Zeydan Karalar her şeyi tek tek sayıp sordu: Bunları yaptığımız için mi cezaevindeyiz?
SonTurkHaber.com, Halktv kaynağından alınan bilgilere dayanarak bilgi yayımlıyor.
Halktv.com.tr/Özel
Türkiye 19 Mart tarihinden bu yana, gözlerini CHP’li belediyelere yönelik operasyonlarla açtı. CHP’li birçok belediyeye art arda operasyonlar düzenlenirken Adana Büyükşehir Beldiye Başkanı Zeydan Karalar, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı ve Cumhurbaşkanı Adayı Ekrem İmamoğlu'na yaptığı ziyaretten dönerken düzenlenen şafak operasyonuyla Gebze'de gözaltına alındı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından konuya ilişkin yapılan açıklamada, Karalar'ın, İBB soruşturmasında etkin pişmanlıktan yararlanarak tahliye edilen Aziz İhsan Aktaş'ın ifadeleri üzerine gözaltına alındığı bildirildi.
Karalar, 8 Temmuz günü çıkarıldığı mahkeme tarafından tutuklandı. Karalar'ın duruşma salonundaki son sözü ise “Türk yargısı bu kararınızı kabul etmeyecektir” olurken bu ifade zihinlere kazındı.
İşte Zeydan Karalar’ın sorularımıza verdiği yanıtlar…
---Neredeyse 2 ay oldu tutuklanalı. Tutuklandığınız gün "Etkili siyasetçi, basın kim varsa susturacaklar” demiştiniz, aynı görüşte misiniz?
Aslında bu ifadeyi tutuklanmadan çok önce de söylemiştim. Çoğu belediyeyle ilgili bir şeyler duyuyoruz. Hafta geçmiyor ki bir belediyeye operasyon yapılmasın. Halkımızın, sadece olan olayları olduğu gibi yansıtıp haber alma özgürlüğünü yerine getiren basın kuruluşları susturuluyor. Bunlar olduğunda başka ne söylenebilir ki…
--- Aziz İhsan Aktaş'a ihale vermek CHP'li belediyeler için suç, AKP'li belediyeler için değil. Hatta Çerçioğlu örneğinden yola çıkarsak, CHP'li belediye başkanıyken yöneltilen suçlama AKP'ye geçince unutulabiliyor. Bu durumu nasıl açıklarsınız?
Valla ne söyleyeyim ki. Ülkemizde alışık olmadığımız, bugüne kadar yaşamadığımız şeyleri yaşıyoruz. Öyle bir dönemdeyiz ki, CHP’lilerin yaptığı her şey günah, kendilerinin yaptığı mübah gibi bir ortamdayız. Şu anlaşılmasın, bizi soruşturmayın gibi bir şeyimiz yok. Ama baktığınızda çifte standardı çok açık bir şekilde görüyorsunuz zaten. Bizim söylediğimiz şu, tamam bizimle ilgili bir iddia mı var soruşturun, sorgulayın, esas olan tutuksuz soruşturma yapın. İddialar doğru ise zaten gereken ceza verilir. Ama önceden masumiyet karinesi hiçe sayılarak, önceden suçlu görünerek tutuklamaya karşı çıkıyoruz. Kim zarar görüyor, yüzlerce, milyonlarca oy alarak göreve gelen belediye başkanları cezalandırılmıyor ki sadece; oy veren milyonlarca insan cezalandırılıyor. Hizmetten mahrum bırakılarak.
-- Tutuklandığınız günden beri soruyorsunuz, "Ben neden Silivri'deyim" diye. Size yöneltilen ve 10 yıl öncesine dayanan suçlama Adana'da gerçekleşmiş, ama soruşturma İstanbul'da.. Sorunuza şimdiye kadar yanıt gelmedi bildiğim kadarıyla ama mutlaka siz o sorunun yanıtını biliyorsunuz. Bize siz anlatır mısınız? Siz Adanalı olmanıza rağmen neden Silivri'desiniz?
Bizimle ilgili iğne ile kuyu kazılıp bir şey bulunmaya çalışılırken Cumhur İttifakı belediyelerinin korunduğu açık. Ben Aydın Belediyesi’nde, Şehit Kamil Belediyesi’nde suç var mı bilemem ancak transfer olunca bazı şeylerin kapatılıyor olması düşündürücü. Ben daha çok kendi dosyamdan bahsedeyim. Benim hakkımda iddiada bulunan Baki Nugay, Ali İhsan Aktaş değil. Baki Nugay diyor ki ifadesinde, ben Seyhan Belediyesi’nde aldığım işle ilgili ödemelerimi almakta zorlanıyordum. Geriye dönük belediye ödemelerine baktığımızda göreve geldiğimiz Nisan 2014’ün başından itibaren her ay muntazam istihkaklar yapılmış ve ödemeler yapılmış. Yani ödeme almakta bırakın zorlanmayı, ödeme istemesine bile gerek duymadan alacaklarını almış. Dolayısıyla burada irtikaptan bahsetmek söz konusu bile değil. Suçlama o çünkü. Sonrasında da anormal bir artış yok.
Ayrıca Baki Nugay yine ifadesinde Aziz İhsan Aktaş bu işte benim ortağım değil diyor. Burası da ilginç, benimle ilgili ifade veren değil, işin ortağı da değil, bu Baki Nugay’ın ifadesi. Peki bu dosyada, yani Aziz İhsan Aktaş dosyasında benim işim ne, neden bu dosyadayım?
Bunun dışında iddia 2019 seçimlerinden önce. Yani Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat değil, çok önce ve Adana’da. Siz şikayet edilen belediyelerden Kütahya’yı yetkisizlik gerekçesiyle ayırıp Kütahya’ya göndereceksiniz. (Doğrusu bu) Adana’yı Silivri’de bırakacaksınız. Bu tezatın ta kendisi. Onun için ben Adanalıyım Silivri’de ne işim var dedim. Bize dosyamızın tefrih edilerek tutuksuz yargılanmak üzere Adana’ya gönderilmesini bekliyoruz. Zaten ortada benimle ilgili 6 aydır Silivri’de yatan ve özgürlüğüne kavuşma beklentisiyle bir iddiada bulunan Baki Nugay’ın ifadesinden (desteklenmeyen) başka bir şey yok. Ömrünü yöneticilikle, ülkeye hizmetle, fabrika müdürlüğü, genel müdür yardımcılığı, son on iki yıl Genel müdürlük, ondan sonraki 12 yıl bir kez Seyhan Belediye Başkanlığı, iki dönemdir büyükşehir belediye başkanlığı ve aynı zamanda Türkiye Belediyeler Birliği başkan vekilliği yapan biri bu gerekçelerle tutuklanır mı? Onun için diyoruz bu davalar hukuki olmaktan çıktı. Kaldı ki Adıyaman dosyası ile aynı karar, niye ben Adana Büyükşehir Belediye Başkanı olduğum için mi?
--- 2024 seçimlerinden bu yana topu topu 1,5 yıl geçti ama 62 belediyede yönetim değişti, Bunların büyük bölümü CHP'li belediyeler. En son geçen hafta İnan Güney tutuklandı. Sizce iktidarın hedefi ne? 2028 seçimlerini kazanmak mı, CHP'yi etkisizleştirmek ve kriminalize etmek mi yoksa başka bir plan mı var?
Elbette siyasi partiler seçim yarışı yapacak, iktidar olmak için çalışacak. Ama bu itibar suikastı yapmadan olmalı. Seçim muhtemelen 2028’den önce olur. Hangi tarihte olursa olsun CHP iktidar olacak.
-- Çözüm sürecine toplumsal destek hele sağlanamadı. Siyasette bu konu çok tartışılıyor. Halkın sürece destek vermemesinin nedenleri sizce nelerdir?
Çözüm sürecini halkımız merakla, yakından izliyor. Başarılı olmasını da istiyor. Ama bir netlik de görmüyor. Terörün bitmesi, barış ve kardeşliğin olduğu, hukuk üstünlüğünün, demokrasinin olduğu bir iklim herkesin ortak isteği. Ülkemizin kuruluş değerlerine dokunmadan başarılı olmasını hep birlikte bekliyoruz.
-- Geçtiğimiz günlerde Adana'da Öğretmenler Bulvarı Üst Geçidi’nin tamamlandığını ve trafiğe açıldığını duyurdu. Bu sizin projenizdi, cezaevinde takip ettiniz. Çalışmaları buradan takip ediyorsunuz sanırım, ne hissettiriyor size bu durum?
Evet Adana sevdamızı herkes yakından bilir. İşimizin başına dönünceye kadar bir arkadaşımız vekalet ediyor. Elbette başlattığımız işlerin takibini ve seçim esnasında verdiğimiz sözleri yerine getirme hususunda da konuşuyor, takip ediyorum. Çok harika bir üst geçit oldu. Bir önemli bölgedeki trafiği rahatlattık. Eylül ayında yine söz verdiğimiz 4 çok amaçlı kavşak sözünün ilkinin temelin atacak arkadaşlar. Buradan müjdeliyorum. E-5 üstünde alt geçitlerle (belediyenin yaptığı) biz tanıştırdık, kreşlerle biz tanıştırdık, semt merkezleriyle biz tanıştırdık, evine ekmek alamayan halkımız çocuğunu yatağa aç göndermesin diye para yüklenen halk kartla biz tanıştırdık. 8 bin 500 emeklinin maaşını asgari ücrete tamamlayan 40 milyonun üstünde yardım yaptık. Daha neler neler, buralara sığmaz. Acaba başımıza bunları yaptığımız için mi bunlar geliyor?
-- CHP Adana İl Gençlik Örgütü’nün Silivri’ye doğru başlattığı yürüyüş sürüyor. CHP’li gençler, Ankara'ya ulaştı, takip ediyor musunuz o yürüyüşü?
Gençlerimiz yürümek için çok direndi. Bana haber gönderdiklerinde onay vermedim. O kadar kararlı idiler durduramadık. Ben de Allah var, en sıcak günlerde çok tehlikeli, birinin başına güneş geçer bir şey olur diye istemedim. Ama yürüdüler. Ankara’ya varmışlardı bu satırları yazdığımda. Tabii onları yürekten kutluyorum, hem cesaret hem büyük özveri… Takdire şayan, her gün izliyorum, sağlıklarını soruyorum. Şimdiye kadar bir olumsuzluk yok. Benim için yola çıktılar ama tüm Silivri’nin özgürlüğü için de yürüyorlar. 1000 kilometre dile kolay, seslerini de iyi duyurdular.
-- Buradan hem Halk TV okurlarına hem Adanalılara iletmek istediğiniz bir mesaj var mı?
Son olarak Adanalı kardeşlerime de yürekten teşekkür ediyorum. Farkını gösterdi. Kendileri ile özdeşleşen, kendilerini iyi günde kötü günde yalnız bırakmayan, gece gündüz onlar için çalışan, kimine göre dede, amca, kimine göre de Zeydan arkadaşlarına nasıl sahip çıkılır tüm Türkiye’ye gösterdiler. Mitingin çok sıcak bir mevsimde, Adana’nın yarısının dışarda olduğu, üniversitelerin tatilde olduğu ve 60 bin öğrencinin olmadığı bir mevsimde bu kalabalık, heyecan, sahipleniş sıra dışıydı. Yaptıklarım, yapacaklarım kardeşlerime feda olsun. Ülkemdeki halkıma da burada saygılarımı sunuyorum. Esen kalın.


