Akdeniz e Siyonist kuşatma, savaşın yeni adresi Lübnan mı?
SonTurkHaber.com, Haber Global kaynağından alınan bilgilere dayanarak bilgi yayımlıyor.
İstihbarat kaynaklarından sızan son kulis bilgiler, Doğu Akdeniz ve Orta Doğu'daki gerilimin alevleneceğine işaret ediyor. Açık kaynaklara sızdırılan Pentagon dosyalarına göre ABD-İsrail ittifakı, kasım ayında Lübnan'a müdahale için üç aşamalı bir senaryo taslağı hazırlamış durumda. Buna göre siber saldırılar ile Hizbullah'ın elektrik şebekeleri, iletişim ve finansal sistem dahil altyapısı felç edilecek, İsrail özel kuvvetleri Beyrut ve Bekaa Vadisi'ne çıkarma yapacak, savaş uçakları ve seyir füzeleri kullanılarak aynı anda bin 500 hedefe yoğun hava ve füze saldırısı düzenlenecek.
TÜRKİYE'YE KUŞATMATanrının Çekici Harekatı" adı verileceği belirtilen operasyonun hedefinde; güvenlik kuşağının kuzeye kaydırılması ve Doğu Akdeniz'deki enerji yataklarının ele geçirilmesi bulunuyor. Lübnan'a yönelik ABD destekli İsrail operasyonunun aynı zamanda KKTC'nin varlığı ile Türkiye'nin "Mavi Vatan" doktrinine darbe vurmayı amaçladığı da gündeme getirilen başlıklar arasında.

Harekatın Kasım 2025'te başlayıp Ocak 2026'da tamamlanmasının planlandığı belirtilirken, aynı dönemde Hizbullah'ın Güney Lübnan'da 480 yeni üs inşa ettiği de rapor ediliyor. Analizlerde ayrıca, Hizbullah'ın 45 bin savaşçıyı harekete geçirdiği ve olası bir savaş durumunda kentsel alanları güvence altına almak için yerel direniş komiteleri kurduğunun altı çiziliyor. ABD merkezli yayınlarda ise Hizbullah'ın Temmuz 2025'ten bu yana, Çin ve Kuzey Kore'den füze bileşenleri tedarik etmek için Byblos Bank aracılığıyla 400 milyon dolar transfer ettiğinin altı çizilirken, ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth'in operasyonu onayladığı iddia ediliyor.
HEDEF ENERJİ YATAKLARIİsrail'in olası Lübnan harekatına yönelik haberglobal.com.tr'ye değerlendirmelerde bulunan Uluslararası İlişkiler Uzmanı Doç. Dr. Deniz Tansi ise İsrail'in uyguladığı stratejiyi anlamak için Lübnan Cumhurbaşkanı'nın, Hizbullah'ın silahsızlandırılması yönündeki söylemlerine bakılması gerektiğinin altını çizerek şu tespitlerde bulundu: "Lübnan'ın yeniden yapılandırılması açısından bu, önemli bir emare. İsrail'in Güney Lübnan, Güney Suriye ve Güney Kıbrıs'ta kurmaya çalıştığı bir kuşak var. Bu, bir bakıma güvenlik kuşağı olmakla birlikte, doğrudan İsrail'in Doğu Akdeniz politikasıyla bağlantılı. Suriye ve Lübnan'ı ayrı düşünmemek gerekir. İsrail'in, Suriye'nin güneyi için Lübnan'ı sağlama alması lazım. Kaldı ki, Gazze ile beraber Batı Şeria'yı ilhak planı da masada duruyor."
"Lazkiye ve çevresinde ayrılıkçı bir yapı, bir 'Lazkiye Devleti' projesi söz konusu. Netanyahu; Hindistan-Ortadoğu Ticaret Koridoru'nu 'kutsanmış bir harita' olarak göstermişti. Hayfa ve Lazkiye hattı olarak bakıldığında, kuzey önem kazanıyor. Güneyde ise sürekli masada duran, Akabe Körfezi'nden girip Gazze'den çıkacak bir ticaret koridor planı var. Gazze-Hayfa-Larnaka üçlü liman planına, Lazkiye'deki Nusayri devleti parçası eklendiğinde, Levant hattında, Kıbrıs'la beraber hem enerji hem de bölgesel tahakküm projesi ortaya çıkıyor. Yunanistan da bu projenin Akdeniz ayağında yer alıyor."

Prof. Dr. Hasan Ünal (Uluslararası İlişkiler Uzmanı)
"Esad devrilmeden önce koskoca bir Suriye devleti vardı; Hizbullah'ı koruyup kolluyor, İsrail ile sınırdaş olmamızın önüne geçiyordu. O devlet ortadan kalkıp, İsrail'in çiftliği haline dönüştü. Suriye parçalanmaya gidiyor. İsrail'in Hizbullah'a saldırma ihtimali olabilir. Ancak İran'la yapılan 12 günlük savaştan sonra sıkı bir dayak yediler. ABD ve İsrail'in hava savunma füze stokları eridi. Dolayısıyla İran'la yaptıkları savaşta kaybettiklerini yerine koymuş değiller. Öte yandan Hamas'ın Gazze'de ciddi şekilde askeri hazırlık yaptığı, çok sayıda direniş taburu oluşturduğu anlaşılıyor. İsrail açısından genişleme süreci asla kolay olmaz. Maalesef olup bitenlerden Suriye'de izlediğimiz hatalı politikaların payı bulunuyor."
Kaynak: Web Özel


