19 Mart ın ikinci ayında öğrenciler Maçka ya yürüdü: Tutuklu arkadaşlarımız serbest bırakılsın!

19 Mayıs'ın 106. yılında üniversite öğrencileri tutuklu sıra arkadaşlarına destek olmak için yürüyüşe geçti.

Ekrem İmamoğlu'nun üniversite diplomasının iptali, ardından da gözaltına alınmasını protesto eden öğrenciler, bu protestolarda arkadaşlarının tutuklanmasına ve ülkedeki hukuksuzluklara tepki olarak, bugün de İTÜ Taşkışla binasından Maçka Demokrasi Parkı'na bir yürüyüş düzenledi.

İmamoğlu protestolarında tutuklanan arkadaşlarının serbest bırakılmasını isteyen öğrenciler burada açıklama yaptı.

"Demokratik Bir Üniversite, Demokratik Bir Türkiye İçin Dayanışma" başlıklı basın açıklamasında şunlar kaydedildi:

"19 Mart'tan bu yana hukuksuz bir şekilde tutuklanan sıra arkadaşlarımızın serbest bırakılması için buradayız. Bu dayanışma buluşması, baskıya boyun eğmeden, korkunun ve suskunluğun zincirlerini kırmak için verdiğimiz mücadelenin bir kez daha haykırıldığı bir alandır. Yıkılan korku duvarlarının ardından, yeni bir geleceğe olan inancımızı güçlendirmek için bir aradayız."

Öğrenciler, iki ay önce başlayan protestolarda öğrencilerin yıktığı barikatları hatırlatarak bunun fiziksel bir engelin değil, korkunun ve baskının sembolik duvarının yıkılışı olarak nitelendirdiler. Öğrenciler, o gün başlayan direnişin, kararlılıkla devam ettiğini belirtti.

Açıklamanın devamında şu ifadeler yer aldı:

"Tüm sıra arkadaşlarımız serbest bırakılana dek mücadelemizi sürdüreceğiz. Üniversitelerde kayyum rektörlüğünün dayattığı antidemokratik uygulamalar, öğrenci temsiliyetinin önüne dikilen yeni barikatlardır. Bu barikatları, İstanbul Teknik Üniversitesi’nde, Yıldız Teknik Üniversitesi’nde ve İstanbul Üniversitesi’nde fiili Öğrenci Temsil Kurulu (ÖTK) seçimleriyle yıkmaya kararlıyız.

İstanbul Teknik Üniversitesi ÖTK'sını seçti, Yıldız Teknik Üniversitesi seçiyor, İstanbul Üniversitesi seçiyor. Bu temsilcilikler üniversiteler tarafından derhal tanınmalıdır. Demokratik öğrenci temsiliyeti demokratik üniversitelerin ayrılmaz parçasıdır.

Mücadelenin kampüslerle sınırlı olmadığını söyleyen öğrenciler, demokratik bir Türkiye hedefinden asla vazgeçmeyeceklerini belirttiler. Açıklamanın devamında şu ifadeler yer alıyor:

"Üniversitelerdeki şiddet ve baskı, özgürlükleri kısıtlayan genel politikaların bir parçasıdır. Bizler, bu zincirleri kıracak; hem özgür, özerk ve demokratik üniversiteleri hem de demokratik bir Türkiye mücadelesini sürdürmeye devam edeceğiz. Tutuklu sıra arkadaşlarımızın derhal serbest bırakılmasını, ÖGB ve kolluk kuvvetlerinin öğrencilere yönelik şiddetinin son bulmasını ve öğrenci haklarımızın tanınmasını talep ediyoruz. Baskı ve zorbalıkla gençliğin sesini kısacaklarını sananları uyarıyoruz: Gençlik susmaz, gençlik geri adım atmaz!"