Türklerin asıl milli içeceği yeniden yayıldı: Sevmeyen sofraya almıyor, alışan vazgeçemiyor Sözcü Gazetesi
SonTurkHaber.com, Sozcu kaynağından alınan verilere dayanarak bilgi yayımlıyor.
Son yıllarda süpermarket raflarında sıkça karşımıza çıkıyor; reklamlarda, diyet listelerinde, hatta kahvaltı sofralarında kendine yer buluyor. Bahsettiğimiz içecek: kefir. Fermente süt ürünü olması ve sağlık yararlarıyla bilinen bu içecek, artık yalnızca bir sağlık trendi değil, günlük alışkanlık haline gelmiş durumda.
"MİLLİ İÇECEK" ÜNVANINI AYRANDAN ALABİLİR
Türkiye’de “milli içecek” denince çoğumuzun aklına ilk gelen, elbette ayran olur. Yoğurtla özdeşleşmiş bu serinletici içecek, yüzyıllardır sofraların vazgeçilmezi. Ancak son dönemde kefir, ayrana güçlü bir alternatif olarak ortaya çıktı. Yoğurtla olan akrabalığına rağmen daha yoğun kıvamı, hafif ekşimsi tadı ve probiyotik zenginliğiyle kefir, özellikle sağlık bilincine sahip tüketiciler arasında yıldızını parlatıyor.

BİR KERE İÇİP VAZGEÇEMEYEN SAYISI ÇOK
Kefiri bir kez deneyip müdavimi olanların sayısı hiç az değil. Sindirimi kolaylaştırması, bağışıklığı desteklemesi ve enerji vermesiyle bilinen bu içecek, özellikle sabah kahvaltılarında veya spor sonrası öğünlerde tercih ediliyor. Özellikle doğal ve katkısız beslenme arayışında olanlar, kefiri artık günlük rutinlerine katmış durumda.

HER DAMAK TADINA HİTAP ETMİYOR
Öte yandan kefirin lezzetine alışamayanların sayısı da bir hayli fazla. Bazıları onu “bozulmuş ayran” gibi tarif ederken, bazıları ise açık açık “asla içemem” diyor. Bu durum, kefirin toplumda hâlâ kutuplaştırıcı bir konumda olduğunu gösteriyor. Ancak bu bile aslında onun ne kadar gündemde olduğunu kanıtlar nitelikte.
ORTA ASYA'DAN MARKET RAFLARINA
Kefirin Türkiye’deki yükselişi sadece sağlıklı yaşam trendleriyle açıklanamaz. Aynı zamanda bu, bir tür beslenme alışkanlıkları evrimi. Ayranın sembolik millîliği karşısında kefir, modern ve sağlıklı yaşama açılan yeni bir kapı gibi görülüyor. Her ne kadar eski Türk kültüründe Orta Asya kökenli fermente süt içecekleri arasında kefir de yer alsa da, bu yeni dönemde yeniden keşfedilip hak ettiği ilgiyi görüyor.


