Unutulmuş nesneler sanat eserine dönüştü Kültür Sanat Haberleri
Yenisafak sayfasından alınan verilere dayanarak, SonTurkHaber.com duyuru yapıyor.
Sıfır atık bilinciyle oluşturulan “Sıfır Artı” sergisi Balat’taki Maraşlı Rum İlkokulu’nda ziyaretçilerini ağırlıyor. Sıfır Atık Vakfı ve Rum Vakıfları Derneği iş birliğinde düzenlenen sergi, “Artık atık olmasın!” sloganıyla ziyaretçilerini düşünsel ve duygusal bir yolculuğa çıkartıyor.
Kullanılmayanın yeniden değer kazanabileceği, unutulanın hatırlanabileceği ve atığın anlamla örülebileceği bir bakış açısı sunmayı hedefleyen sergide, farklı disiplinlerden dört sanatçının tekstil atıklarıyla ürettikleri eserler yer alıyor.
Sürdürülebilirliğin sadece çevresel değil, aynı zamanda kültürel ve etik bir sorumluluk olduğuna işaret eden serginin küratörlüğünü Yasin Tütüncü üstlendi. Prof. Dr. Çiğdem Çuhadar Öz, Meyçem Ezengin, Mehlika Hilal Kırca ve Serkan Şerefhanoğlu’nun eserlerinin yer aldığı sergi, 31 Ağustos’a kadar ziyaret edilebilecek.
Yasin Tütüncü
TEKSTİL ATIKLARI CİDDİ TEHDİT
Serginin, Emine Erdoğan’ın öncülüğünde kurulan Sıfır Atık Vakfı’nın yaptığı çalışmaların bir uzantısı olduğunu söyleyen Küratör Tütüncü, kullanılan atıkların buluntu olduğuna işaret etti. Sıfır atık çalışmalarının 2025’te “tekstil” temasıyla ön plana çıktığını dile getiren Tütüncü, “Tekstil alanındaki atıklar çevre kirliliğini ve doğa olaylarını ciddi anlamda tehdit ediyor. Bu anlamda, sergi bu farkındalığı gün yüzüne çıkarmak için tekstil atıklarından oluşan eserlerden tertiplendi. Sanatçılar buluntu kumaşlardan ve çeşitli tekstil atıklarından bu farkındalığa dikkati çeken eserleriyle izleyiciyle karşı karşıya geliyor” ifadelerini kullandı.
GELECEĞE AKTARILABİLİR BİR BİLGİ
Tarih boyunca sürdürülebilirlik anlamında çevreye, doğaya saygılı şekilde, verilene nimet gözüyle bakma, tekrar kullanma hatta başkasıyla paylaşma noktasında Türkiye’nin toplumsal olarak kadim bir kültüre sahip olduğunu dile getiren Tütüncü, şunları söyledi:
“Bu yaklaşım biçimi bize diğer taraftan modern hayatta da bunun sürdürülebilir olduğunu ifade ediyor. Çünkü bu sergi unutulmuş, atılmış nesnelerin tekrardan bir sanat eserine dönüştüğünü gösteriyor. Dolayısıyla bu, geçmişte kalan nostaljik bir olgu ya da kültürel bir kod değil, halen günümüzde devam edebilir ve geleceğe aktarılabilir bir bilgi olduğunu gösteriyor. Bu bakımdan sergimiz atıkların dönüştürülmesi noktasında bize sanat eserleriyle bir fikir verirken, toplumsal olarak bünyemizde barındırdığımız potansiyeli de bizlere hatırlatıyor.”
PAZIRIK HALISI YENİDEN ÜRETİLDİ
Kullanım ömrünü tamamlamış ve artık kullanılmaz denilebilecek pek çok nesne ile izleyicinin dikkatini çekecek veya izleyene hoş gelecek eserlerin sergide olduğunu anlatan Tütüncü, “Bizim, atıkları azaltmak, doğaya saygı duymak ve verileni nimet bilmek gibi çok köklü bir geçmişimiz ve kültürümüz var. Bu bakımdan eserlerden bir tanesi Türklerin hatta dünyanın en eski halısı diyebileceğimiz ‘Pazırık Halısı’nın tekstil atıklarından yeniden üretildiği bir çalışma. Bu aynı zamanda bizim bu sergide vurgulamak istediğimiz bir diğer tema” diye konuştu.
Sıfır atık kavramının bugünü değil, geleceği de ilgilendiren bir mesele olduğunu anlatan Tütüncü, “Bu serginin de merkezinde yer alan Pazırık Halısı ve içinde bulunduğumuz okul dolayısıyla vurguladığı en belirgin tema da bu olsa gerek. Yani bugünü korumak ve onu geleceğe sağlıklı bir şekilde aktarmak” dedi.


