Adalar’daki tartışmalı imar planlarına yargı freni! Bakanlığın itirazına ret!

Halktv.com.tr - ÖZEL HABER

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, İstanbul’daki Adalar’la ilgili yeni bir 2023'te bir imar planı hazırladı. Kınalıada, Burgazada, Heybeliada, Büyükada ve Sedef Adası hakkında hazırlanan imar planının Adalar’ı yapılaşmaya açacağı tartışmalarını alevlendi.

TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi konuyu yargıya taşıdı. Marmara Denizi ve Adalar Özel Çevre Koruma Bölgesi’nde yapılmak istenen imar planları yargıdan döndü.

TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi’nin açtığı davada, İstanbul 8. İdare Mahkemesi planların iptaline karar verdi. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın karara karşı yaptığı istinaf başvurusu da İstanbul Bölge İdare Mahkemesi 4. İdari Dava Dairesi tarafından reddedildi.

Bakanlık tarafından onaylanarak 28 Temmuz 2023’te askıya çıkarılan 1/5000 ölçekli Koruma Amaçlı Nazım İmar Planı ve 1/1000 ölçekli Koruma Amaçlı Uygulama İmar Planı, Mimarlar Odası tarafından “mimarlık ve şehircilik ilkelerine aykırı” olduğu gerekçesiyle yargıya taşınmıştı. Mahkeme, Oda’nın bu gerekçelerini haklı bularak planların iptaline hükmetti.

Kararla birlikte Marmara Denizi ve Adalar’ın korunmasına yönelik dikkat çeken bir adım atılmış oldu.

Marmara Denizi ve Adalar Özel Çevre Koruma Bölgesi için Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından onaylanarak geçen yıl askıya çıkarılan imar planları, mahkeme tarafından iptal edilmişti.

Mahkeme kararında, dava dosyasındaki bilgi, belgeler ve bilirkişi raporundaki tespitler ışığında yapılan değerlendirmelerde planların pek çok açıdan şehircilik ilkeleri ve mevzuata aykırı olduğu vurgulandı.

Kararda,

Planların onaylandığı tarihte güncel kurum görüşlerinin alınmamış olması,

Orman alanlarına bitişik parsellerde 10 metrelik yol bırakılmaması,

Turizm kapasitesi gözetilmeden kullanım kararlarının alınması,

Konut alanlarında konaklama tesisi yapılmasına izin verilmesinin ilgili mevzuata aykırı olması,

Ticaret+konut alanlarında hangi parsellerde konaklama yapılabileceğinin hangi kriterlere göre belirlendiğinin açıklanmaması,

Atıksu arıtma tesisiyle ilgili herhangi bir düzenleme getirilmemesi,

İSKİ’nin talep ettiği alternatiflerin incelenmemesi,

Kıyı Kanunu’na aykırı şekilde, ilk 100 metrelik kıyı bandında kamunun kullanımına kapalı alanlar üretilmesi

gibi nedenlerle planların hukuka uygun bulunmadığı ifade edilmişti.