Washington’a kaç numara plaka?
SonTurkHaber.com, Halktv kaynağından alınan bilgilere dayanarak bilgi paylaşıyor.
Filmin öyle çok eskiye geri sarılmasına gerek yok.
İktidar medyasının yaklaşık bir yıl önceki arşivlerini karıştırın.
Karşınıza çıkacak haber ve yorumların üç aşağı, beş yukarı şöyle olduğunu göreceksiniz:
“Türkiye’nin, Ortadoğu’nun başına ne geliyorsa, tamamı ABD Başkanı Biden yüzünden…Biden, Türkiye’nin başına bela…Kuzey Suriye sınırında Kürt Devleti’ne Biden’den yeşil ışık…Trump’ın gelmesi Türkiye’nin ve bölgenin hayrına olacak…Trump’ın en iyi anlaştığı lider Erdoğan…Trump, Erdoğan’ı Beyaz Saray’da dört gözle bekliyor olacak…Trump’la birlikte Türk-Amerikan ilişkileri yeniden rayına oturacak…Trump, Rusya-Ukrayna savaşını bitirmede kararlı, Türkiye de devrede olacak…”
5 Kasım 2024’teki seçimleri Trump kazanınca, iktidar medyası da uçmaya başladı. Gelin Türkiye için önemli olanlarından birkaçıyla ilgili hayalleri ve gerçekleri başlayalım sıralamaya:
RUSYA-UKRAYNA SAVAŞI- Erdoğan, Trump, Putin ve Zelenski savaşı bitirmek için İstanbul’da buluşacak. Ateşkes ve kalıcı barış için uluslararası güç kurulacak. Türkiye bu güçte önemli görevler üstlenecek ama öyle bedavaya değil. Bu güce vereceğimiz asker, Avrupa güvenliği için önemli olduğundan AB de vizeyi kaldıracak.
Ne barışı, ne vize serbestisi...
Bölgede kan gövdeyi götürüyor, Trump “Putin beni kandırdı” deyip işi geçiştiriyor. Kapıkule’den öteye geçmek için ise çekilmedik işkence yok. Tanıdık birinin çocuğu İtalya’da üniversiteden kabul almış, vize bekliyor. Son çare rica minnet Dışişleri devreye giriyor. O İtalya ki, güya Türkiye’nin destekçisi. Dışişleri’ni bile tınmıyor, vize yerine okul başladıktan 15 gün sonrasına ancak görüşme için randevu veriliyor.
ORTADOĞU- Trump güya Ortadoğu’ya da barış getirecekti. İsrail’e verdiği desteğin yanı sıra utanmadan “Gazze’ye konacağım” diyor, bölgeyi kendi emlak imparatorluğunun cennet köşesi yapacağını söylüyor. TV’lerde, İkinci Dünya Savaşı’nı andıran görüntüler. Hitler Almanyası Musevilere ne yaşattıysa, İsrail aynısını Gazze halkına yapıyor, Gazze’de soykırım yaşanıyor. ABD, bölgedeki en büyük işbirlikçisi Katar’da İsrail’in havadan suikast saldırısına onay veriyor. Gazze bitti. İran’a, Yemen’e yapılanlar da cabası. İnsan bu durumda ister istemez, Kudüs’e “82” numara plakayı öngörenleri, Mehmetçik’i Gazze’ye, Kudüs’e gönderelim diye yüksek perdeden konuşanları hatırlıyor.
SURİYE- Esad gidince, Türkiye ne derse, o olacaktı Suriye’de. Ankara işaret verecek, El Şara da, SDG de onu yapacaktı. Trump ile Türkiye’ye atadığı ve özel temsilci sıfatı verdiği Tom Barrack da Ankara ile uyumlu olacaktı. Suriye tek parça kalacaktı. Bu, terör örgütü lideri Öcalan’la birlikte götürülen “Terörsüz Türkiye” projesi için de önemliydi. İsrail güneyden bir daldı, bölgeyi Dürzilerle birlikte hegemonyasına aldı. Trump ve Barrack tavır değiştirdi, SDG “Kuzey Suriye benimdir” dedi. Yetmedi, Pentagon ipleri eline aldı, SDG’ye para ve silah sevkiyatına yeniden başladı.
ERDOĞAN’A DAVET- Trump, “Dünya lideri”ni Beyaz Saray’da ağırlayacaktı. Ha bugün, ha yarın derken, bir de baktık bu haftanın başında Trump hazretleri, Fener Rum Patriği Bartholomeos’u ekümenik sıfatıyla Beyaz Saray’da kabul etmesin mi? Dünya lideri sıradayken yapılacak iş mi bu?
Örnekleri çoğaltmasına çoğaltabiliriz de, bu yılın başında Şam’dan girip, Kahire’den çıkarak plaka numarası dağıtılıyordu ya, şimdi Washington’a kaç numara plaka öngörülüyor acaba, onu bir türlü çözemedim.


