle sürdürüyor:
“Neticede bu çalışmaların hepsi sayesinde son derece güzel bir şekilde bu iki önemli mekanın ziyaretçiyle buluşacak hale gelmesi bizim açımızdan fevkalade memnuniyet verici.”
Topkapı Sarayı’nın Harem Dairesi’nde yer alan bu iki özel oda salı hariç haftanın her günü 09.00-17.30 saatleri arasında ziyaret edilebiliyor.


