Uçum un soruşturmaya müdahale ettiği iddia edilmişti! ROK tan bomba iddia
Halktv sayfasından alınan verilere dayanarak, SonTurkHaber.com haber yayımlıyor.
Son günlerde Türkiye siyaset ve yargı çevrelerinde büyük yankı uyandıran Avukat Rezan Epözdemir soruşturması, AKP içindeki klikler arasındaki güç mücadelesini gözler önüne serdi. Münevver Karabulut, Pınar Gültekin ve Mattia Ahmet Minguzzi gibi önemli davaların avukatı olan Epözdemir, 10 Ağustos sabahı İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın talimatıyla "rüşvet", "FETÖ’ye yardım" ve "siyasi-askeri casusluk" suçlamalarıyla gözaltına alındı. Ev ve ofislerinde yapılan kapsamlı aramalarda dijital materyallere el konuldu.
Soruşturma kapsamında tanık sıfatıyla ifadesi alınan A.D., Epözdemir ile Bakırköy Cumhuriyet Başsavcısı Cengiz Çallı arasındaki ilişkiye dair çarpıcı iddialarda bulundu. İddiaya göre, araçlara konulan tedbir şerhlerinin kaldırılması için Çallı tarafından Epözdemir'e yönlendirilen A.D., şerhin kaldırılması karşılığında 50 bin Euro'nun, Epözdemir ve Çallı arasında paylaşıldığını belirtti. Ayrıca, Çallı ile Epözdemir’in birlikte gece kulüplerine gittikleri, savcının makam koltuğuna Epözdemir’in oturduğu, koruma araçlarından birinin Epözdemir tarafından kullanıldığı iddiaları soruşturmanın dikkat çeken unsurları arasında.
Bir diğer iddiaya göre ise makaron kaçakçılığı davasında 19 şüpheliyi ilgilendiren süreçte 150 bin dolar rüşvet pazarlığı yapıldı; yarısı önceden, yarısı tahliye sonrası elden verildi.
İKTİDAR İÇİNDEKİ ÇATLAKLAR VE BASKI İDDİALARIEski AKP Milletvekili Şamil Tayyar, soruşturmanın ardından Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum dahil birçok "hatırlı" ismin İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek'e baskı yaptığını ileri sürdü.
Tayyar, sosyal medya üzerinden Cumhurbaşkanı Erdoğan'a "Başsavcıyı yalnız bırakmayın" çağrısı yaptığı paylaşımında şu ifadeleri kullandı:
Rezan Epözdemir sorgusu ciddi bir krize dönüşmek üzere.
Şüpheli, ısrarla cep telefonunun şifresini vermek istemiyor.
Şifre krizi aşılamadığı için sorgu süresi uzatıldı.
Mehmet Uçum başta olmak üzere ‘hatırlı’ çok sayıda isim devrede, Başsavcı Akın Gürlek’i kuşatma altına aldılar.
Gürlek, İmamoğlu dosyasında bile görmediği yoğun baskı karşısında bunalmış vaziyette, şahsına yönelik iftira kampanyası başlatılmasından endişe duyuyor.
Devrede olanlar cep telefonu şifresinin verilmesine karşı çıkarak soruşturmanın mevcut delillerle tamamlanmasını, serbest bırakılmasını istiyorlar.
Peki neden?
Şüphelinin cep telefonunun açılma ihtimali, Uçum başta olmak üzere kimleri neden rahatsız etti?
Bu noktada Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'a çağrım var:
Başsavcıyı yalnız bırakmayın.

Tayyar'ın iddialarına karşılık, Uçum'a yakın çevreler sert tepki gösterdi. Mehmet Çek, Tayyar'ı "Operasyonel aparat" olarak nitelendirip sert ifadelerle karşılık verdi.
Çek, sosyal medya hesabından şu ifadelere yer verdi:
Operasyonel aparat Şamil,
Bütün hayatı yalan iftirayla geçti.`en` entresan iddialarda bulun, uydurma senaryolar diz. Ha yarın iddiaların yalan çıkarmış? Devlet bey gibi bu ülkenin en büyük kanaat önderi seni Türkiye`nin gözü önünde itin şeyine sokar çıkarırmış? Ne gam?
Uçum`un böyle bir davaya müdahale etmesinin ihtimal dahilinde bile olmadığını bilmez mi Şamil? domuz gibide bilir ama ne gam?
Buna rağmen savcıların adını bile yalanına alet eder mi? eder. Zaten asıl soru bu; soruşturma gizli iken sen bunları nereden biliyorsun? soruşturma savcılarını nasıl töhmet altında bırakıyorsun? Soruşturma gizli. Bu durumda ya uyduruyorsun ya da hukuk dışı işlerin içindesin?
Cumhurbaşkanlığı Hukuk Politikaları kurulu başkanlığına iftira atmanın hukuki bir karşılığıda zaten olur diye düşünüyorum.

Uçum'un avukatları Tayyar hakkında suç duyurusunda bulunacaklarını açıkladı. Uçum'un sosyal medya hesabından yapılan açıklamada, hakkındaki tüm isnatların asılsız olduğu, soruşturma sürecine müdahalesinin bulunmadığı ve kişilik haklarına yönelik saldırıların kabul edilemez olduğu belirtilen paylaşımda şu ifadelere yer verildi:
Avukatım Zeynep Yıldırım tarafından yapılan açıklamayı kamuoyunun bilgisine sunarım:
AÇIKLAMA
10 Ağustos 2025 tarihinde başlatılan bir savcılık soruşturması kapsamında yapılan adli işlemler üzerine çıkan haberlerden sonra konuyla hiçbir ilgisi olmayan Müvekkilim Mehmet Uçum hakkında asılsız isnat ve iddialar ileri sürülerek paylaşımlar yapıldığı tespit edilmiştir.
if (!$ISMOBILE) : ?>include(__DIR__.'/320x100.php');?>Müvekkilin kamu görevine zarar verme kastıyla yapılan, hukuken ve vicdanen izah edilebilecek hiçbir yönü olmayan, haksız ve gerçeğe aykırı paylaşım ve haberlerle Müvekkile saldırıda bulunulması asla kabul edilemez.
Müvekkilin kişilik haklarını hedef alan, adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs niteliğindeki paylaşımların tamamı asılsızdır. Müvekkilin herhangi bir soruşturma sürecine hiçbir müdahalesi söz konusu değildir.
Müvekkilin isminin kim tarafından ve hangi amaçla olursa olsun hukuka aykırı kullanılması halinde tüm sorumlulara ilişkin her türlü yasal girişimde bulunulacağını kamuoyunun bilgisine saygıyla sunarız.
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı
Cumhurbaşkanlığı Hukuk Politikaları Kurulu Başkanvekili
Mehmet UçumVekili
Avukat Zeynep Yıldırım

AKP içinde iki cephe oluştu
Şamil Tayyar'a, eski milletvekili Metin Külünk ve Mücahit Birinci destek verirken; Uçum’a yakın çevreler Tayyar'a yönelik sert eleştirilerde bulundu. Külünk, "Telefon şifresini vermiyor… Neden korkuyor? Kimleri saklıyor?" diye sordu ve soruşturmanın engellenmeye çalışıldığına işaret etti.

Mücahit Birinci ise İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na yönelik baskılara izin verilmeyeceğini, yargının cesaretle hareket ettiğini vurguladı.

Yaşanan bu gerilimler sürerken, iktidara yakınlığıyla bilinen gazeteci Sinan Burhan sosyal medya hesabından İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek’e herhangi bir baskı veya müdahale yapılmadığını belirten şu paylaşımı yaptı: “NET BİLGİ… İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Sayın Akın Gürlek’e Rezzan Epözdemir ile ilgili herhangi bir baskı, mobbing, tavsiye ya da telkin söz konusu değildir. Bilgilerinize. #SonDakika”
Ancak Şamil Tayyar, bu paylaşımı “NET YALAN” diyerek reddetti.

Yaşanan tüm bu gelişmelerin ardından Rasim Ozan Kütahyalı çok konuşulacak bir iddia ortaya attı. "Akın Gürlek'e kimse baskı baskı yapamaz. Akın Gürlek'i kimse arayamaz. Uçum değil, kimse arayamaz." diyen Kütahyalı şu ifadeleri kullandı:
"MEHMET UÇUM'LA REZAN EPÖZDEMİR'İN BİR ORTAKLIĞI OLDUĞU BÜTÜN ADLİYEDE KONUŞULAN BİR OLAY""Akın Gürlek, geldiği zaman ben burada video yaptım 'kimse bunun farkında değil' diye. Bir gazeteci farkındaydı. İsmail Saymaz 'Akın Gürlek'i herhangi bir insan zannediyorlar' dedi. Başka kimse fark etmedi."
Konuşmasının devamında "Ama neden Şamil Tayyar'ın dediği bu kadar tuttu ve büyüdü? " diyen Kütahyalı Mehmet Uçum'un oğlunun Rezan Epözdemir'le beraber çalıştığını iddia ederek şunları söyledi:
"ŞAMİL TAYYAR DA BU İLİŞKİYİ BİLDİĞİ İÇİN BİR TAVIR KOYUYOR"Mehmet Uçum'la Rezan Epözdemir'in bir ortaklığı olduğu, bütün adliyede konuşulan bir olay. Mehmet Uçum'un oğlunun Rezan Epözdemir'in ofisinde çalıştığı, Rezan Epözdemir'le Mehmet Uçum'un adli işlerde ortak olduğu, Türk adliyelerinde konuşulan bir şeydir. Savcılar, hakimler konuşur.
"FUTBOL CAMİASINDAN DA ÇEŞİTLİ ŞEYLER OLABİLİR"Şamil Tayyar da bu ilişkiyi bildiği için, ona yönelik bir tavır koyuyor. Diyor ki, Rezzan'ı Mehmet Uçum çıkartmak isteyebilir. Ama baskı, Akın Gürlek'e boğma... Mehmet Uçum böyle bir şey yapamaz.
UÇUM CEPHESİNDEN YANIT GELDİAma Şamil Tayyar da orada hem Akın Gürlek'i savunuyor. Çünkü hakikaten Rezan Epözdemir de büyük bir operasyon. Bunu kabul etmek lazım yani. Bu ciddi ve cesaretli bir operasyon. Ucu çok farklı yerlere varabilecek bir operasyon ki yeni gözaltılar var. Daha da büyüyecek. Futbol camiasından da çeşitli şeyler olabilir. Onu da size söyleyeyim.
Rasim Ozan Kütahyalı'nın iddialarına Mehmet Uçum ilk tepki geldi. Mehmet Çek Kütahyalı'ya "Haysiyetsiz" dediği sosyal medya paylaşımında şu ifadelere yer verdi:
Birde utanmadan “Mehmet Uçumla konuşmadım ama..” diyorsun, ne zaman konuşmayı düşünüyordun? Oturma organından uydurduğunu ‘konuşuluyor’ diye servis edip, çamuru, iftirayı attıktan sonra değil mi?
Haysiyetsizsin Rasim Ozan Kütahyalı
Haysiyetsizsin çünkü Mehmet Uçum’un oğlu ile Av. Rezan Epözdemir’in birlikte çalıştığı Mehmet Uçum’un adli işlerde ortak olduğu iddiası alçakça bir yalandır.
Mehmet Uçum kendisi şahsen 2015’ten beri avukatlık yapmıyor. Oğlu ise eşi ve ortağının sadece iş hukuku alanında çalışan avukatlık ofisinde çalışıyor.
Hepsi bu. Ötesi yok.
Uçum’un avukatlarının da boş durmadığını senin bu alçakça, aileyi alet eden iftirandan dolayı suç duyurusuna hazırlandığını düşünüyorum.



