Trump Washington D.C. de cinayetlere idam cezası istiyor

Muhtıra, “en ağır suçları caydırmak ve cezalandırmak için federal idam yasalarının tam olarak uygulanmasını” talep ediyor ve Adalet Bakanı Pam Bondi ile Columbia Bölgesi savcısı Jeanine Pirro’ya, “deliller ve geçerli vakalar” bunu haklı kıldığı her durumda bu cezayı talep etmelerini emrediyor. Ayrıca bunu “mümkün olan en geniş ölçüde” yapmalarını şart koşuyor.

Beyaz Saray’dan yapılan açıklamada, “Washington D.C., ülkedeki en tehlikeli şehirler arasında yer aldı; 2024’te her 100.000 kişi başına 27,3 cinayet oranıyla ülkenin en yüksek dördüncü cinayet oranına ulaştı. Bu oran, New York’un neredeyse altı katı ve Atlanta, Chicago ile Compton’dan da daha yüksek” denildi. Açıklamada ayrıca, Columbia hükümetinin “hoşgörülü politikalarının” vatandaşları tehlikeye atan bir “suç acil durumu” yarattığı savunuldu.

Washington yetkilileri ise suçun kontrolden çıktığını reddederek, federal istatistiklerin 2023’teki suç patlamasından sonra şiddetin önemli ölçüde azaldığını gösterdiğini belirtti.

Trump, aylardır başkentteki “şiddeti” durdurmak için önlemler alınacağını duyuruyordu. Ağustos ayının sonunda, yönetiminin Washington D.C.’de “birini öldürenin idam cezasına çarptırılmasını arayacağını” açıklamıştı. Beyaz Saray’daki bir kabine toplantısında “Bu çok güçlü bir önleyici tedbirdir” diyen Trump, “Bu ülke olarak buna hazır mıyız bilmiyorum ama başka seçeneğimiz yok” ifadelerini kullanmıştı.

11 Ağustos’ta Trump, başkentte olağanüstü hâl ilan ederek Washington’un güvenliğini kontrol altına aldı. Kendisinin ifadesiyle başkentin yaşadığı “güvenlik krizi”ne karşı binlerce Ulusal Muhafız askerini konuşlandırdı. Bu kararını, şehirlerde yüksek suç oranı nedeniyle “acil durum” ilan etmesine izin veren Özerklik Yasası’nın 740. maddesine dayandırdı. Trump, bu adımın “daha da ileri gideceğini” ve diğer şehirlere de yayılacağını belirtmişti.

Batı Virginia, Güney Carolina, Ohio, Mississippi, Louisiana ve Tennessee gibi Cumhuriyetçi eyaletler, Trump’ın emrinin ardından Washington’a Ulusal Muhafız birlikleri gönderdi. Böylece bölgede konuşlandırılan asker sayısı 2.000’i aştı.

Son haftalarda Trump, benzer bir söylemi Demokrat belediye başkanları tarafından yönetilen Chicago ve Los Angeles gibi diğer büyük şehirler için de kullanarak, onların güvenliği üzerinde kontrol kurmayı hedefledi.