YÜKSEL AYTUĞ Ruhumun yelpazesi: Aile Saadeti
Sabah sayfasından alınan verilere göre, SonTurkHaber.com bilgi veriyor.
Vallahi beklediğime değdi. Atv'nin yeni dizisi Aile Saadeti, çölleşmiş televizyon ikliminde soluklandığım vaha oldu.
Hah, işte böyle be kardeşim. Maaile tedirgin olmadan izlenecek, iliştirme, yapay, sadece reytinge tahvil edilmiş hikayelerden oluşmayan, hayatın orta yerinden alınmış, kitabın ortasından konuşan dizi de yapılabiliyormuş demek ki. Yapılması bir tarafa, bal gibi de izleniyormuş.
Yıllardır anlatmaya çalıştığım da buydu zaten. Türkiye'de hayat; malikanelerin havuz başlarında kurulan entrikalardan ya da toprak ağalarıyla mafya babalarının kudret gösterilerinden ibaret değil. Tek matematiğimiz de "aşk üçgenlerinin iç acılarının toplamı" değil. Halk; dizilerde kendini görmek, bir karakterle özdeş olmak istiyordu, hepsi bu... Millet; birbirinin tıpkısı yorucu dizilerden bitap düşmüş, en azından ağzını tatlı su ile çalkalamak derdindeydi. Dizi en başta bu ihtiyacı giderdi.
Bana göre Aile Saadeti'nin en önemli misyonu, insanlarımıza yeniden aile olmanın önemini anlatması. Ana fikir ise tek kelime ile muhteşem: "Aile olmak için ille de kan bağına gerek yoktur." Birbirini daha önce zerre kadar tanımayan bir grup insanın, aynı çatı altında toplanıp, o çatıyı ayakta tutacak kolonlara dönüşmesi, her fırtınada birbirine daha çok payanda olması öyle hoşuma gidiyor ki... Üstelik bunu kamu spotu kuruluğunda değil, son derece zekice mizahi dokunuşlarla beceriyor.
Uzun süre sonra ilk kez bir dizinin yeni bölümünü iple çeker oldum. Aile Saadeti şu sıcak yaz günlerinde her pazartesi yüreğimin yelpazesi oldu. Henüz keşfetmediyseniz, tavsiyemdir.
KİRALIK AİLE İSTER MİSİNİZ?
Japonya'da kiralık otomobil gibi aile kiralayan şirket köşeyi döndü. Gurbetteki işçiler, memurlar ya da öğrencilerin aile özlemini gidermek için yola çıkan "Rent a family" şirketi, taleplere yetişmekte zorlanıyor.
Dileyen kişi şirkete başvurup, istediği aile ortamının özelliklerini belirten bir form dolduruyor. Dilediği sayıdaki aile üyesi onu iş ya da okul dönüşü evde karşılıyor. Baba karakteri "Bugün işyerinde neler oldu?" gibisinden sıkmayan, bunaltmayan sorularla muhabbeti açıyor. Anne, yaptığı ev yemeklerini tabaklara bölüştürürken "Oğlum, biz de torun sevmek istiyoruz. Ne zaman evleneceksin?" diye baskı yapmıyor. Şirketin CEO'su ise hizmetlerini tanıtırken "Biz aile değil, aidiyet satıyoruz" diyor. Aileleriyle birlikte yaşayan gençler, o ortamın değerini iyi bilin. Yoksa yerine koymak için ileride binlerce lira ödemek zorunda kalabilirsiniz.
HAFTANIN ŞİİRİ
15 TEMMUZ KAHRAMANLARINA
Niye şaşırdın bre gafil, tankın önüne yattım diye
Sandın ki ilk kurşunda uyacağım emrine
Unutma ki dikilen bendim yedi düvelin önüne
Anafartalar'da, Plevne'de ve dahi Malazgirt'te
Bu cesaret bana atalarımın yâdıdır
15 Temmuz tarih değil, bir devrin adıdır
İmanımı zırh yaptım, al bayrağımı kefen
Düştüm istiklalimin peşine bir an bile düşünmeden
Hak dışında korkmam ne talimattan, ne emirden
İyi belle ki kılıcım en Halisdemir'den
İşte bu yüzdendir minnetim Olçok'lara
Vatanı bırakmadılar diye o hain alçaklara
Dilimdeki şehadet şerbetinin tadıdır
15 Temmuz tarih değil bir devrin adıdır
Yüksel Aytuğ - 2016
Ne demiş?
"Ehline denk gelmeyen her şey ziyan olur." (Kim Milyoner Olmak İster'deki yarışmacının anlamlı sözü)
Gaf'let kürsüsü
Yırtık kot ile güneşte fazla kalmanın sonu.
Zap'tiye
Eskiler kazanda çamaşır kaynatıp pir-ü pak eylerdi. İnşallah silahların yakıldığı kazanlar sayesinde lekelerimizden kurtulacağız.


