Yaya geçidindeki kadını öldürdü bilirkişi raporuna rağmen 45 günde serbest kaldı

Feci kaza, 10 Nisan’da Prof. Dr. Necmettin Erbakan Bulvarı’nda meydana geldi. Halil İbrahim Okumuş’un kullandığı 46 AEN 098 plakalı kamyonet, yaya geçidinde yolun karşısına geçmeye çalışan Ayşe Karaçalı’ya çarptı. Güvenlik kameralarına da yansıyan kazada Karaçalı olay yerinde hayatını kaybetti. Gözaltına alınan Okumuş tutuklanarak cezaevine gönderildi.

BİLİRKİŞİ RAPORU: FREN İZİNE RASTLANMADI, ARAÇ 101 METRE SONRA DURDU

Soruşturma dosyasına giren bilirkişi raporunda çarpıcı detaylar yer aldı. Rapora göre olay yerinde fren izine rastlanmadı. Kamyonetin, Ayşe Karaçalı’ya çarptıktan sonra 101 metre sonra durabildiği belirtilirken, Karaçalı’nın çarpmanın etkisiyle 22 metre sürüklendiği tespit edildi. Raporda, Okumuş’un hız limitinin üzerinde seyrettiği, yaya geçidine yaklaşırken hızını düşürmediği ve kazada tam kusurlu olduğu vurgulandı. Ayşe Karaçalı'nın ise herhangi bir kusurunun bulunmadığı belirtildi.

"GÜNEŞ GÖZÜME GELDİ", "YOLLAR ISLAKMIŞ"

Tutuklu sanık Halil İbrahim Okumuş, SEGBİS ile bağlandığı duruşmada, suçlamaları ve bilirkişi raporunu reddetti. Kendisinin hız limitine uygun şekilde seyrettiğini savunan Okumuş, “Güneş gözüme geldiği için yavaş gidiyordum. Yollar da ıslaktı, bu yüzden araç kaydı. Aracımı sonra başka bir yere çektim. Olayda kusurum yok, beraatimi istiyorum” dedi.

SAVCI TAHLİYE İSTEDİ, MAHKEME KABUL ETTİ

Duruşmada tanıklar dinlenirken, Karaçalı ailesi sanığın en ağır şekilde cezalandırılmasını talep etti. Ancak savcı, ilk duruşmada sanığın tahliyesini istedi. Mahkeme de bu talebi yerinde bularak Halil İbrahim Okumuş’un tahliyesine, pazar günleri karakola imza vermek şartıyla adli kontrolle serbest bırakılmasına karar verdi.

"22 METRE SAVRULARAK FECİ BİR ŞEKİLDE CAN VERDİ"“Annem yaya geçidi üzerinde karşıdan karşıya geçmek isterken bir cani tarafından aşırı sürat ve dikkatsizlik nedeniyle kaza sonucu 22 metre savrularak feci bir şekilde can verdi. Kahramanmaraş Adliyesi’nde görülen davanın ilk duruşmasında şahsı tahliye ettiler. Oysaki bilirkişi raporlarında ve kamera görüntülerinde suçu sabit olan sanık 45 gün içinde nasıl tahliye edildi hâlâ aklımız almış değil. Aile olarak bu sonuç karşısında çok derinden sarsıldık. Adalet yerini bulsun istiyoruz, adil bir yargılama olsun”